Sonunda ar olan 5 harfli 128 kelime var. AR ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ar olan kelimeler listesine ya da başında ar olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

AR, RA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

MEZAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ölünün gömülü olduğu yer, kabir, sin, makber, gömüt
    • "Mezar, tabuta yakın yerdeymiş ve cenaze dilencilerle kalabalıklaşmıştı." (Memduh Şevket Esendal)

İHZAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Hazırlama, hazır etme

KAYAR

  1. [isim] Hayvanların eskiyen nallarının çivilerini değiştirme işlemi
  2. Pay
    • "Bir temiz ağzının kayarını verdim."

ZAĞAR

  1. [isim] Bir cins çoban köpeği
    • "Azarlanmış bir zağar sümsüklüğüyle otelime kapandım." (Aka Gündüz)

İZHAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Belirtme, gösterme, açığa vurma
    • "Ayrılırken tekrar görüşmek arzusunu kuvvetle izhar ettiler." (Peyami Safa)

AFŞAR
...
BASAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Göz
  2. İleriyi görme, algılama yetisi

ÇIKAR

  1. [isim] Dolaylı bir biçimde elde edilen kazanç, menfaat, yarar
    • "Kimse siyasi ve kişisel çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla dince kutsal sayılan şeyleri istismar edemez ve kötüye kullanamaz." (Anayasa)

MACAR
...
TATAR

  1. [isim] Postayı süren kimse

HİSAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir şehrin veya önemli bir yerin korunması için taştan yapılmış, yüksek duvarlı ve kuleli, çevresinde hendekler bulunan küçük kale, kermen, germen

TIMAR

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Yara bakımı
  2. Ağaç bakımı
    • "Merkeplere atladılar, şeftali bahçelerinden geçtikten sonra tımar görmemiş sık, gür bir ayvalığa daldılar." (Refik Halit Karay)
    • "Arabacı atları tımar ediyordu." (Aka Gündüz)
  3. Binek hayvanlarının kıllarını, derisini temizleme
    • "Tımar tam bir saat sürüyor, yarım saat hayvanın bir tarafı, yarım saat öbür yanı." (Haldun Taner)

ISRAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Direnme, ayak direme, üsteleme, üstünde durma
    • "Fakat o, perde perde ısrarı artırıyor, ağlıyor, lalamın çıplak ayaklarını öpmeye kalkıyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Siz benim usule bakın diye ısrar ediyordu." (Çetin Altan)

RÖGAR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Kanalizasyona inmek ve tıkanıklığı gidermek üzere yapılmış özel baca

KAŞAR

  1. [isim] Koyun sütünden yapılan, çoklukla tekerlek biçiminde, sarımtırak, yağlı bir peynir

İDRAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Böbreklerde kandan süzülerek idrar yolları aracılığıyla dışarıya atılan sıvı, sidik
    • "Kan, idrar, bilmem ne tahlilleri filan bile bize esaslı bir şey söylemez." (Reşat Nuri Güntekin)

SONAR

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Batmış olan nesnenin, yüzeye yakın balıkların yerini ve durumunu akustik dalgalarla belirleyen sistem
  2. Bu sistemden yararlanılarak yapılmış, denizaltılarda kullanılan cihaz

KÜRAR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Güney Amerika yerlilerinin oklarına sürdükleri bitkisel zehir

DAMAR

  1. [isim] Canlı varlıklarda kanın veya besleyici sıvıların dolaştığı kanal
    • "Alnında ve şakaklarında şişen damarlar ağrıyordu." (Peyami Safa)
    • "Birden nasihat damarlarının kabardığını duydu." (Ömer Seyfettin)
    • "Tutarsa onun bir damarı, yıkar adamın başına çadırı." (Osman Cemal Kaygılı)
    • "En ufak şeye kızan insanın damarına basarlar." (Peyami Safa)
  2. Mermerde, bazı taşlarda ve tahta kesitlerinde renk ayrılığı gösteren dalgalı çizgi
  3. Başka türden katmanların arasında bulunan sıvı, maden veya mineral katmanı
    • "Zengin bir altın damarı."
  4. Soy, yaradılış
  5. Huy, mizaç
    • "Cimrilik damarı. Şairlik damarı."
  6. İçinde ongun besi suyunun dolaştığı odunsu dokudan boru
  7. Böceklerde kanat zarını dik tutmaya yarayan organ

ÇASAR

Kelime Kökeni : Macarca

  1. [isim] Viyana'da oturan Alman imparatoruna verilen unvan

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü