Başında ba olan 5 harfli 135 kelime var. Ba ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ba olan kelimeler listesine ya da sonu ba ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında ba bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A B Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

AB

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

BALLI

  1. [sıfat] İçinde bal bulunan
  2. Şanslı

BASSO

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] En kalın erkek sesi
    • "Bir iri karga basso sesiyle avaz avaz öttü." (Haldun Taner)
  2. En kalın sesli orkestra çalgısı

BANDO

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Türlü üflemeli ve vurgulu çalgılardan oluşan ve genellikle geçit törenlerinde kullanılan mızıkacılar topluluğu veya takımı, mızıka
    • "Tepebaşı bahçesindeki bando da Tuna Dalgası'nı çalıyordu." (Osman Cemal Kaygılı)
  2. Takım, topluluk
    • "Hırsızlar bandosuna kumanda eden Ciyanni, asıl hırsız değilmiş." (Ahmet Mithat)

BANAZ
...
BASİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Yapılması veya anlaşılması kolay olan, karışık olmayan, bayağı
    • "Derin hislerden uzak, basit zevklere düşkün, bütün manasıyla alafranga bir adamdı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. Kolay
    • "En basit şeyi yazamayacak kadar cahildi." (Haldun Taner)
  3. Süssüz, gösterişsiz
    • "Üstünde basit ve kapalı bir çarşaf vardı." (Aka Gündüz)
  4. Bilgi ve görgüsü sınırlı olan, bayağı, görgüsüz
    • "Bu, fikirsiz, basit ve masum bir çocuk hafifliği değildi." (Reşat Nuri Güntekin)
  5. Her zaman rastlanan, özelliği olmayan, olağan
    • "Bu basit takılmalar, her seferinde onları güldürdü." (Necati Cumalı)

BAŞKA

  1. [sıfat] Bilinenden ayrı, değişik, farklı, özge
    • "Yıllar sonra olaya başka bir açıdan bakabildim." (Haldun Taner)
  2. Nitelik yönünden alışılmışın dışında bir üstünlüğü olan
    • "Bütün bunlar beni herkesten başka bir insan yapmıyor." (Halide Edip Adıvar)
  3. [edat] "Ayrıca, üstelik, bir yana" anlamlarında -dan / -den başka biçiminde kullanılan bir söz

BASKI

  1. [isim] Bir eserin basılış biçimi veya durumu
    • "Baskı yanlışlıkları yüzünden kapatılan gazeteler vardı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. Bası sayısı
    • "Bu gazetenin baskısı yüz bindir."
  3. Bir eserin tekrarlanarak yapılan baskı işlemlerinden her biri
    • "Sözlüğün yeni baskısı."
  4. Giysinin içine kıvrılıp dikilen kenarı
    • "Etek baskısı."
  5. Hak ve özgürlükleri kısıtlayarak zor altında bulundurma durumu, tahakküm
    • "Politik baskıların yanı sıra daha başka yasaklara da bağlıydık." (Necati Cumalı)
  6. Bir maddeyi sıkıp ezen alet, pres
  7. Belirli ruhsal etkinlik ve süreçleri, kişinin isteği dışında bilinçaltına itmesi veya bu itilenlerin bilince çıkmasını önleme durumu
  8. Top oyunlarında karşı takım oyuncusunun hareketini ve sonuç almasını engellemek amacıyla uygulanan yakın savunma durumu, pres

BATIŞ

  1. [isim] Batma işi veya biçimi

BAGAJ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Yolcu yükü
  2. Yolcu taşıtlarında yüklerin konulduğu yer
  3. Otomobillerin yük konulabilen, genellikle arkada olan bölümleri

BASUR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kalın bağırsağın alt bölümünde ve anüste toplardamarların genişlemesiyle oluşan varis, hemoroit

BAMBU

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Buğdaygillerden, sıcak ülkelerde yetişen, boyu 25 m kadar olabilen, mobilya, merdiven, baston vb. birçok eşyanın yapımında kullanılan bir tür kamış, Hint kamışı, hezaren (II) (Bambusa vulgaris)
    • "İlle oturacak: Ya kameriyelerdeki bambu kamışından koltuklarda ya oyun masasında." (Atilla İlhan)
  2. [sıfat] Bu kamıştan yapılmış olan

BASMA

  1. [isim] Basmak işi
  2. Gazete, dergi, kitap vb. bası ile hazırlanmış yazılı şeyler, matbua
  3. İskambil kâğıdı ile oynanan bir oyun
  4. Üzerinde bası ile yapılmış renkli biçimler bulunan pamuklu kumaş
    • "O güne kadar bir okka üzüm, bir arşın basma almamış idim." (Memduh Şevket Esendal)
  5. [sıfat] Bu kumaştan yapılmış olan
    • "Üzerine basma bir elbise ile örme bir ceket giymişti." (Peyami Safa)
  6. Yerin alçalmasıyla bu yeri örten deniz sularının yükselmesi, çekilme karşıtı
  7. [sıfat] Basılmış, matbu
  8. Gübre, tezek

BARAK

  1. [isim] Tüylü, kıllı çuha, kebe
  2. Bir cins tüylü av köpeği

BALET

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bale yapan erkek sanatçı

BADİK

  1. [isim] Ördek
  2. Palaz
  3. [sıfat] Kısa boylu
    • "Badik kızların yanı sıra perçemli öğrenciler geçiyordu." (Sait Faik Abasıyanık)

BAZİT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bazit mantarların üreme organı

BABET
...
BABAM

  1. bir seslenme sözü
    • "Türk babanın ve Türk ananın çocuğu Türktür." (Anayasa)
    • "Bizim bu Kayabaşı'nda birçok zanaat, babadan oğla aktarılır." (Tarık Dursun K)
    • "Sen bildiğini söyle babam, alt yanını ben getiririm."
    • "Sacit bu hususta da babasına çekmişti." (Peyami Safa)
  2. tekrarlanan iki emir kipi arasına getirilerek işin sürekliliğini anlatmaya yarayan bir söz
    • "Bunlar babadan oğla doktordurlar."
    • "Git babam git, yol bitmez ki..."

BABAÇ

  1. [isim] Erkek kümes hayvanlarının en iri ve yaşlı olanı
    • "Bir yıllanmış ağaca anaç derler, babaç demezler." (Burhan Felek)

BAKAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Baklagillerden, odunundan kırmızı boya çıkarılan bir ağaç (Haematoxylon campechianum)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü