Sonunda an olan 7 harfli 149 kelime var. AN ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde an olan kelimeler listesine ya da başında an olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KATILAN
- ...
- BABACAN
-
-
[sıfat]
Cana yakın, olgun, hoşgörülü, iyi kalpli, güvenilir (erkek)
- "Bu babacan yürekli, öfkesi, sevgisi katıksız, kaya gibi sağlam ve güvenilir adam..." (Atilla İlhan)
-
[sıfat]
Cana yakın, olgun, hoşgörülü, iyi kalpli, güvenilir (erkek)
- FEVERAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Fışkırma, kaynama
- "Beni dinlemeden öyle feveran etme ... hiddetlenme!" (Ercüment Ekrem Talu)
-
Birdenbire öfkelenme, köpürme, parlama
- "Sabırlı olmak, parlamamak, duygusal feveranlardan uzak kalmak hassası da bizde çok eksik." (Haldun Taner)
-
[isim]
Fışkırma, kaynama
- HEYECAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sevinç, korku, kızgınlık, üzüntü, kıskançlık, sevgi vb. sebeplerle ortaya çıkan güçlü ve geçici duygu durumu
- "Bu şehir halkını heyecana düşüren, şiddetli mücadelelerdir." (Memduh Şevket Esendal)
- "Ne zaman böyle büyük makineler görsem kolay kolay tarif edilemeyen bir heyecana kapıldığımı duyuyorum." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
Coşku
- "Halk heyecan içinde."
-
[isim]
Sevinç, korku, kızgınlık, üzüntü, kıskançlık, sevgi vb. sebeplerle ortaya çıkan güçlü ve geçici duygu durumu
- KOMUTAN
-
-
[isim]
Bir asker topluluğunun başı, kumandan, bey
- "Takım komutanı. Tümen komutanı. Ordu komutanı."
-
[isim]
Bir asker topluluğunun başı, kumandan, bey
- SELOFAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Selülozdan yapılmış, ince, saydam, ambalaj yapımında kullanılan tabaka
-
[isim]
Selülozdan yapılmış, ince, saydam, ambalaj yapımında kullanılan tabaka
- SEYELAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Akma, akıntı
-
Akı
-
[isim]
Akma, akıntı
- YAZIHAN
- ...
- ARGÜMAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Delil, kanıt, tanıt
-
Tez, iddia, sav
-
Bir denklem, bir eşitsizlik veya bir gök cisminin hareketine ait herhangi bir elemanın bağlı bulunduğu belli bir değer
-
Bir çıkış kümesinin değişkeni
-
Bir cetvelde diğer bir sayıyı bulmak için yararlanılan sayı
-
[isim]
Delil, kanıt, tanıt
- HEYELAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Toprak kayması
- "Bizi belimize kadar gömen heyelanın altından başlarımızı güç doğrultmuştuk." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Toprak kayması
- KLASMAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bölümleme, sınıflama, tasnif
-
[isim]
Bölümleme, sınıflama, tasnif
- İSTİZAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yetki isteme, izin isteme
-
[isim]
Yetki isteme, izin isteme
- MİTOMAN
- ...
- YATUĞAN
-
-
[isim]
Kanun, santur vb. sazların ortak adı
-
[isim]
Kanun, santur vb. sazların ortak adı
- ARGUVAN
- ...
- TAZEKAN
- ...
- CAMADAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Çapraz düğmeli, ipek veya sırma işlemeli bir tür kısa yelek
- "Sırtlarına da çuhadan, dar mı dar bir camadan geçirirler." (Salâh Birsel)
-
Dört köşe yelkenleri boğarak yüzeylerini küçültme işi
-
[isim]
Çapraz düğmeli, ipek veya sırma işlemeli bir tür kısa yelek
- KOCAMAN
-
-
[sıfat]
Çok iri, büyük, koca
- "Evlerin kapılarında kocaman yeşil bronz tokmaklar vardı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Yaşça büyük olan
-
[sıfat]
Çok iri, büyük, koca
- AÇIKTAN
-
-
[zarf]
Bir yerin uzağından
-
Sıra ve aşama gözetilmeden, dışarıdan atayarak
-
Emek ve para harcamadan
- "Üstelik açıktan yol harçlığı falan da veriyor bana." (Muammer İzgü)
-
[zarf]
Bir yerin uzağından
- MEMBRAN
- ...