Başında bil olan 5 harfli 10 kelime var. Bil ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde bil olan kelimeler listesine ya da sonu bil ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında bil bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

B L İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

İL

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

BİLME

  1. [isim] Bilmek işi
  2. Bir şeyin ne olduğunun bilincine varma
  3. Bilgi edinmenin gaye ve sonucu

BİLİR

  1. [sıfat] "Anlar, sayar, yapar" anlamları ile adlarla birleşerek birleşik sıfat kuran bir söz
    • "İşbilir."

BİLAR

  1. [isim] Katranlı kıldan yapılan ve kalafat işlerinde kullanılan bir tür macun

BİLYE

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Çocukların oynamak için kullandığı taş, maden, toprak, cam vb.nden yapılmış küçük yuvarlak nesne, misket, zıpzıp
  2. Motorlu taşıtlarda dönme veya sürtünme etkilerini azaltmak, aşınmayı ve enerji yitimini önlemek için göbeklerdeki yataklara yerleştirilen, çoğunlukla çelikten, küçük yuvarlak

BİLİM

  1. [isim] Evrenin veya olayların bir bölümünü konu olarak seçen, deneye dayanan yöntemler ve gerçeklikten yararlanarak sonuç çıkarmaya çalışan düzenli bilgi, ilim
    • "Benim sizden istediğim Türkçe yardım, bazı eski yazılı bilim ve tarih gibi ciddi eserleri bana okumanızdır." (Halide Edip Adıvar)
  2. Genel geçerlik ve kesinlik nitelikleri gösteren yöntemli ve dizgesel bilgi
  3. Belli bir konuyu bilme isteğinden yola çıkan, belli bir amaca yönelen bir bilgi edinme ve yöntemli araştırma süreci

BİLGE

  1. Bilgili, iyi ahlaklı, olgun ve örnek (kimse), hakim
    • "Goethe, insanlarla ilgili her şeyi söyleyip tüketmiş bir bilgedir." (Haldun Taner)

BİLEK

  1. [isim] Elle kolun, ayakla bacağın birleştiği bölüm
    • "Sonra bileğini avucumun içine alarak nabzını sayıyorum." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Güç, kuvvet

BİLİŞ

  1. [isim] Canlının, bir nesne veya olayın varlığına ilişkin bilgili ve bilinçli duruma gelmesi, vukuf
    • "Eyfel'in büyük bir kule olduğunu bilmek cinsinden bir biliş..." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Hiç kimse bu kara yağız garip yiğide biliş çıkmadı." (Kemal Tahir)
  2. Bildik, tanıdık, dost

BİLET

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Para ile alınan ve konser, sinema, tiyatro vb. eğlence yerlerine girme, ulaşım araçlarına binme veya bir talih oyununa katılma imkânını veren belge
    • "Biletini alıncaya kadar vapur da geldi." (Peyami Safa)
    • "Benimki paso dedi, hanımefendiye bir bilet kes." (Refik Halit Karay)

BİLGİ

  1. [isim] İnsan aklının erebileceği olgu, gerçek ve ilkelerin bütünü, bili, malumat
    • "Bildiği ahbaplardan Sami Bey hakkında bilgi edinme ve tanışma yolu bulmak." (Refik Halit Karay)
    • "Sormuş, soruşturmuş, ailesi ve çevresine ilişkin bir sürü bilgi toplamıştı." (Atilla İlhan)
  2. Öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile elde edilen gerçek, malumat, vukuf
    • "Babası, önce ona, Mazlume ve ailesi hakkında birçok bilgi vermişti." (Halide Edip Adıvar)
  3. İnsan zekâsının çalışması sonucu ortaya çıkan düşünce ürünü, malumat, vukuf
  4. Genel olarak ve ilk sezi durumunda zihnin kavradığı temel düşünceler
  5. Bilim
    • "Doğa bilgisi."
  6. Kurallardan yararlanarak kişinin veriye yönelttiği anlam

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü