Başında ce olan 4 harfli 11 kelime var. Ce ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ce olan kelimeler listesine ya da sonu ce ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ce bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- CENK
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Kahramanca mücadele, çarpışma, savaş
- "Kale burçlarında cenge çağrı davulları vuruldu." (Nezihe Araz)
- "İçimdeki bu ifriti öldürmek, sükûnumu bulmak için kendimle cenk ettim." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
Büyük çaba, uğraş, kavga, çekişme
- "Her dakikam bir ayrı cenk ile geçiyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Kahramanca mücadele, çarpışma, savaş
- CEDİ
- ...
- CEMİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bütün, hep
-
[sıfat]
Bütün, hep
- CERH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yaralama
-
Bir düşünce, inanç veya iddiayı çürütme
-
[isim]
Yaralama
- CEZP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kendine çekme
-
Etkileyerek kendine bağlama
-
[isim]
Kendine çekme
- CEBE
-
Kelime Kökeni : Moğolca
-
[isim]
Zırh
-
Silah
-
[isim]
Zırh
- CEHT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çaba, çabalama
- "Ağlamamak için yaptığı büyük bir ceht gayesine varamadı ve gözyaşları boşandı." (Peyami Safa)
-
[isim]
Çaba, çabalama
- CEZA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Uygunsuz davranışlarda bulunanlara uygulanan üzüntü, sıkıntı, acı verici işlem veya yaptırım
- "Hırsızlıktan üç ay ceza çekti."
- "Hasretten lime lime olmuş zavallı kalbinle oynayanlar cezalarını buldular." (Halide Edip Adıvar)
- "Bu haylazlığının cezasını çeker." (Peyami Safa)
- "Seni yalana tövbe ettirecek bir cezaya çarptırmalıyım." (Refik Halit Karay)
-
Suç işleyen bir kimsenin yaşantısına, özgürlüğüne, mallarına, onuruna karşı yasaların öngördüğü yaptırım
- "... kimse insan haysiyetiyle bağdaşmayan bir cezaya veya muameleye tabi tutulamaz." (Anayasa)
-
[isim]
Uygunsuz davranışlarda bulunanlara uygulanan üzüntü, sıkıntı, acı verici işlem veya yaptırım
- CELİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Açık, aşikâr
-
Parlak, cilalı
-
[sıfat]
Açık, aşikâr
- CELP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Askerlik ödevini yapmaya çağırma
- "Bu celpte yüz er geldi."
-
Çağrı belgesi
- "Mahkeme celbinin gelmesi gecikti." (Tarık Buğra)
-
Getirtme, kendi üzerine çekme
-
[isim]
Askerlik ödevini yapmaya çağırma
- CEFA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Büyük sıkıntı, üzgü, eziyet, zulüm
- "Esirlikte ve cefada, millet ruhunu tavlandıran bir sır olduğuna o akşam inandım." (Ruşen Eşref Ünaydın)
- "Mektubumda yazmamış mıydım, senin yüzünden ne cefalar çektiğimi?" (Osman Cemal Kaygılı)
- "Hediye istemezler, fazla kıskanmazlar, cefaya katlanırlar, can sıkmazlar." (Peyami Safa)
-
[isim]
Büyük sıkıntı, üzgü, eziyet, zulüm