Sonunda ar olan 6 harfli 102 kelime var. AR ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ar olan kelimeler listesine ya da başında ar olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AR, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KİNDAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Kinci, kinli
- "Sert, sivri, kindar bir bakış." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Kinci, kinli
- AŞİKAR
- ...
- BARBAR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Uygarlaşmamış (kavim, topluluk)
- "Barbar akınlarından beri bu yollarda gördüğüm en asil atlısın." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Kaba saba, ilkel
- "Bu vaziyeti haber alan köylüler türlü barbar aletlerle şehir ahalisini korumak üzere kasabaya yürümüşlerdi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Kaba ve kırıcı
-
[sıfat]
Uygarlaşmamış (kavim, topluluk)
- ÇAĞLAR
-
-
[isim]
Çağlayan
-
[isim]
Çağlayan
- KUŞMAR
-
-
[isim]
Kuş avlamak için hazırlanmış tuzak, kuş tuzağı
-
[isim]
Kuş avlamak için hazırlanmış tuzak, kuş tuzağı
- MAZHAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir şeyin ortaya çıktığı, göründüğü yer veya kimse
-
[sıfat]
Bir iyiliğe erişmiş, erişen (kimse)
-
[isim]
Bir şeyin ortaya çıktığı, göründüğü yer veya kimse
- BAĞLAR
- ...
- GOTLAR
- ...
- TÜCCAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ticaret yapan, ticaretle uğraşan kimse, tacir
- "Ova köylerinde sözü geçen bir koyun tüccarı ile orada buluşacaktı." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Ticaret yapan, ticaretle uğraşan kimse, tacir
- MANTAR
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Mantarlardan, içinde zehirlileri de bulunan, silindir bir gövde ve üst tarafı şapka biçiminde olan ilkel bitkilerin genel adı (Fungi)
- "Çayır mantarı."
-
Esnek ve sudan hafif olduğundan şişe tapası, cankurtaran simidi, cankurtaran yeleği, ayakkabı tabanı ve daha birçok şeyin yapımında kullanılan, su geçirmeyen, meşe ağacı tabakası
- "İpek çorap ve altı mantar iskarpin giymeyen kadınlar âdeta sınıf dışı ve eski biçim insanlardır." (Halide Edip Adıvar)
-
Bu tabakadan yapılan şişe tapası
-
Kaldırıma araçların park edilmesini engellemek amacıyla zemine gömülmüş mantar biçiminde beton yükselti
-
Çocukların özel tabanca ile patlattıkları barutlu madde
-
Balık ağlarını su yüzünde tutmaya veya olta sarmaya yarayan mantar parçası
-
Hayvanların burun ucu
-
Uydurma söz, yalan
-
Mantar hastalığı
-
[isim]
Mantarlardan, içinde zehirlileri de bulunan, silindir bir gövde ve üst tarafı şapka biçiminde olan ilkel bitkilerin genel adı (Fungi)
- MUKAAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
İçbükey
-
[sıfat]
İçbükey
- ÇIVGAR
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Çift sürmekte veya araba çekmekte olan hayvanlara yardımcı olarak koşulan hayvan
-
[isim]
Çift sürmekte veya araba çekmekte olan hayvanlara yardımcı olarak koşulan hayvan
- SAZKAR
- ...
- SERDAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Başkomutan
-
[isim]
Başkomutan
- SİMSAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Komisyoncu
- "Bu adam kıyafet itibarıyla öbür sandaldaki simsar tercüman, satıcı, gezdirici vesaireden farklı değildi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Komisyoncu
- ÇINGAR
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Kavga, gürültü
- "Bu son rolü, ihtiyaten, büyük çıngarın kopacağı güne sakladı." (Nezihe Araz)
-
[isim]
Kavga, gürültü
- KUŞLAR
-
-
[isim]
Çok hücreli hayvanlardan, omurgalıların geniş bir sınıfı
-
[isim]
Çok hücreli hayvanlardan, omurgalıların geniş bir sınıfı
- TARTAR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Suda eriyen, alkol ve eterde erimeyen, asit tadında beyaz bir tuz
-
Şarap tortusu
-
Diş taşı
-
[isim]
Suda eriyen, alkol ve eterde erimeyen, asit tadında beyaz bir tuz
- BAYTAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Veteriner
-
[isim]
Veteriner
- DİNDAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Din inancı güçlü, din kurallarına bağlı (kimse), mütedeyyin
-
[sıfat]
Din inancı güçlü, din kurallarına bağlı (kimse), mütedeyyin