Başında ba olan 6 harfli 143 kelime var. Ba ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ba olan kelimeler listesine ya da sonu ba ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında ba bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A B Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

AB

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

BAHANE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Bir şeyin gerçek sebebi gizlenerek ileri sürülen uydurma sebep
    • "Alışveriş bahanesiyle acaba çıkıp bir dolaşsam mı?" (Atilla İlhan)
    • "Yalnız kalmak için bahaneler arayan sendin." (Peyami Safa)
    • "Yazmıyor, okumuyor, gözünün ağrısını, parmaklarının ağrısını, romatizmasını bahane ediyordu." (Ömer Seyfettin)

BARAKA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Tahta, çinko vb. hafif şeylerden yapılmış, temelsiz eğreti yapı
    • "Tren şehre girerken yerlilerin teneke barakaları görünür." (Orhan Seyfi Orhon)

BAKKAL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yiyecek, içecek vb. maddeleri perakende olarak satan kimse
    • "Arkadaşlarımızdan Ethem de gitti, babası gibi bakkal oldu." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Bu maddelerin satıldığı dükkân

BARKOD

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Çizgi im

BARBAR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Uygarlaşmamış (kavim, topluluk)
    • "Barbar akınlarından beri bu yollarda gördüğüm en asil atlısın." (Yahya Kemal Beyatlı)
  2. Kaba saba, ilkel
    • "Bu vaziyeti haber alan köylüler türlü barbar aletlerle şehir ahalisini korumak üzere kasabaya yürümüşlerdi." (Sait Faik Abasıyanık)
  3. Kaba ve kırıcı

BABACI
...
BALYOS

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Osmanlı İmparatorluğu döneminde Frenk ve özellikle Venedik elçisi
    • "Venedik balyosu."

BAKAYA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Askerlik çağına girenlerden son yoklamalarını yaptırarak askerlik kararı aldırdıkları hâlde çağrıldıklarında gelmeyen veya gelip de kıtalarına gitmeden toplandıkları yerlerden ayrılanlar
  2. Ait olduğu yıl içinde toplanamayıp ertesi yıla kalan vergiler
  3. Kalıntılar

BASKET

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Basketbolda kazanılan sayı
  2. Basketbol

BAŞMAK

  1. [isim] Ayakkabı

BALÇIK

  1. [isim] İçinde çeşitli organik maddeler bulunan, genellikle killi, koyu, yapışkan çamur, mil
    • "Yolları ve tarlaları görünce bir balçık ve çamur gölünü yarmak zorunda olduğumuzu anlamıştım." (Samiha Ayverdi)
  2. Güçlük çıkartan
  3. İçindeki kil oranı yüksek, yağlı, su geçirmez, koyu toprak

BAŞLIK

  1. [isim] Genellikle başı korumak için giyilen şapka, serpuş
    • "İyi ki güneş açmış, sıcak basmış da başlığını sıyırınca yüzünü görmüş tanımışlardı." (Necati Cumalı)
    • "Marifet makaleye başlık koymakta değil, koyduğu prensibe uymaktadır." (Refik Halit Karay)
  2. Üst giysilerinin yakalarına takılı başlık, kapüşon
  3. Hayvan koşumunun başa geçirilen bölümü
  4. Bir sütunun, bir direğin tepeliği
    • "Önünden yüzlerce defa geçmiş olduğumuz bin yıllık çeşme, bir sütun başlığı birden gözümüzde şahsiyet ve değer kazanırdı." (Samiha Ayverdi)
  5. Kâğıt veya zarf üstüne basılmış ad ve adres, antet
  6. Bir yazının, bir kitabın bölümlerinin başına konulan ve konuyu kısaca tanıtan ibare, serlevha
  7. Bazı bölgelerde, evlenirken, damadın kaynatasına ödemesi görenek olan para
  8. Tablaların veya iş parçalarının düzgün kalmasını sağlamak amacı ile baş taraflarına takılan parça
  9. Tekerlek parmaklarının çakılı olduğu kısım, top

BALTIK
...
BALAST

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Demir yollarında traverslerin altına, şoselerde düzeltilmiş toprak üzerine döşenen taş kırıkları
  2. Safra

BAKİYE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Artık, artan, kalan, geri kalan şey
    • "Hastanelerde boş yatak kalmamış, çoğunda ikişer kişi, bakiyesini bahçeye yatırıyorlar." (Atilla İlhan)
  2. Kalıntı
    • "Bunun bir eski ev değil, dünyayı terk etmişlere mahsus bir manastır bakiyesi olduğunu anlardım." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  3. Alacak ve borçlar arasındaki fark

BANMAK

  1. [-i] Katı bir şeyi sulu veya tuz, biber vb. toz durumundaki maddelerin içine batırıp çıkarmak, bandırmak
    • "Kahvaltımı önüme serer / Reçele ekmek banar, yerim." (Behçet Necatigil)

BABALI

  1. [sıfat] Babası olan

BATMAN

  1. [isim] 7,692 kg olan ağırlık ölçü birimi
    • "Şu güzelim zeytinin batmanını on sekiz mangıra bile almıyorlar." (Nabizade Nazım)

BAYTAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Veteriner

BALZAM
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü