Sonunda ar olan 7 harfli 83 kelime var. AR ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ar olan kelimeler listesine ya da başında ar olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AR, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KIRKLAR
-
-
[isim]
Kırk kişilik evliya topluluğu
-
[isim]
Kırk kişilik evliya topluluğu
- IZTIRAR
- ...
- İHTİYAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Yaşlı, kocamış olan, pir (kimse), genç karşıtı
- "İhtiyar öksürüyor, öksürdükçe de boğazından çürük bir ses çıkıyor." (Memduh Şevket Esendal)
- "Geçti sevdalarla ömrüm, ihtiyar oldum bugün ..." (Ahmet Rasim)
-
[isim]
Baba veya anne
-
[sıfat]
Yaşlı, kocamış olan, pir (kimse), genç karşıtı
- FEDAKAR
- ...
- PENUVAR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir tür sabahlık
-
[isim]
Bir tür sabahlık
- ÜSKÜDAR
- ...
- ÇUHADAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bir dairenin dışarıdaki ayak işlerine bakan kimse
-
[isim]
Bir dairenin dışarıdaki ayak işlerine bakan kimse
- MYANMAR
- ...
- ZİYADAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Ziyalı
-
[sıfat]
Ziyalı
- BABALAR
- ...
- ŞİVEKAR
- ...
- EMEKTAR
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[sıfat]
Bir görevde uzun süre kalıp o işe emeği geçmiş olan (kimse)
- "Raşit çocuk, emektar hizmetçimiz ve sütannemin oğluydu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Çok kullanılmış, eski
- "Emektar makinenin tozlarını silip masaya yerleşmeye karar verdim." (Çetin Altan)
-
[sıfat]
Bir görevde uzun süre kalıp o işe emeği geçmiş olan (kimse)
- SANTİAR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir arın yüzde biri, bir metrekare (ca)
-
[isim]
Bir arın yüzde biri, bir metrekare (ca)
- TARUMAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Dağınık, karışık, perişan
- "Cemiyetin kuruluşunu tarumar etmek için doğmuş bir ihtilalci gibi tasarlıyordu." (Peyami Safa)
- "Sen gittin soframız oldu tarumar." (Cahit Sıtkı Tarancı)
-
[sıfat]
Dağınık, karışık, perişan
- ALYUVAR
-
-
[isim]
Kana al rengini veren, çekirdeksiz, yuvarlak, küçük hücre, eritrosit
- "Kanın her milimetreküpünde beş milyon kadar alyuvar bulunur."
-
[isim]
Kana al rengini veren, çekirdeksiz, yuvarlak, küçük hücre, eritrosit
- İNTİZAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Birinin gelmesini, bir şeyin olmasını bekleme, gözleme
- "Hastanede ilk günü ve ilk gecesi bu ümit ve intizar ile geçti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
İlenme, beddua, inkisar
-
[isim]
Birinin gelmesini, bir şeyin olmasını bekleme, gözleme
- ISTIRAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Zorunluluk
-
[isim]
Zorunluluk
- ALTIŞAR
-
-
[sıfat]
Altı sayısının üleştirme sıfatı, her defasında altısı bir arada olan, her birine altı
-
[sıfat]
Altı sayısının üleştirme sıfatı, her defasında altısı bir arada olan, her birine altı
- HİLEKAR
- ...
- BİKARAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Kararsız, tereddütlü
-
[sıfat]
Kararsız, tereddütlü