Başında bi olan 5 harfli 55 kelime var. Bi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde bi olan kelimeler listesine ya da sonu bi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında bi bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BİLME
-
-
[isim]
Bilmek işi
-
Bir şeyin ne olduğunun bilincine varma
-
Bilgi edinmenin gaye ve sonucu
-
[isim]
Bilmek işi
- BİNGİ
-
-
[isim]
Kemerler üzerine oturtulmuş kubbe ile kemerlerin arasını kapatan üçgen biçimindeki kubbe parçalarından her biri
-
[isim]
Kemerler üzerine oturtulmuş kubbe ile kemerlerin arasını kapatan üçgen biçimindeki kubbe parçalarından her biri
- BİBER
-
-
[isim]
Patlıcangillerden, yurdumuzda çok yetişen ve çeşitli türleri bulunan bir bitki (Capsicum annuum)
- "Türk biberi, Hint biberi, Macar biberi."
-
Bu bitkinin tazeyken sebze olarak yenilen ürünü
-
Bu bitkinin kurutulup baharat olarak yararlanılan ürünü
-
[isim]
Patlıcangillerden, yurdumuzda çok yetişen ve çeşitli türleri bulunan bir bitki (Capsicum annuum)
- BİTÜM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Keskin bir koku, alev ve koyu duman çıkararak yanan, karbon ve hidrojen bakımından çok zengin doğal yakıt maddelerinin genel adı, yer sakızı
-
Yol kaplamasında, kâğıt ve çatıların su geçirmez duruma getirilmesinde, kömür tozundan briket yapımında vb. kullanılan, doğal ısıda katı, yoğunluğu bire yakın, koyu kestane renginde madde
-
[isim]
Keskin bir koku, alev ve koyu duman çıkararak yanan, karbon ve hidrojen bakımından çok zengin doğal yakıt maddelerinin genel adı, yer sakızı
- BİKES
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Kimsesiz
-
Kimsesiz olarak
- "Memleket öksüz, bikes ve sahipsiz kalakalmıştır." (Samiha Ayverdi)
-
[sıfat]
Kimsesiz
- BİÇİŞ
-
-
[isim]
Biçme işi veya biçimi
-
[isim]
Biçme işi veya biçimi
- BİNME
-
-
[isim]
Binmek işi
- "Önünde bel verip binicisinin binmesini kolaylaştırırdı." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Binmek işi
- BİTLİ
-
-
[sıfat]
Üstünde bit bulunan
-
Cimri
-
[sıfat]
Üstünde bit bulunan
- BİNEK
-
-
[sıfat]
Binmeye yarayan (otomobil, at vb.)
-
[sıfat]
Binmeye yarayan (otomobil, at vb.)
- BİLYE
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Çocukların oynamak için kullandığı taş, maden, toprak, cam vb.nden yapılmış küçük yuvarlak nesne, misket, zıpzıp
-
Motorlu taşıtlarda dönme veya sürtünme etkilerini azaltmak, aşınmayı ve enerji yitimini önlemek için göbeklerdeki yataklara yerleştirilen, çoğunlukla çelikten, küçük yuvarlak
-
[isim]
Çocukların oynamak için kullandığı taş, maden, toprak, cam vb.nden yapılmış küçük yuvarlak nesne, misket, zıpzıp
- BİŞEK
-
-
[isim]
Yayık dövmede kullanılan araç
-
[isim]
Yayık dövmede kullanılan araç
- BİÇEM
-
-
[isim]
Üslup
- "Bu küçük köy evini, nasıl bana benzeyen bir biçemde döşedim!" (Nezihe Meriç)
-
[isim]
Üslup
- BİKİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kızlık
-
[isim]
Kızlık
- BİTKİ
-
-
[isim]
Bulunduğu yere kökleriyle tutunup gelişen, döl veren ve hayatını tamamladıktan sonra kuruyarak varlığı sona eren, yosun, ot, ağaç vb. canlıların genel adı, nebat
-
[isim]
Bulunduğu yere kökleriyle tutunup gelişen, döl veren ve hayatını tamamladıktan sonra kuruyarak varlığı sona eren, yosun, ot, ağaç vb. canlıların genel adı, nebat
- BİDAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Uyanık, uyumayan
-
[sıfat]
Uyanık, uyumayan
- BİLGE
-
-
Bilgili, iyi ahlaklı, olgun ve örnek (kimse), hakim
- "Goethe, insanlarla ilgili her şeyi söyleyip tüketmiş bir bilgedir." (Haldun Taner)
-
Bilgili, iyi ahlaklı, olgun ve örnek (kimse), hakim
- BİNLİ
- ...
- BİRİM
-
-
[isim]
Bir kümenin her elemanı
-
Bir çokluğu oluşturan varlıkların her biri, ünite
-
Bir niceliği ölçmek için kendi cinsinden örnek seçilen değişmez parça, vahit
- "Uzunluk birimi metredir."
-
Herhangi bir kuruluştaki alt bölümlerden her biri
-
Dilin, oluşturduğu yapı içinde, belli bir düzlemde yer alan öbür ögelerle kurduğu bağıntılarla tanımlanan ayrı nitelikli öge, ünite
-
[isim]
Bir kümenin her elemanı
- BİLET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Para ile alınan ve konser, sinema, tiyatro vb. eğlence yerlerine girme, ulaşım araçlarına binme veya bir talih oyununa katılma imkânını veren belge
- "Biletini alıncaya kadar vapur da geldi." (Peyami Safa)
- "Benimki paso dedi, hanımefendiye bir bilet kes." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Para ile alınan ve konser, sinema, tiyatro vb. eğlence yerlerine girme, ulaşım araçlarına binme veya bir talih oyununa katılma imkânını veren belge
- BİTİK
-
-
[sıfat]
Yorgunluk veya hastalıktan gücü kalmamış
- "Ne bitik, ne cılız işitilmiyor bile." (Peyami Safa)
-
Durumu kötü, fena
- "Hoşa gitmeyen cilvelere kalkarlarsa hâlimiz bitiktir." (Haldun Taner)
-
Yapışık, dolaşık, ekli
-
[sıfat]
Yorgunluk veya hastalıktan gücü kalmamış