Başında bü olan 8 harfli 36 kelime var. Bü ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde bü olan kelimeler listesine ya da sonu bü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında bü bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BÜYÜLTME
-
-
[isim]
Büyültmek işi
- "İşin içinde bir büyültme, bir şişirme var." (Haldun Taner)
-
Fotoğraf ve resimlere boyut kazandırma işlemi, agrandisman
-
[isim]
Büyültmek işi
- BÜZÜŞMEK
-
-
[nsz]
Büzülerek alan hacmini küçültmek, kırışmak
-
Kasılmak
-
[nsz]
Büzülerek alan hacmini küçültmek, kırışmak
- BÜRÜMCEK
-
-
[isim]
Koza gibi yumaklanmış şey
-
[isim]
Koza gibi yumaklanmış şey
- BÜZGÜSÜZ
-
-
[sıfat]
Büzgüsü olmayan
-
[sıfat]
Büzgüsü olmayan
- BÜYÜKLÜK
-
-
[isim]
Büyük olma durumu, ululuk
- "Bu büyüklük değil ancak mertçe bir davranıştır." (Nezihe Araz)
- "İnsan yaptığı işler ve bıraktığı eserlerle büyüklüğünü gösterir." (Aka Gündüz)
- "Bir eski muallime olan annem, istese de büyüklük satamazdı, elinden gelmezdi." (Orhan Kemal)
-
Büyüklere yaraşır bağışlayıcı davranış
-
[isim]
Büyük olma durumu, ululuk
- BÜTÜNLÜK
-
-
[isim]
Bütün olma durumu, tamamiyet
- "Ulusal birlik adına dış politikadaki bütünlük tam olmalıydı." (Çetin Altan)
-
[isim]
Bütün olma durumu, tamamiyet
- BÜRGÜSÜZ
-
-
[sıfat]
Bürgüsü olmayan
-
[sıfat]
Bürgüsü olmayan
- BÜTÜNCÜL
-
-
[sıfat]
Totaliter
-
[sıfat]
Totaliter
- BÜYÜKAYI
- ...
- BÜYÜLTEÇ
-
-
[isim]
Fotoğraf ve resim büyültmeye, büyültüp basmaya yarayan aygıt, agrandisör
-
[isim]
Fotoğraf ve resim büyültmeye, büyültüp basmaya yarayan aygıt, agrandisör
- BÜZÜKTAŞ
-
-
[isim]
Kafa dengi arkadaş, kafadar
-
[isim]
Kafa dengi arkadaş, kafadar
- BÜKÜNMEK
-
-
[nsz]
Kıvrılmak, bükülmek
-
Ağrıdan, sancıdan kıvranmak
-
[nsz]
Kıvrılmak, bükülmek
- BÜRÜNMEK
-
-
[-e]
Bürüme işine konu olmak
- "Dağ başı sise büründü."
-
Sarınmak, örtünmek
- "Annem, babaannem, halalarım çarşaflarına bürünmüşlerdi." (Orhan Kemal)
-
Bir görünüşe girmek
- "Unutmak istediğim eski kimliğime bürünüvermiştim." (Orhan Pamuk)
-
[-e]
Bürüme işine konu olmak
- BÜYÜTKEN
-
-
[sıfat]
Büyümeye yol açan
-
[sıfat]
Büyümeye yol açan
- BÜRÜKSÜZ
- ...
- BÜKÜLGEN
-
-
[sıfat]
Kolay eğilip bükülen
-
Bükünlü
-
[sıfat]
Kolay eğilip bükülen
- BÜCÜRLÜK
-
-
[isim]
Bücür olma durumu
-
[isim]
Bücür olma durumu
- BÜSBÜTÜN
-
-
[zarf]
İyiden iyiye, iyice, tamamen, tamamıyla, temelli
- "Seçim günleri yaklaştıkça iki komşu da propaganda faaliyetini büsbütün artırdılar." (Haldun Taner)
-
[zarf]
İyiden iyiye, iyice, tamamen, tamamıyla, temelli
- BÜKÜKLÜK
-
-
[isim]
Bükük olma durumu
-
[isim]
Bükük olma durumu
- BÜZÜLMEK
-
-
[nsz]
Büzme işi yapılmak
- "Sağ gözünün kuyruğu çiçek bozuğundan hafifçe büzülmüştü." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Ankara'ya kadar bir köşeye büzülüp kaldım." (Aka Gündüz)
-
[-e]
Korku, şaşkınlık, soğuk vb. etkenlerle bir kenara sinmek, bir kenara çekilmek
- "Geniş hasırlı sofanın bir kenarına da biz büzülmüştük." (Falih Rıfkı Atay)
-
[nsz]
Büzme işi yapılmak