Sonunda de olan 9 harfli 14 kelime var. DE ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde de olan kelimeler listesine ya da başında de olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- YENİLERDE
-
-
[zarf]
Yakın geçmişte
-
[zarf]
Yakın geçmişte
- SAYESİNDE
-
-
[zarf]
Bir şeyden dolayı, sebebiyle, yardımıyla
- "Çocuk öğrenmişse, ne yapmışsa Ramazan'ın sayesinde yapmıştı." (Halide Edip Adıvar)
- "Sayende sayeban olduk İstanbul şehri / Sayende sebil olduk, aç kaldık, sefil olduk." (Atilla İlhan)
-
[zarf]
Bir şeyden dolayı, sebebiyle, yardımıyla
- GÖRÜNÜRDE
-
-
[zarf]
Dıştan bakınca, görünüşe göre, ortada, meydanda
- "Çok para harcadığı hâlde görünürde bir şey yok."
-
[zarf]
Dıştan bakınca, görünüşe göre, ortada, meydanda
- DÖVİZZEDE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bankalara herhangi bir şey almak için dövizle borçlanıp borcunu ödeyemeyerek edindiği malı yok pahasına elinden çıkarmak zorunda kalan kimse
-
[isim]
Bankalara herhangi bir şey almak için dövizle borçlanıp borcunu ödeyemeyerek edindiği malı yok pahasına elinden çıkarmak zorunda kalan kimse
- BENDEZADE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Alçak gönüllülük göstererek "benim çocuğum" anlamında kullanılan bir söz
- "İki bendezadeniz vardı, ömürlerini efendimize bağışladılar." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Alçak gönüllülük göstererek "benim çocuğum" anlamında kullanılan bir söz
- KİBARZADE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Soylu bir aileden gelme, kibar çocuğu
-
[isim]
Soylu bir aileden gelme, kibar çocuğu
- TEYZEZADE
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Teyzenin çocuğu
-
[isim]
Teyzenin çocuğu
- FEVKALADE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Alışılmış olandan ayrı, olağanüstü, beklenmedik, görülmedik, işitilmedik
- "Çok güzel bir kadın, kumral, orta boylu ama çok mütenasip, fevkalade endamlı." (Refik Halit Karay)
-
Aşırı, çok fazla
- "Eski kâtibe, şimdi fevkalade şık giyiniyormuş." (Haldun Taner)
-
[ünlem]
"Çok iyi, çok üstün, çok güzel" anlamlarında beğeni ifade eden bir söz
- "Yemek nasıldı?- Fevkalade!"
-
[sıfat]
Alışılmış olandan ayrı, olağanüstü, beklenmedik, görülmedik, işitilmedik
- HARAMZADE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yasa dışı birleşmelerden doğan çocuk, piç
-
[isim]
Yasa dışı birleşmelerden doğan çocuk, piç
- ELİMSENDE
-
-
[isim]
Çocukların birbirine el değdirerek diğer arkadaşını ebe yapma amacıyla oynadıkları bir oyun
-
[isim]
Çocukların birbirine el değdirerek diğer arkadaşını ebe yapma amacıyla oynadıkları bir oyun
- HAZANDİDE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Görmüş geçirmiş
-
Solgun, sararmış, solmuş
- "Sıska ve hazandide söğüt ormancığının içindeki geniş yolu takip ederken, sanki durmak istiyordu." (Ömer Seyfettin)
-
[sıfat]
Görmüş geçirmiş
- HELALZADE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Nikâhlı bir ana ve babadan doğmuş kimse
-
Doğruluktan ayrılmayan, helal süt emmiş kimse
-
[isim]
Nikâhlı bir ana ve babadan doğmuş kimse
- KONSOLİDE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Vadesi uzatılan (borç), pekiştirilmiş
-
[sıfat]
Vadesi uzatılan (borç), pekiştirilmiş
- PERAKENDE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Malların teker teker veya birkaç parça durumunda azar azar satılmasına dayanan (satış biçimi), toptan karşıtı
-
Bu biçimde alınan veya satılan
-
Düzenli olmayan, ayrı ayrı, dağınık, perişan
- "Geçen gün İzmir sokaklarında perakende bir askere tesadüf etmişler." (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
Malların teker teker veya birkaç parça durumunda azar azar satılmasına dayanan (satış biçimi), toptan karşıtı