Sonunda de olan 7 harfli 28 kelime var. DE ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde de olan kelimeler listesine ya da başında de olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MAHMUDE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çit sarmaşığıgillerden, yaprakları ok ucu biçiminde, çiçekleri soluk sarı renkte, 50-100 cm boyunda, çok yıllık ve otsu bir bitki (Convolvulus scammonia)
- "İzmir mahmudesi. Halep mahmudesi."
-
Bu bitkinin köklerinden çıkarılan, hekimlikte kullanılan, reçineye benzer bir madde
-
[isim]
Çit sarmaşığıgillerden, yaprakları ok ucu biçiminde, çiçekleri soluk sarı renkte, 50-100 cm boyunda, çok yıllık ve otsu bir bitki (Convolvulus scammonia)
- ŞEHZADE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Padişahların ve oğullarının erkek çocuklarına verilen san
-
[isim]
Padişahların ve oğullarının erkek çocuklarına verilen san
- SECCADE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir kişinin üzerinde namaz kılabileceği büyüklükte, halı, kilim, post veya kumaştan yaygı, namazlık
- "Bir zahit gibi seccadesinin üstünde, bir müddet daha şaşkın ve dalgın oturup kalıyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Bir kişinin üzerinde namaz kılabileceği büyüklükte, halı, kilim, post veya kumaştan yaygı, namazlık
- HANENDE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Şarkıcı
-
[isim]
Şarkıcı
- DARENDE
- ...
- MUAHEDE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Antlaşma
- "Osmanlılar 1681 muahedesiyle Moskova hükümdarının Çarlık unvanını ve Kudüs Ortodoks kilisesi üzerindeki himaye hakkını tanımışlardı." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Antlaşma
- YAOUNDE
- ...
- GİTGİDE
-
-
[zarf]
Zaman ilerledikçe, giderek, gittikçe, ileride
- "Adem Ağaya gitgide bir çekingenlik geldi." (Falih Rıfkı Atay)
-
[zarf]
Zaman ilerledikçe, giderek, gittikçe, ileride
- MÜSAADE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İzin, icazet, ruhsat
- "Rica ederim, bize artık müsaade edin!" (Osman Cemal Kaygılı)
-
Elverişli, uygun olma durumu
-
[isim]
İzin, icazet, ruhsat
- BEYZADE
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Bey oğlu
- "Ben beyzade, kişizade / Her türlü dertten topyekûn azade." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
Soylu kimse
- "Eşsiz bir beyzadeydi, zamanımızda artık benzeri çıkmıyor." (Atilla İlhan)
-
Özenle büyütülmüş, nazlı kimse
-
[isim]
Bey oğlu
- NAZENDE
- ...
- ZİLKADE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ay takviminin on birinci ayı
-
[isim]
Ay takviminin on birinci ayı
- MUAYEDE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bayramlaşma, birbirinin bayramını kutlama
-
[isim]
Bayramlaşma, birbirinin bayramını kutlama
- İNDİNDE
-
-
[zarf]
Bir kimseye göre
- "Onun indinde varlığın, dirliğin, bir kara mangır kadar dahi hükmü olmadığını bilirlerdi." (Samiha Ayverdi)
-
Yanında
-
[zarf]
Bir kimseye göre
- GEÇENDE
-
-
[zarf]
Ne kadar geçtiği belli olmayan yakın bir zaman önce
-
[zarf]
Ne kadar geçtiği belli olmayan yakın bir zaman önce
- SİVİLDE
- ...
- İLERİDE
-
-
[zarf]
Gelecekte, gelecek zamanda
- "Beni ileride okuyacak insanlar için yazdığıma inanmışımdır." (Salâh Birsel)
-
Ötede
- "En ileride, denize nazır olduğuna hükmettiği bir adanın önünde durdular." (Refik Halit Karay)
-
[zarf]
Gelecekte, gelecek zamanda
- PERENDE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Havada çark gibi dönerek atılan takla
- "Ali çocuk gibi perendeler atarak otlarla, yamaçlarla sarmaş dolaş oluyordu." (Halikarnas Balıkçısı)
-
[isim]
Havada çark gibi dönerek atılan takla
- BEYHUDE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Yararsız, anlamsız
- "Beyhude münakaşalar olacağını anladı." (Peyami Safa)
-
[zarf]
Boşuna
- "Beyhude kendini öldürteceksin." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Yararsız, anlamsız
- RENCİDE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
İncinmiş, kalbi kırılmış
- "Seni rencide ettiysem özür dilerim, ben sadece bizim hassasiyetimizi anlamanı istedim." (Ahmet Ümit)
- "Bir dostluk havası içinde bile olsa ferdin şahsi hürriyeti ve şahsi vakarı bundan rencide oluyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
İncinmiş, kalbi kırılmış