Başında bo olan 11 harfli 68 kelime var. Bo ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde bo olan kelimeler listesine ya da sonu bo ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında bo bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BOŞALABİLME
-
-
[isim]
Boşalabilmek işi
-
[isim]
Boşalabilmek işi
- BOŞAYIVERME
-
-
[isim]
Boşayıvermek işi
-
[isim]
Boşayıvermek işi
- BOĞAZSIZLIK
-
-
[isim]
Boğazsız olma durumu
-
[isim]
Boğazsız olma durumu
- BOYANIVERME
-
-
[isim]
Boyanıvermek işi
-
[isim]
Boyanıvermek işi
- BOLARABİLME
-
-
[isim]
Bolarabilmek işi
-
[isim]
Bolarabilmek işi
- BOYUTLANMAK
-
-
[nsz]
Boyut kazanmak
-
[nsz]
Boyut kazanmak
- BOYNUZLAYIŞ
-
-
[isim]
Boynuzlama işi veya biçimi
-
[isim]
Boynuzlama işi veya biçimi
- BOZUŞUVERME
-
-
[isim]
Bozuşuvermek işi
-
[isim]
Bozuşuvermek işi
- BOŞALTILMAK
-
-
[nsz]
Boşaltma işine konu olmak
- "Arabalar boşaltılıp içindekiler eve taşındı tek tek." (Tarık Dursun K)
-
[nsz]
Boşaltma işine konu olmak
- BOŞANABİLME
-
-
[isim]
Boşanabilmek işi
-
[isim]
Boşanabilmek işi
- BOYLAMASINA
-
-
[zarf]
Boyu doğrultusunda
-
[zarf]
Boyu doğrultusunda
- BOMBELENMEK
-
-
[nsz]
Üzerinde bombe oluşmak
-
[nsz]
Üzerinde bombe oluşmak
- BORÇLANILMA
-
-
[isim]
Borçlanılmak işi veya durumu
-
[isim]
Borçlanılmak işi veya durumu
- BOYATIVERME
-
-
[isim]
Boyatıvermek işi
-
[isim]
Boyatıvermek işi
- BONCUKLANIŞ
-
-
[isim]
Boncuklanma işi veya durumu
- "Şampanya bardağına uzandı, ışığa tutup içkinin iğne ucu boncuklanışını seyretti." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Boncuklanma işi veya durumu
- BOYANABİLME
-
-
[isim]
Boyanabilmek işi
-
[isim]
Boyanabilmek işi
- BOYAYIVERME
-
-
[isim]
Boyayıvermek işi
-
[isim]
Boyayıvermek işi
- BOĞUKLAŞMAK
-
-
[nsz]
Ses boğuk duruma gelmek, kısıklaşmak
- "Kapının önündeki sesler, sövüşmeler boğuklaştı." (Memduh Şevket Esendal)
-
[nsz]
Ses boğuk duruma gelmek, kısıklaşmak
- BOĞAZLAŞMAK
-
-
[nsz]
Birbirini boğazlamak
- "İçimde bir boşlukla karmakarışık bir doluluk boğazlaşıyor." (Aka Gündüz)
-
Kıyasıya dövüşmek
- "Otuz bu kadar devlet, hiç durmadan dinlenmeden boğazlaşabilirler miydi?" (Ömer Seyfettin)
-
[nsz]
Birbirini boğazlamak
- BOHÇALATMAK
-
-
[-i]
Bohçaya koydurmak
-
[-i]
Bohçaya koydurmak