Başında b olan 6 harfli 443 kelime var. B harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde b harfi olan kelimeler listesine ya da sonu b harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında b bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BORUCU
-
-
[isim]
Boru yapıp satan kimse
-
Boru montajında çalışan kimse
-
[isim]
Boru yapıp satan kimse
- BOZRAK
-
-
[sıfat]
Rengi boza çalan
-
[sıfat]
Rengi boza çalan
- BAYTAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Veteriner
-
[isim]
Veteriner
- BİÇMEK
-
-
[-i]
Belli bir biçim vererek kesmek
- "Tahta biçmek."
-
Dikilecek kumaşı belli bir ölçüye ve modele uygun olarak makasla kesmek
-
Ekin, ot vb.ni orakla, tırpanla, makine ile kesmek
-
Yaylım ateşiyle öldürmek
-
Değer, paha, fiyat belirlemek
-
[-i]
Belli bir biçim vererek kesmek
- BALİNA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Balinalardan, yaklaşık olarak uzunluğu 20 m, ağırlığı 200 ton olan memeli hayvan, kadırga balığı, falyanos (Balaena mistycetus)
-
Giysilerin dik ve düzgün durması için bazı yerlerine özellikle yakalarına konulan sert, esnek, yassı, dar, uzun çubuk
- "Kabataş iskelesinde yakalara balina satmakla geçinilmez." (Çetin Altan)
-
[isim]
Balinalardan, yaklaşık olarak uzunluğu 20 m, ağırlığı 200 ton olan memeli hayvan, kadırga balığı, falyanos (Balaena mistycetus)
- BAŞMAL
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Sermaye
-
[isim]
Sermaye
- BULAMA
-
-
[isim]
Bulamak işi
-
Genellikle üzüm şırasının kaynatılması ile yapılan koyu pekmez
- "Atlar, arabalar, dalkavuklar arasında geçen debdebelerle şimdiki kırk paralık bulama, altmış paralık peynir müşterilerine meram anlatmak arasında ne büyük tezat vardı." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Bulamak işi
- BASILA
-
-
[isim]
Basımcılıkta, provalar için "basınız, basılsın" anlamında kullanılan bir söz
- "Yazar, kitabına basıla verdi."
-
[isim]
Basımcılıkta, provalar için "basınız, basılsın" anlamında kullanılan bir söz
- BİLEME
-
-
[isim]
Bilemek işi
- "Gönül, daha birçoklarının bu enstitüde kabiliyetlerini bilemesini istiyor." (Haldun Taner)
-
[isim]
Bilemek işi
- BOSTAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Sebze bahçesi
- "Babası küçük bostanda yere eğilmiş, salatalıkları koparıyor." (Peyami Safa)
-
Kavun, karpuz tarlası
-
Kavun ve karpuza verilen ortak ad
-
[isim]
Sebze bahçesi
- BİNAEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Dayanarak
-
-den dolayı, -den ötürü, -diği için
-
[zarf]
Dayanarak
- BOĞATA
-
-
[isim]
Ağaçtan yapılmış, yuvarlak, delikli makara
-
[isim]
Ağaçtan yapılmış, yuvarlak, delikli makara
- BOYANA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Boyna
-
[isim]
Boyna
- BUNDAN
-
-
bu nedenle
- "Bu ev geniştir."
- "Aradan otuz bu kadar yıl geçti."
- "Bu minval üzere uskumruyu bir hayli yumuşattıktan sonra..." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Cumhuriyetten bu yana."
-
bu nedenle
- BEHİŞT
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Cennet
-
[isim]
Cennet
- BITTIM
- ...
- BÜRYAN
- ...
- BURDUR
- ...
- BAKICI
-
-
[isim]
Bakma işiyle görevlendirilen kimse
- "Ustanın anası yatalak oldu, yanına başka bir bakıcı kocakarı tuttum." (Aka Gündüz)
-
Genellikle çocuk, yaşlı ve hastalara bakma işiyle görevli kimse
-
Yeme içme, barınma ve eğitim karşılığında bakıcılık görevi yapan kimse
-
Bir şeyi satın almayı düşünmeden yalnızca bakarak ilgilenen kimse
- "Anlaşılıyor, alıcı değil, bakıcısın. Alıcı suratı yok sende pek." (Haldun Taner)
-
Kayırıcı
-
Yabancı ülkede bir aile yanında kalarak eğitimini sürdüren ve aynı zamanda o evin çocuklarına bakan kimse
-
Falcı
- "Bakıcılara, niyet kuyularına, Tezveren Dede'ye gitti." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Bakma işiyle görevlendirilen kimse
- BİLDİK
-
-
Tanıdık (kimse veya şey)
- "İstanbullu bir bildikte misafirim." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Hâlbuki ayrılık acısına ve ayrılık seslerine, bildik çıkmaklığım gerekti." (Refik Halit Karay)
-
Tanıdık (kimse veya şey)