Başında bağ olan 10 harfli 25 kelime var. Bağ ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde bağ olan kelimeler listesine ya da sonu bağ ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında bağ bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A B Ğ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
BAĞ
2 Harfli Kelimeler
AB, AĞ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BAĞITLAMAK
-
-
[-i]
Bağıtla sonuçlandırmak
-
[-i]
Bağıtla sonuçlandırmak
- BAĞITLANIŞ
-
-
[isim]
Bağıtlanma işi veya biçimi
-
[isim]
Bağıtlanma işi veya biçimi
- BAĞIMLAŞMA
-
-
[isim]
Bağımlaşmak işi
-
[isim]
Bağımlaşmak işi
- BAĞIMLAMAK
-
-
[-i]
Bir şeyi bağım altına sokmak, etkisi altında tutmak
-
[-i]
Bir şeyi bağım altına sokmak, etkisi altında tutmak
- BAĞIŞÇILIK
-
-
[isim]
Bağışçı olma durumu
-
[isim]
Bağışçı olma durumu
- BAĞIŞLANMA
-
-
[isim]
Bağışlanmak işi, affedilme
-
[isim]
Bağışlanmak işi, affedilme
- BAĞLILAŞIM
-
-
[isim]
Organizmanın değişik yapı, özellik ve olaylarında görülen karşılıklı ilgi, bağlılık, korelasyon
-
İki veya daha fazla değişken arasındaki bağıntı
-
[isim]
Organizmanın değişik yapı, özellik ve olaylarında görülen karşılıklı ilgi, bağlılık, korelasyon
- BAĞIMSIZCA
- ...
- BAĞLAŞIMLI
-
-
[sıfat]
Aralarında karşılıklı destek ve bağımlılık bulunan
- "Bağlaşımlı devletler."
-
[sıfat]
Aralarında karşılıklı destek ve bağımlılık bulunan
- BAĞIŞLAMAK
-
-
[-i]
Bir mal veya hakkı karşılık beklemeden birine vermek, teberru etmek
- "Bütün malını Kızılay'a bağışladı."
-
Herhangi bir kötü davranış için ceza vermekten vazgeçmek, affetmek
- "Çocuk elindeki çiçek demetini kumandanın ayağı altına atarak: -Babamı bağışlayınız diyordu." (Falih Rıfkı Atay)
-
Görevden çekmek, almak
-
Deyimlerde "Tanrı esirgesin, ayırmasın" anlamlarında kullanılan bir söz
- "Allah sahibine bağışlasın. Allah anasına babasına bağışlasın."
-
[-i]
Bir mal veya hakkı karşılık beklemeden birine vermek, teberru etmek
- BAĞITLAŞMA
-
-
[isim]
Bağıtlaşmak işi veya durumu
-
[isim]
Bağıtlaşmak işi veya durumu
- BAĞLILAŞIK
-
-
[isim]
Biri ötekine bağlı olarak var olan, biri olmadan öteki düşünülemeyen iki şeyin bu ilişki yönünden durumu
-
[isim]
Biri ötekine bağlı olarak var olan, biri olmadan öteki düşünülemeyen iki şeyin bu ilişki yönünden durumu
- BAĞITLANMA
-
-
[isim]
Bağıtlanmak işi veya durumu
-
[isim]
Bağıtlanmak işi veya durumu
- BAĞDAŞILMA
-
-
[isim]
Bağdaşılmak işi
-
[isim]
Bağdaşılmak işi
- BAĞIMLILIK
-
-
[isim]
Bağımlı olma durumu, tabiiyet
- "Bağımlılık bir süre mutlu eder, sonra alışkanlık olur, sonra baskıya dönüşür." (Tarık Dursun K)
-
[isim]
Bağımlı olma durumu, tabiiyet
- BAĞIŞIKLIK
-
-
[isim]
Muafiyet
- "Vergi bağışıklığı."
-
Bazı mikroplara karşı aşı veya doğal yolla kazanılmış direnç durumu, muafiyet
-
[isim]
Muafiyet
- BAĞLAMALIK
-
-
Bağlamaya yarayan
- "Bağlamalık ağaç."
-
Bağlamaya yarayan
- BAĞIŞLANIŞ
-
-
[isim]
Bağışlanma işi veya biçimi
-
[isim]
Bağışlanma işi veya biçimi
- BAĞLILAŞMA
-
-
[isim]
Bağlılaşmak işi
-
[isim]
Bağlılaşmak işi
- BAĞDALAMAK
-
-
[-i]
Düşürmek için ayağını birinin ayaklarına takmak, çelme atmak
-
Güreşte rakibe ayak sarması takmak
-
[-i]
Düşürmek için ayağını birinin ayaklarına takmak, çelme atmak