Sonunda da olan 5 harfli 26 kelime var. DA ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde da olan kelimeler listesine ya da başında da olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A D Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AD
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BARDA
-
-
[isim]
Dam ustalarının kullandığı, başının bir ucu çember parçası biçiminde eğri, öbür ucu keskin çekiç
-
Fıçıcı keseri
-
[isim]
Dam ustalarının kullandığı, başının bir ucu çember parçası biçiminde eğri, öbür ucu keskin çekiç
- FONDA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Geminin demir attığı yer
-
[ünlem]
Gemiler için demir atma komutu
-
[isim]
Geminin demir attığı yer
- PAYDA
-
-
[isim]
Bayağı kesirlerde birimin kaç eşit parçaya bölünmüş olduğunu gösteren sayı, mahreç
- "1/2 kesrinin paydası 2 sayısıdır."
-
[isim]
Bayağı kesirlerde birimin kaç eşit parçaya bölünmüş olduğunu gösteren sayı, mahreç
- BORDA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Geminin veya kayığın yanı
- "Bordaya vuran küçük dalgaların serpintisi ara sıra muşamba şilteleri ıslatıyordu." (Haldun Taner)
- "Genç kadın rahat binmek için onu eliyle tutup borda bordaya yanaştırdı." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Geminin veya kayığın yanı
- ORADA
-
-
[zarf]
Sözü edilen yerde, bulunduğu yerde
- "Orada okuduğunu belli etmeyi de pek severdi." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Orada burada benim dedikodumu yapmışsın."
-
[zarf]
Sözü edilen yerde, bulunduğu yerde
- MAADA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
-den başka, gayri
- "Karakol Cemiyeti'nin de İstanbul'dan maada, Bursa havalisinde de faaliyette bulunduğu anlaşıldı." (Atatürk)
-
[zarf]
-den başka, gayri
- SONDA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Suyun herhangi bir noktadaki derinliğini ölçmek, dip tabakaların yapısını incelemek için kullanılan araç
-
Bir boşluğun içini yoklamaya yarayan uzunca ve ucu küt demir araç
-
Vücudun içinde birikip dışarı atılamayan sıvıyı çekmek için kullanılan araç
-
[isim]
Suyun herhangi bir noktadaki derinliğini ölçmek, dip tabakaların yapısını incelemek için kullanılan araç
- CUNDA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Yatay serenlerin her iki başı
-
[isim]
Yatay serenlerin her iki başı
- RANDA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Gemilerin mizana direğinin gerisindeki yelken
-
[isim]
Gemilerin mizana direğinin gerisindeki yelken
- PEYDA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Belli, açık, peydah
- "Uzun boyu hafif bir kamburluk peyda etmiş." (Hüseyin Cahit Yalçın)
- "Tepeye tırmandıkça başımızın üstünde koyu mor bir aydınlık peyda oluyor." (Aka Gündüz)
-
[sıfat]
Belli, açık, peydah
- GRİDA
- ...
- SEVDA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Güçlü sevgi, aşk
- "Ne şair yaş döker ne âşık ağlar / Tarihe karıştı eski sevdalar." (Faruk Nafiz Çamlıbel)
-
Aşırı ve güçlü tutku, istek
-
[isim]
Güçlü sevgi, aşk
- FAYDA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yarar
- "Bunların faydasından geçtik, zararlarını görmeyelim." (Memduh Şevket Esendal)
- "Hekimler epeyce çalıştılar, ilaç verdiler, kan aldılar ise de fayda etmedi." (Memduh Şevket Esendal)
- "Şimdiye kadar bana iki paralık faydan dokundu mu ki her gün alacaklı gibi gırtlağıma sarılıyorsun!" (Reşat Nuri Güntekin)
- "Bunlar yazı ile anlatılacak, anlatılırsa bir faydası olacak şeyler değil." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Yarar
- YARDA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
91,4 santimetrelik İngiliz uzunluk ölçüsü birimi
-
[isim]
91,4 santimetrelik İngiliz uzunluk ölçüsü birimi
- HURDA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Eski maden parçası
-
[sıfat]
Parçalanmış, döküntü durumuna gelmiş
-
[sıfat]
İşe yarayamayacak derecede bozulmuş, zarar görmüş
-
[isim]
Eski maden parçası
- VARDA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[ünlem]
"Dikkat et, savul, destur" anlamlarında bir seslenme sözü
-
[ünlem]
"Dikkat et, savul, destur" anlamlarında bir seslenme sözü
- FERDA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Erte, yarın
- "Ferdası sabah İstanbul trenine bindim." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Gelecek zaman, yarın
-
[isim]
Erte, yarın
- FUNDA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Süpürge otu
-
[isim]
Süpürge otu
- HAYDA
-
-
[ünlem]
Hayvanları harekete geçirmek için kullanılan söz
-
Şaşkınlık belirten bir söz
-
[ünlem]
Hayvanları harekete geçirmek için kullanılan söz
- BAĞDA
-
-
[isim]
Ayağa vurulan, ipten, ağaçtan veya demirden yapılan köstek
-
[isim]
Ayağa vurulan, ipten, ağaçtan veya demirden yapılan köstek