Başında bü olan 8 harfli 36 kelime var. Bü ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde bü olan kelimeler listesine ya da sonu bü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında bü bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BÜSTİYER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bayanların ceket vb. kıyafetlerinin içinde kullanılan çarpıcı, göz alıcı, işlemeli kumaştan yapılmış askılı veya askısız üstlük
-
[isim]
Bayanların ceket vb. kıyafetlerinin içinde kullanılan çarpıcı, göz alıcı, işlemeli kumaştan yapılmış askılı veya askısız üstlük
- BÜYÜLTME
-
-
[isim]
Büyültmek işi
- "İşin içinde bir büyültme, bir şişirme var." (Haldun Taner)
-
Fotoğraf ve resimlere boyut kazandırma işlemi, agrandisman
-
[isim]
Büyültmek işi
- BÜKÜKLÜK
-
-
[isim]
Bükük olma durumu
-
[isim]
Bükük olma durumu
- BÜKÜLGEN
-
-
[sıfat]
Kolay eğilip bükülen
-
Bükünlü
-
[sıfat]
Kolay eğilip bükülen
- BÜZDÜRME
-
-
[isim]
Büzdürmek işi
-
[isim]
Büzdürmek işi
- BÜKLÜMLÜ
-
-
[sıfat]
Büklümü olan
-
[sıfat]
Büklümü olan
- BÜROKRAT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Devlet kurumlarında çalışan üst düzey yönetici
-
Kırtasiyeci
-
[isim]
Devlet kurumlarında çalışan üst düzey yönetici
- BÜKÜNMEK
-
-
[nsz]
Kıvrılmak, bükülmek
-
Ağrıdan, sancıdan kıvranmak
-
[nsz]
Kıvrılmak, bükülmek
- BÜYÜKLÜK
-
-
[isim]
Büyük olma durumu, ululuk
- "Bu büyüklük değil ancak mertçe bir davranıştır." (Nezihe Araz)
- "İnsan yaptığı işler ve bıraktığı eserlerle büyüklüğünü gösterir." (Aka Gündüz)
- "Bir eski muallime olan annem, istese de büyüklük satamazdı, elinden gelmezdi." (Orhan Kemal)
-
Büyüklere yaraşır bağışlayıcı davranış
-
[isim]
Büyük olma durumu, ululuk
- BÜRGÜSÜZ
-
-
[sıfat]
Bürgüsü olmayan
-
[sıfat]
Bürgüsü olmayan
- BÜZÜKTAŞ
-
-
[isim]
Kafa dengi arkadaş, kafadar
-
[isim]
Kafa dengi arkadaş, kafadar
- BÜRÜMCEK
-
-
[isim]
Koza gibi yumaklanmış şey
-
[isim]
Koza gibi yumaklanmış şey
- BÜSBÜTÜN
-
-
[zarf]
İyiden iyiye, iyice, tamamen, tamamıyla, temelli
- "Seçim günleri yaklaştıkça iki komşu da propaganda faaliyetini büsbütün artırdılar." (Haldun Taner)
-
[zarf]
İyiden iyiye, iyice, tamamen, tamamıyla, temelli
- BÜRÜMÇEK
-
-
[isim]
Bürümcük
-
[isim]
Bürümcük
- BÜYÜKANA
- ...
- BÜZÜLMEK
-
-
[nsz]
Büzme işi yapılmak
- "Sağ gözünün kuyruğu çiçek bozuğundan hafifçe büzülmüştü." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Ankara'ya kadar bir köşeye büzülüp kaldım." (Aka Gündüz)
-
[-e]
Korku, şaşkınlık, soğuk vb. etkenlerle bir kenara sinmek, bir kenara çekilmek
- "Geniş hasırlı sofanın bir kenarına da biz büzülmüştük." (Falih Rıfkı Atay)
-
[nsz]
Büzme işi yapılmak
- BÜTÜNCÜL
-
-
[sıfat]
Totaliter
-
[sıfat]
Totaliter
- BÜYÜTMEK
-
-
[-i]
Büyük duruma getirmek, genişletmek
-
Yetiştirmek, bakmak
- "Büyüt bu fidanı ey genç / Hazır yeşermişken." (Behçet Necatigil)
-
Abartmak, mübalağa etmek
- "Bir ara yine işi büyüttüğüne, hayale kapıldığına hükmetti." (Refik Halit Karay)
-
[-i]
Büyük duruma getirmek, genişletmek
- BÜTÜNLER
-
-
[sıfat]
Bütün durumuna getiren veya bütün durumuna getirmek için eklenen, mütemmim
-
[sıfat]
Bütün durumuna getiren veya bütün durumuna getirmek için eklenen, mütemmim
- BÜKÜLMEK
-
-
[nsz]
Bükme işine konu olmak, katlanmak
- "Yerde kenarı bükülmüş bir seccade vardı." (Falih Rıfkı Atay)
-
İplik eğrilmek
-
Eğilmek
-
Yönelmek
-
[nsz]
Bükme işine konu olmak, katlanmak