Sonunda de olan 6 harfli 23 kelime var. DE ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde de olan kelimeler listesine ya da başında de olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

DEMODE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Modası geçmiş olan
    • "Bugün için artık çok demode olan bu ekolün hatiplerinin seslerini dinlerken çok yadırgıyoruz." (Haldun Taner)

KÜŞADE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. Açık, açılmış

KASİDE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] On beş beyitten az olmayan, bütün beyitlerin ikinci dizeleri en baştaki beyit ile uyaklı olan ve çoğu kez büyükleri övmek için yazılan divan edebiyatı şiir türü

GÜZİDE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Seçkin, seçilmiş, seçme
    • "Selanik'in en varlıklı, en güzide ailelerinden sayılıyor." (Atilla İlhan)
  2. Aydın, okumuş, seçkin (kimse)
    • "Bir milletin güzidesiyle halkı arasında bu derece tezat doğru mudur?" (Orhan Seyfi Orhon)

İÇİNDE

  1. [zarf] Süresince, zarfında
    • "Bu yarım saat içinde evde neler geçti?" (Yusuf Ziya Ortaç)
  2. Ortamında
    • "Dünya atom çağında, biz hâlâ medeniyet kavgası içindeyiz." (Falih Rıfkı Atay)
  3. ... ile dolu bir biçimde
    • "Yüzü kırışık içinde."

MABUDE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Çok tanrılı dinlerde kendisine tapınılan dişi tanrı, tanrıça, ilahe
  2. Tapınırcasına sevilen kadın, sevgili

LİKİDE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] "Alacak ve verecekleri hesaplayarak sonucu belirtmek" anlamındaki likide etmek teriminde geçer

OKSİDE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] "Paslanma" anlamındaki okside olmak ve"paslandırmak" anlamındaki okside etmek birleşik fiillerinde geçen bir söz

NEREDE

  1. [zarf] Hangi yerde?
    • "Bu kadın nerede imiş, babası onu nerede görmüş?" (Memduh Şevket Esendal)
    • "Senin filozofluğun nerede kaldı?" (Ömer Seyfettin)
    • "O kendisi bilmez, nerede kaldı ki başkasına öğretsin."
    • "Ben nerede sen orada."
  2. [ünlem] "İmkânsız" anlamında bir söz
    • "Sözde hislerimi, hatıralarımı günü gününe yazacaktım. Nerede!" (Ömer Seyfettin)

NADİDE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Az görülür, görülmedik, seyrek görülen, çok değerli
    • "El işi olmasına rağmen el değmeden yapılmış hissini veren bu nadide sanat eserine hayrandı." (Cahit Uçuk)

ZİYADE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Çok, daha çok, daha fazla
    • "Tevkifhane müdürü de bizden ziyade onlarla ahbaplık etti." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Çoğalma, artma

ARBEDE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kavga, gürültü patırtı

REZEDE

  1. [isim] Muhabbet çiçeğigillerden, 1,5 m yüksekliğinde, tohumlarından kandil yağı, çiçeklerinden sarı boya çıkarılan otsu bir bitki, rezede çiçeği (Reseda luteola)

VALİDE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Anne
    • "Evde, yerinden kalkamayan seksenlik bir validem var." (Memduh Şevket Esendal)

VARİDE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Gelen şey
  2. Gelen evrak

ORKİDE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Salepgillerden, çiçeklerinin güzelliği dolayısıyla camekânlarda yetiştirilen birtakım bitki türlerinin ortak adı

GEREDE
...
NEŞİDE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir toplulukta okunmaya değer şiir
    • "Neşidesini okurken, birdenbire bir açılışı, bir derinleşmesi vardır." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Atasözü gibi kullanılan beyit veya dize

KEŞİDE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Banka ve her tür piyango ikramiyesinde çekme, çekiliş
  2. Arap harfli yazıda bazı harflerin baş tarafı yazıldıktan sonra süs için çekilen uzatma

PİYADE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Yaya olarak savaşan askerlerin oluşturduğu sınıf
    • "Genellikle piyadeler savaşta en önde giderler."
  2. Bu sınıftan olan asker
    • "Sınıfımda piyade birincisi olarak çıktım." (Ömer Seyfettin)
  3. Piyon
  4. Bir çift kürekle yönetilen bir tür hafif kayık
  5. Yaya

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü