Başında bak olan 7 harfli 25 kelime var. Bak ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde bak olan kelimeler listesine ya da sonu bak ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında bak bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A B K Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
BAK
2 Harfli Kelimeler
AB, AK
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BAKIŞIM
-
-
[isim]
İki veya daha çok şey arasında konum, biçim ve belirli bir eksene göre ölçü uygunluğu, simetri
-
Eksen olarak alınan bir doğrudan, benzer noktaları karşılıklı olarak aynı uzaklıkta bulunan iki benzer parçanın birbirine göre olan durumu, tenazur, simetri
-
[isim]
İki veya daha çok şey arasında konum, biçim ve belirli bir eksene göre ölçü uygunluğu, simetri
- BAKLAVA
-
-
[isim]
Çok ince yufkadan yapılarak arasına kaymak, fıstık, ceviz, badem vb. konulup pişirilen ve üzerine şeker şerbeti dökülen bir tür tatlı
- "Perihan nine evde kalacak, baklava açacak, dolma yapacaktı." (Halide Edip Adıvar)
-
Eşkenar dörtgen biçiminde olan nesne
- "Yeşil kadifeden dikilmiş yarım baklava şeklinde muska çok ufakken üzerine gelen havaleden Fikret'i kurtarırmış." (Reşat Enis)
-
[isim]
Çok ince yufkadan yapılarak arasına kaymak, fıstık, ceviz, badem vb. konulup pişirilen ve üzerine şeker şerbeti dökülen bir tür tatlı
- BAKILIŞ
- ...
- BAKINDI
-
-
[ünlem]
"Bak hele, olacak şey mi?" anlamlarında şaşma bildiren bir söz
-
[ünlem]
"Bak hele, olacak şey mi?" anlamlarında şaşma bildiren bir söz
- BAKSANA
- ...
- BAKIMLI
-
-
[sıfat]
İyi bakılmış, üzerinde iyi çalışılmış
- "Avludan atlar geçmeye başladı. Hepsi besili ve bakımlı idi." (Tarık Buğra)
-
[sıfat]
İyi bakılmış, üzerinde iyi çalışılmış
- BAKANAK
-
-
[isim]
Geviş getiren hayvanların ayaklarının arkasındaki körelmiş tırnak, kemik çıkıntısı
-
[isim]
Geviş getiren hayvanların ayaklarının arkasındaki körelmiş tırnak, kemik çıkıntısı
- BAKARAK
-
-
[zarf]
Göre
- "Sen onlara bakarak daha anlayışlısın."
-
[zarf]
Göre
- BAKIMCI
-
-
[isim]
Bakım işini yapan kimse
-
[isim]
Bakım işini yapan kimse
- BAKLALI
-
-
[sıfat]
Baklası olan
- "Elleri, ayakları kalın baklalı zincirle bağlı biçarenin." (Reşat Enis)
-
[sıfat]
Baklası olan
- BAKTERİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Toprakta, suda, canlılarda bulunan, çürüme, mayalanma veya hastalıklara yol açan, küresel, silindirimsi, kıvrık biçimde olan, bölünerek çoğalan, klorofilsiz, tek hücreli canlı
-
[isim]
Toprakta, suda, canlılarda bulunan, çürüme, mayalanma veya hastalıklara yol açan, küresel, silindirimsi, kıvrık biçimde olan, bölünerek çoğalan, klorofilsiz, tek hücreli canlı
- BAKALIM
- ...
- BAKILMA
-
-
[isim]
Bakılmak işi
-
[isim]
Bakılmak işi
- BAKINTI
-
-
[isim]
Temel gereksinimleri karşılama
- "Üç yaşına kadar valideler çocuklarına pek az bir şey öğretebilecek veyahut hemen hiçbir şey öğretemeyecek, yalnız bir bakıntıdan ibaret bulunan hizmetlerinde bile..." (Ahmet Mithat)
-
[isim]
Temel gereksinimleri karşılama
- BAKIŞMA
-
-
[isim]
Bakışmak işi
-
[isim]
Bakışmak işi
- BAKILSA
- ...
- BAKINMA
-
-
[isim]
Bakınmak işi
-
[isim]
Bakınmak işi
- BAKIRLI
-
-
[sıfat]
Bakır içeren (maddeler)
- "Bakırlı metaller."
-
[sıfat]
Bakır içeren (maddeler)
- BAKINIŞ
-
-
[isim]
Bakınma işi veya biçimi
-
[isim]
Bakınma işi veya biçimi
- BAKIRSI
-
-
[sıfat]
Bakırı andıran, bakıra benzeyen, bakır gibi, bakırımsı
-
[sıfat]
Bakırı andıran, bakıra benzeyen, bakır gibi, bakırımsı