Sonunda am olan 6 harfli 34 kelime var. AM ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde am olan kelimeler listesine ya da başında am olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AM, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BARLAM
-
-
[isim]
İnce pullu, sırtı açık kahverengi, yanları ve karnı beyaz, ortalama 30-40 cm boyunda, Marmara ve Ege deniziyle Akdeniz'de bol bulunan bir balık türü (Merluccius merluccius)
-
[isim]
İnce pullu, sırtı açık kahverengi, yanları ve karnı beyaz, ortalama 30-40 cm boyunda, Marmara ve Ege deniziyle Akdeniz'de bol bulunan bir balık türü (Merluccius merluccius)
- BOYLAM
-
-
[isim]
Yeryüzündeki herhangi bir noktanın meridyen çemberiyle başlangıç olarak alınan Greenwich gözlemevinin meridyen çemberi arasındaki açı değeri, tul, tul derecesi, meridyen
-
[isim]
Yeryüzündeki herhangi bir noktanın meridyen çemberiyle başlangıç olarak alınan Greenwich gözlemevinin meridyen çemberi arasındaki açı değeri, tul, tul derecesi, meridyen
- DOĞRAM
-
-
[isim]
Doğrama sonucu ortaya çıkan parça
-
[isim]
Doğrama sonucu ortaya çıkan parça
- CIZLAM
-
-
[isim]
Kaçma, savuşma
-
[isim]
Kaçma, savuşma
- BAĞLAM
-
-
[isim]
Deste
-
Herhangi bir olguda olaylar, durumlar, ilişkiler örgüsü veya bağlantısı, kontekst
- "Uygarlık bağlamında Batı ve Doğu diye bir ayrım yapılmamakta bir bütün olarak düşünülmektedir." (Ahmet Cemal)
-
Bir dil birimini çevreleyen, ondan önce veya sonra gelen, birçok durumda söz konusu birimi etkileyen, onun anlamını, değerini belirleyen birim veya birimler bütünü, kontekst
-
Bent
-
[isim]
Deste
- ALAÇAM
-
-
[isim]
Rengi kızıla yakın bir çam türü (Picea excelsa)
-
[isim]
Rengi kızıla yakın bir çam türü (Picea excelsa)
- BEDNAM
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Kötü ün kazanan, kötülüğü ile dillere düşen
-
[sıfat]
Kötü ün kazanan, kötülüğü ile dillere düşen
- YAMYAM
-
-
İnsan eti yiyen (kimse)
-
Yabani, vahşi
- "Kimi Hindu, kimi yamyam, kimi bilmem ne bela." (Mehmet Akif Ersoy)
-
İnsan eti yiyen (kimse)
- SAYDAM
-
-
[sıfat]
İçinden ışığın geçmesine ve arkasındaki şeylerin görülmesine engel olmayan (cisim), şeffaf
- "Atlet vücudunu bütünüyle gösteren, saydam bir sabahlık giymişti." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Üzerindeki resim ve şekilleri beyaz bir zemin üzerine yansıtmak amacıyla tepegöz ve projeksiyona konan şeffaf, ışığı geçiren kâğıt veya madde, slayt
-
[isim]
Diyapozitif
-
[isim]
Asetat
-
Açık seçik, belirgin
- "Karmaşık gibi gözüken sorun son günlerde saydam bir görünüş kazandı."
-
[sıfat]
İçinden ışığın geçmesine ve arkasındaki şeylerin görülmesine engel olmayan (cisim), şeffaf
- YORDAM
-
-
[isim]
Yatkınlık, alışkanlık, yeti, meleke
-
Kılavuz, yardımcı
-
Çalım
-
Çeviklik, çabukluk
-
[isim]
Yatkınlık, alışkanlık, yeti, meleke
- HODKAM
- ...
- ISICAM
-
-
[isim]
İki cam plakanın çevresel olarak metal bir ara çıtası yardımıyla birbirine bağlanması temeline dayanan pencere camı
-
[isim]
İki cam plakanın çevresel olarak metal bir ara çıtası yardımıyla birbirine bağlanması temeline dayanan pencere camı
- TAMTAM
-
-
[isim]
Orkestrada yer alan bir tür Çin gongu
-
Afrika yerlilerinin çaldığı davul
-
Bazı olayları haber vermeye veya açıklamaya yarayan, davulla yapılan ses
- "Bir savaş tamtamı."
-
[isim]
Orkestrada yer alan bir tür Çin gongu
- SAĞLAM
-
-
[sıfat]
Dayanıklı, kolay bozulmaz, yıkılmaz
- "En sağlam sütunlar üstünde durduğu sanılan devir, bir karton kale gibi yıkılmıştı." (Falih Rıfkı Atay)
- "Nasıl aldattı beni meğer sağlam ayakkabı değilmiş." (Peyami Safa)
- "Daha bugünden sağlam durmayı beceremezse kaptan köprüsüne adım atmasın." (Zeyyat Selimoğlu)
-
Zarar görmemiş, bozulmamış
- "Bütün eşya sağlam."
-
Sakatlık veya hastalığı bulunmayan, sağlıklı, sıhhatli
- "Kendisi uzun boylu, sağlam, orta yaşlı bir adamdır; ama yıprandığını söylüyor." (Memduh Şevket Esendal)
-
Güvenilir
- "Sağlam iş. Sağlam para."
-
Gerçek, inanılır bir temeli olan
- "Böyle sağlam adı nereden bulacaksın." (Memduh Şevket Esendal)
-
[zarf]
(sa'ğlam) Her hâlde, muhakkak
- "Sağlam bu gece perilere karıştım gitti." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[sıfat]
Dayanıklı, kolay bozulmaz, yıkılmaz
- BALZAM
- ...
- BİRSAM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sanrı
-
[isim]
Sanrı
- CÜZZAM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hansen basilinin sebep olduğu, bulaşıcı bir deri hastalığı, lepra
-
[isim]
Hansen basilinin sebep olduğu, bulaşıcı bir deri hastalığı, lepra
- BARGAM
-
-
[isim]
Levreğe benzer bir balık
-
[isim]
Levreğe benzer bir balık
- REKLAM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir şeyi halka tanıtmak, beğendirmek ve böylelikle sürümünü sağlamak için denenen her türlü yol
- "Şehirde canlı reklam dolaştırmak hiçbirimizin aklına gelmemişti." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Sizin için geniş bir reklam yapacağım, adımı ortaya koyacağım." (Tarık Buğra)
-
Bu amaç için kullanılan yazı, resim, film vb
-
[isim]
Bir şeyi halka tanıtmak, beğendirmek ve böylelikle sürümünü sağlamak için denenen her türlü yol
- ISIDAM
-
-
[isim]
Hamam
-
[isim]
Hamam