Sonunda dat olan 21 kelime var. DAT ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde dat olan kelimeler listesine ya da başında dat olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
İSTİBDAT, İSTİMDAT, İSTİRDAT, MEVCUDAT, MÜFREDAT, TAHDİDAT
CEMADAT, İRTİDAT, İSTİDAT, KUYUDAT, VARİDAT
ALİDAT, BAĞDAT
AİDAT, BADAT, BİDAT, ECDAT, İMDAT, TADAT
ADAT, EDAT
A D T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AD, AT, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- İSTİBDAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Uyruklarına hiçbir hak ve özgürlük tanımayan sınırsız monarşi, despotluk, despotizm
-
[isim]
Uyruklarına hiçbir hak ve özgürlük tanımayan sınırsız monarşi, despotluk, despotizm
- İSTİRDAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Geri alma
-
Bir yeri yeniden ele geçirme, geri alma, kurtarma
-
[isim]
Geri alma
- TAHDİDAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sınırlamalar, kısıntılar
-
[isim]
Sınırlamalar, kısıntılar
- MÜFREDAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir bütünü oluşturan bireyler, ayrıntılar
-
Öğretim programı
-
[isim]
Bir bütünü oluşturan bireyler, ayrıntılar
- İSTİMDAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İmdat isteme, yardıma çağırma
-
[isim]
İmdat isteme, yardıma çağırma
- MEVCUDAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Var olan şeyler, varlıklar
-
Yaratıklar
-
[isim]
Var olan şeyler, varlıklar
- CEMADAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Cansızlar, cansız varlıklar
-
[isim]
Cansızlar, cansız varlıklar
- VARİDAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
Gelirler
- "Bayraktar Çiftliğinden ayda beş bin lira geçiyor eline! Han hamam varidatı ayrı." (Atilla İlhan)
-
Gelirler
- İRTİDAT
- ...
- KUYUDAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Resmî defterdeki kayıtlar
-
[isim]
Resmî defterdeki kayıtlar
- İSTİDAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yaradılıştan gelen veya sonradan edinilmiş yetenek
- "Her bulunduğu yerin hâkim ve sahibi kesilmek istidadında bir erkekti." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Yeteneği olan kimse
- "Belki de büyük bir istidat düşmüştü elimize..." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Yaradılıştan gelen veya sonradan edinilmiş yetenek
- ALİDAT
- ...
- BAĞDAT
- ...
- AİDAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dernek, kuruluş, kulüp üyelerinin belli sürelerde, belli miktarlarda ödedikleri para, ödenti
- "... üye aidatının sendikaya ödenme şekli kanunla düzenlenir." (Anayasa)
-
Bir hizmet karşılığı sürekli ve düzenli ödenen para
-
Kesenek
-
[isim]
Dernek, kuruluş, kulüp üyelerinin belli sürelerde, belli miktarlarda ödedikleri para, ödenti
- TADAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sayma
-
Sayım
-
Sayarak yoklama yapma
-
[isim]
Sayma
- BİDAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İslam dininde Hz. Muhammed zamanından sonra ortaya çıkan değişik yargılar ve ilkeler
-
Sonradan türeyen şey
-
[isim]
İslam dininde Hz. Muhammed zamanından sonra ortaya çıkan değişik yargılar ve ilkeler
- ECDAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Geçmişteki büyükler, atalar
- "Ecdadının dilini neye beğenmiyorsun?" (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Geçmişteki büyükler, atalar
- İMDAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tehlikede olana yapılan yardım
- "İşaret görmediğim zaman vaziyetinizin imdada muhtaç olduğu anlaşılır." (Aka Gündüz)
- "Kıyafet züğürdü çıkmış kaymakamlar bile ikinci plana geçerler ve benden imdat umarlar." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Aşağı kattan gürültüyü işiterek imdadıma koşan annem evvela neye uğradığını bilememişti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Neyse bu işte de otelci imdadımıza yetişti." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[ünlem]
"Yetişin, kurtarın" anlamlarında bir seslenme sözü
- "Ağlıyorsun, imdat, imdat! diyorsun." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Tehlikede olana yapılan yardım
- BADAT
-
-
[isim]
Birleşikgillerden, şekeri çok, bir tür yer elması
-
[isim]
Birleşikgillerden, şekeri çok, bir tür yer elması
- ADAT
- ...