Başında ce olan 8 harfli 25 kelime var. Ce ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ce olan kelimeler listesine ya da sonu ce ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ce bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- CEHENNEM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dinî inanışlara göre, dünyada günah işleyenlerin öldükten sonra ceza görecekleri yer, tamu
- "Cennet, cehennem, ahiret, ebedî hayat hayallerine bir daha dönmesine imkân yoktu." (Reşat Nuri Güntekin)
- "En yakınlarından başlayarak herkese hayatı cehennem ettiği de doğrudur." (Murathan Mungan)
- "Başımı örtünce cehennem olur giderim." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "... inerseniz çok büyük sevaba girmiş olursunuz. Yoksa bilirsiniz ki ben, cehennemin bucağı olsa giderim..." (Osman Cemal Kaygılı)
-
Çok sıkıntılı yer
- "Kafamın çatlaklığı yüzünden bir anda orasını zindana, cehenneme çevirdim." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Dinî inanışlara göre, dünyada günah işleyenlerin öldükten sonra ceza görecekleri yer, tamu
- CESURANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Cesurca
- "Süratle merdivenleri çıktı, cesurane idare heyeti odasına girdi." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[zarf]
Cesurca
- CEBİRSEL
-
-
[sıfat]
Cebirle ilgili
-
[sıfat]
Cebirle ilgili
- CEMETMEK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[-i]
Toplamak, bir araya getirmek
-
[-i]
Toplamak, bir araya getirmek
- CEZBEDİŞ
- ...
- CESURLUK
-
-
[isim]
Yüreklilik, gözü pek olma durumu
- "Onlarda aradığımız vasıfların başlıcası cesurluk ve kahramanlık idi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Atılganlık
-
[isim]
Yüreklilik, gözü pek olma durumu
- CETBECET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Atalardan beri, soyca
- "Zanaatını sorduklarında cetbecet kayıkçıyız dersin." (Haldun Taner)
-
[zarf]
Atalardan beri, soyca
- CEVAPSIZ
-
-
[sıfat]
Cevabı verilmemiş, karşılıksız, yanıtsız
- "Şakayı cevapsız bıraktı." (Haldun Taner)
- "Sorularım cevapsız kaldı."
-
[zarf]
Cevabı verilmemiş, karşılıksız, yanıtsız olarak
-
[sıfat]
Cevabı verilmemiş, karşılıksız, yanıtsız
- CEZBETME
-
-
[isim]
Cezbetmek durumu
-
[isim]
Cezbetmek durumu
- CEPÇİLİK
-
-
[isim]
Yankesicilik
-
[isim]
Yankesicilik
- CEVİZLİK
-
-
[isim]
Ceviz ağacının çok olduğu yer
-
[isim]
Ceviz ağacının çok olduğu yer
- CEVHERLİ
-
-
[sıfat]
Cevheri olan
-
[sıfat]
Cevheri olan
- CEZBESİZ
-
-
[sıfat]
Cezbesi olmayan
-
[sıfat]
Cezbesi olmayan
- CENGAVER
- ...
- CEVRETME
-
-
[isim]
Cevretmek işi
-
[isim]
Cevretmek işi
- CELBETME
-
-
[isim]
Celbetmek işi
-
[isim]
Celbetmek işi
- CELPNAME
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çağrı belgesi
-
[isim]
Çağrı belgesi
- CEYLANCA
-
-
[zarf]
Ceylan gibi, ceylana uygun biçimde
- "Ceylanca ürkmüş kocaman, güzel gözler korku rengindeydi." (Cahit Uçuk)
-
[zarf]
Ceylan gibi, ceylana uygun biçimde
- CEBRETME
-
-
[isim]
Cebretmek işi
-
[isim]
Cebretmek işi
- CEPLEMEK
-
-
[-i]
Kazanmak, cebine indirmek
- "Kalkıp cevabını veriyor; bilirse ne âlâ, beş bin kâğıdı cepledi demektir." (Atilla İlhan)
-
[-i]
Kazanmak, cebine indirmek