Sonunda an olan 5 harfli 159 kelime var. AN ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde an olan kelimeler listesine ya da başında an olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BAĞAN
-
-
[isim]
Vakti gelmeden ölü doğan yavru, düşük
-
Ölü doğan kuzunun derisi
-
[isim]
Vakti gelmeden ölü doğan yavru, düşük
- ASLAN
-
-
[isim]
Kedigillerden, Afrika'da ve Asya'da yaşayan, erkekleri yeleli, yırtıcı, uzunluğu 160 cm, kuyruğu 70 cm ve ucu püsküllü, çok koyu sarı renkli güçlü bir memeli türü, arslan
-
Gürbüz, cesur ve yiğit adam
-
[isim]
Kedigillerden, Afrika'da ve Asya'da yaşayan, erkekleri yeleli, yırtıcı, uzunluğu 160 cm, kuyruğu 70 cm ve ucu püsküllü, çok koyu sarı renkli güçlü bir memeli türü, arslan
- KALAN
-
-
[sıfat]
Kalma işini yapan
-
Artan, mütebaki
- "Kalan on lirayı Aliş'e verdim." (Halikarnas Balıkçısı)
-
[isim]
Bir çıkarmanın sonucu
-
[isim]
Bölme işleminde bölünenden artan sayı
-
[sıfat]
Kalma işini yapan
- KOZAN
- ...
- KURAN
- ...
- SABAN
-
-
[isim]
Çift süren hayvanların koşulduğu demir uçlu tarım aracı
-
[isim]
Çift süren hayvanların koşulduğu demir uçlu tarım aracı
- ORMAN
-
-
[isim]
Ağaçlarla örtülü geniş alan
- "Bitmez tükenmez bir orman, bir çalılık içinde gidiyorduk." (Memduh Şevket Esendal)
-
Bu ağaçların bütünü
-
[isim]
Ağaçlarla örtülü geniş alan
- TURAN
- ...
- CİHAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Evren
- "Yunus gibi yüzü kara, cihana gelmiş var mıdır?" (Yunus Emre)
-
Dünya
- "Yurtta sulh, cihanda sulh." (Atatürk)
-
[isim]
Evren
- OKTAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Formülü C8H18 olan doymuş hidrokarbonlara verilen ad
-
[isim]
Formülü C8H18 olan doymuş hidrokarbonlara verilen ad
- YARAN
- ...
- KIZAN
-
-
[isim]
Erkek çocuk
-
Silahlı köy delikanlısı
- "Kızanlarla köyün eşiğinde ertesi gün öğle vakti, Menderes köprüsündeki köpekleri tepelemeye ant içtik." (Halide Edip Adıvar)
-
Çoluk çocuk
-
[isim]
Erkek çocuk
- SAHAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İçinde yemek ısıtılan veya yumurta gibi şeyler pişirilen, derinliği az metal kap
-
Derinliği az olan kap
- "Büyük bir bakır sahan içinde tarhana çorbası vardı." (Necati Cumalı)
-
[isim]
İçinde yemek ısıtılan veya yumurta gibi şeyler pişirilen, derinliği az metal kap
- BAYAN
-
-
[isim]
Kadınların ad veya soyadlarının önüne getirilen saygı sözü
- "Bayan İnci."
-
Kadın
- "Bir bayan geldi."
-
Eş, karı
- "Süleyman Bolluk da bayanın sımsıkı koluna girmişti." (Halide Edip Adıvar)
-
[ünlem]
Kadınlara bir seslenme sözü
- "Bayan! Kimi aradınız?"
-
[isim]
Kadınların ad veya soyadlarının önüne getirilen saygı sözü
- KAŞAN
-
-
[isim]
Hizmet veya binek hayvanları durup işeme
-
[isim]
Hizmet veya binek hayvanları durup işeme
- ŞERAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Şeriat bakımından
-
[zarf]
Şeriat bakımından
- YABAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
İnsan yaşamayan ıssız yer
- "Kendini pek yabana atma. Olabilir ki bu kadın sana tutulmuştur." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Issız yerde yaşayan veya yetişen canlı
- "Yaban keçisi. Yaban kedisi. Yaban sarımsağı."
-
[sıfat]
Issız
- "Yalnız, yaban ormanda yaşayan yerliler bu zehrin ilacını bilirler." (Falih Rıfkı Atay)
-
Yabancı, el, yerli halktan olmayan kimse
- "Yerliler bize yaban derler ve aramıza katılmazlardı." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
İnsan yaşamayan ıssız yer
- BARAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Yağmur
-
[isim]
Yağmur
- CANAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Gönülden sevilen, gönül verilmiş olan kadın, sevgili
- "Canı canan dilemiş vermemek olmaz ey dil." (Fuzulî)
-
Tasavvufta Tanrı
- "Yunus ver canını Hak yoluna / Can vermeyince canan bulunmaz." (Yunus Emre)
-
[isim]
Gönülden sevilen, gönül verilmiş olan kadın, sevgili
- ÇIYAN
-
-
[isim]
Çok ayaklılardan, sarımtırak renkte, zehirli bir böcek (Scolopendra)
-
[sıfat]
Hain
- "Damadım için söylüyorsan sen de bilirsin ki ne akreptir ne de çıyan." (Ercüment Ekrem Talu)
-
[isim]
Çok ayaklılardan, sarımtırak renkte, zehirli bir böcek (Scolopendra)