Başında bo olan 7 harfli 74 kelime var. Bo ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde bo olan kelimeler listesine ya da sonu bo ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında bo bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BOSTANA
- ...
- BOŞALTI
-
-
[isim]
Boşaltım
-
[isim]
Boşaltım
- BOŞANIŞ
-
-
[isim]
Boşanma işi veya biçimi
-
[isim]
Boşanma işi veya biçimi
- BOYUTLU
-
-
[sıfat]
Boyutu olan
- "Onu bütün öbür yazarlara kıyasla, bunca derin boyutlu yapan, ne kültürü ne de bilgisi idi." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Boyutu olan
- BOLARMA
-
-
[isim]
Bolarmak işi veya durumu
-
[isim]
Bolarmak işi veya durumu
- BOZUNMA
-
-
[isim]
Bozunmak işi
-
[isim]
Bozunmak işi
- BOYUNCA
-
-
[zarf]
Boyu veya uzunluğu kadar
- "Plaj boyunca hem yürüyor hem konuşuyorduk." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Süresince
- "Ömrüm boyunca şiirle, edebiyatla, felsefe ile hiç alışverişim olmadı." (Haldun Taner)
-
[zarf]
Boyu veya uzunluğu kadar
- BOZUNUM
-
-
[isim]
Birleşik bir maddenin daha yalın bileşiklere veya bileşenlere tek yönlü olarak ayrılması, dejenerasyon
-
Işınetkin bir çekirdeğin ışınım salarak değişikliğe uğraması olayı, dejenerasyon
-
[isim]
Birleşik bir maddenin daha yalın bileşiklere veya bileşenlere tek yönlü olarak ayrılması, dejenerasyon
- BOTANİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bitki bilimi
-
[isim]
Bitki bilimi
- BOŞANMA
-
-
[isim]
Boşanmak işi
-
Eşlerden birinin boşanma ilamı almasıyla evlilik birliğinin son bulması
- "Bu üye, vaktiyle Perihan'ın evine sığınıp boşanmasına sebep olan doktor arkadaştı." (Haldun Taner)
-
[isim]
Boşanmak işi
- BOYAMAK
-
-
[-i]
Boya sürerek veya boyaya batırarak renk vermek
- "Rastıkla, yanağındaki beni de boyadı."
-
Ağır söz söylemek, aşağılamak
-
[-i]
Boya sürerek veya boyaya batırarak renk vermek
- BOŞALIM
-
-
[isim]
Boşalma işi
-
[isim]
Boşalma işi
- BOLALMA
-
-
[isim]
Bolalmak işi veya durumu
-
[isim]
Bolalmak işi veya durumu
- BOŞAMAK
-
-
[-i]
Kanunlara göre iki eş, aile ilişkisini kesmek
- "Kaptan Bey bu yaştan sonra kırkyıllık karısını boşayıp genç bir kadın aldı." (Haldun Taner)
-
[-i]
Kanunlara göre iki eş, aile ilişkisini kesmek
- BOĞULUŞ
-
-
[isim]
Boğulma işi veya biçimi
-
[isim]
Boğulma işi veya biçimi
- BOZULUŞ
-
-
[isim]
Bozulma işi veya biçimi
-
[isim]
Bozulma işi veya biçimi
- BOĞUNUK
-
-
[sıfat]
Kısık, boğuk
-
Sıkıntılı, kapalı, donuk
-
[sıfat]
Kısık, boğuk
- BOĞANAK
-
-
[isim]
Sağanak, bora
-
[isim]
Sağanak, bora
- BOHÇACI
-
-
[isim]
Gezerek bohça içinde dokuma eşya satan kadın
- "Bir bohçacı kadın gelmiş, beni sormuş, görmek istemiş." (Sermet Muhtar Alus)
-
[isim]
Gezerek bohça içinde dokuma eşya satan kadın
- BOZUNTU
-
-
[isim]
Bozulmuş bir şeyin kalan bölümleri, döküntü
- "Bozuntuya vermedim, yürüdüm, yanına gittim." (Ömer Seyfettin)
-
Kendinde bulunması gereken nitelikleri taşımayan kimse veya şey
- "Taklit mal çıkaran fabrikalar, Hollywood bozuntusu şehirler istemeyiz." (Orhan Seyfi Orhon)
-
Şaşkınlığa düşme
-
[isim]
Bozulmuş bir şeyin kalan bölümleri, döküntü