Başında olan 7 harfli 34 kelime var. Bü ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde bü olan kelimeler listesine ya da sonu bü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında bü bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

BÜRGÜLÜ

  1. [sıfat] Bürgüsü olan
    • "Islak kayanın ardına sinmiş, bürgülü bir kadınla yan yana oturuyor." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

BÜRÜMEK

  1. [-i] Sarmak, kaplamak, örtmek, basmak, istila etmek
    • "Tarlayı otlar bürümüştü." (Nabizade Nazım)
  2. Çok, güçlü etkilemek
    • "Bir kötümserlik bürümüş sizin içinizi." (Nurullah ataç)

BÜRUDET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Soğukluk

BÜYÜMEK

  1. [nsz] Organizmanın bütününde veya bu bütünün bir bölümünde, boyutlar artmak, irileşmek, eskisinden büyük duruma gelmek
    • "Büyür güzellikleri, vücutları, kısmetleri çocuklar uyurken." (Fazıl Hüsnü Dağlarca)
    • "Küçücük gözlü, çokbilmiş suratlı, büyümüş de küçülmüş, kavruk bir oğlandı." (Haldun Taner)
  2. Yetişmek
    • "İhtiyar Süleyman Çavuşun ellerinde büyüdüm." (Aka Gündüz)
  3. Yaşı artmak, yaşlanmak
    • "Fakat büyüdükçe o kadar sevdiği bu oyunlara veda etmek lazım gelecekti." (Ömer Seyfettin)
  4. Artmak, güçlenmek, şiddeti artmak
    • "İkinci de okuduktan sonra kavga büyüdü." (Memduh Şevket Esendal)
  5. Sayıca artmak
  6. Genişlemek
    • "Barbarosların ülkesi büyüdükçe büyüyordu." (Feridun Fazıl Tülbentçi)
  7. Önem ve değer kazanmak
    • "Türklük ülküsünün biraz daha köklendiğini, büyüdüğünü, yeşerdiğini duyarız." (Orhan Seyfi Orhon)

BÜYÜTEÇ

  1. [isim] Cisimleri büyüterek gösteren alet, pertavsız
    • "Büyüteç, teleskoba girdi, bize küçüklüğümüzü; mikroskoba girdi, büyüklüğümüzü öğretti." (Haldun Taner)

BÜTÜNCE
...
BÜTÜNCÜ
...
BÜRÜKLÜ
...
BÜYÜTÜŞ

  1. [isim] Büyütme işi veya biçimi

BÜRÜNÜŞ

  1. [isim] Bürünme işi veya biçimi

BÜZÜLÜŞ

  1. [isim] Büzülme işi veya biçimi

BÜĞEMEK

  1. [-i] Suyu önüne bent yaparak toplamak

BÜZÜLME

  1. [isim] Büzülmek işi

BÜZÜŞME

  1. [isim] Büzüşmek işi
  2. Birleşik kelimelerin oluşturulmasında iki ayrı hecedeki ünlünün tek hecede toplanması: kahve altı > kahvaltı, ne için > niçin vb

BÜZÜŞÜK

  1. [sıfat] Büzülerek yüzey veya hacmi küçülmüş olan, büzüşmüş
  2. Kırışık

BÜYÜCEK

  1. [sıfat] Biraz büyük, büyüğe yakın
    • "Bir dostumuzun teklifiyle İstanbul'da büyücek bir memuriyet almıştık." (Burhan Felek)

BÜNYECE

  1. [zarf] Bünye olarak, bünye bakımından
    • "Bünyece hayli zayıf, görünüşü marazi." (Atilla İlhan)

BÜKÜLÜŞ

  1. [isim] Bükülme işi veya biçimi
    • "Uzun ve yürüyüşü pek zarif bükülüşlerle dalgalanan genç bir kadındı." (Halide Edip Adıvar)

BÜKÜLME

  1. [isim] Bükülmek işi

BÜKÜNTÜ

  1. [isim] Bükme sonucu oluşan biçim veya iz
  2. Bağırsakta olan ağrı
  3. Dönemeç, viraj

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü