Başında ce olan 7 harfli 42 kelime var. Ce ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ce olan kelimeler listesine ya da sonu ce ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında ce bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

CEKETLİ

  1. [sıfat] Ceketi olan

CELADET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yiğitlik, kahramanlık

CEDİTÇİ
...
CEREYAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir yöne doğru akma, akış, akıntı
    • "Köprünün parmaklığına dayandı, gözlerini Haliç'in kapkara sularına, bu suların cereyanına kaptırdı." (Ercüment Ekrem Talu)
    • "Düzbel'de cereyan eden meydan muharebesini İkinci Kılıç Arslan kazandı." (Yahya Kemal Beyatlı)
  2. Bir şeyin gelişme, olma durumu
    • "En iyisi zorlamamak, işi tabii cereyanına bırakmak." (Refik Halit Karay)
  3. Aynı eğilimde olan, aynı görüşü paylaşan kimselerin oluşturduğu hareket
    • "Aşırı ırkçılık cereyanlarının yalancı şahidi olarak sahneye çıkarıldı." (Cemil Meriç)
  4. Akım
    • "Elektrik cereyanı."

CEPHELİ

  1. [sıfat] Yönlü, taraflı
    • "Tek cepheli edebiyatlara aldanmak istemiyorum." (Peyami Safa)

CEMBİYE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir çeşit eğri kama, hançer
    • "Karşı taraf üstüne üşüşüp cembiye ile Türk çocuğunu parçaladılar." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Ağzı eğri bir tür Arap bıçağı

CEZERYE

  1. [isim] Ezilmiş havuç içine fındık, şeker vb. eklenerek yapılan bir tür tatlı

CEDELCİ
...
CEVELAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Dolaşma, dolanma, gezinme, gezinti
    • "Atlarla, arabalarla yapılan bu cevelan, Tünel meydanından Şişli'ye değin uzanır." (Salâh Birsel)

CEFAKAR
...
CEMADAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Cansızlar, cansız varlıklar

CEPHANE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Ateşli silahlarla atılmak için hazırlanan her türlü patlayıcı madde, mühimmat

CESARET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Güç veya tehlikeli bir işe girişirken kişinin kendinde bulduğu güven
    • "Hayvanın sokulganlığından cesaret alan bir başka kız da usulca yanına yaklaştı." (Haldun Taner)
    • "Bana bir şey söylemeye cesaret ettiğini gördünüz mü şimdiye kadar?" (Tarık Buğra)
    • "Demek ki işi açığa vurmak cesaretini gösterdi." (Refik Halit Karay)
    • "Sabahın ışıkları bana yeniden bir cesaret verdi." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Yüreklilik, yiğitlik, yürek ve göz pekliği
    • "Bütün halk türküleri gibi ölenin örnek cesaretini öven türkülerdi bunlar." (Necati Cumalı)
  3. Cüret
  4. Çekinmezlik, atılganlık

CEZAEVİ

  1. [isim] Hükümlülerin içinde tutuldukları yapı, hapishane, mahpushane, dam, kodes, mahbes

CEHTSİZ
...
CENABET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Cünüp
  2. Pis, kötü, hoşlanılmayan (kimse veya şey)
    • "Cenabet karının oyunları da en aşağı yedi sekiz kısımlıktır, çok bekletir." (Peyami Safa)
  3. [isim] Cünüplük

CERAHAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İrin
  2. Yara

CEVAHİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Elmas, yakut vb. değerli taşlar, mücevher
    • "Bunların bazısının cevahirle süslenmiş mineli kapakları bulunur." (Abdülhak Şinasi Hisar)

CEZASIZ

  1. [sıfat] Cezaya çarptırılmamış, cezalandırılmamış

CELEPÇİ
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü