Sonunda am olan 5 harfli 53 kelime var. AM ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde am olan kelimeler listesine ya da başında am olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

AM, MA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

YAŞAM

  1. [isim] Doğumla ölüm arasında yaşanan süre, ömür, hayat
    • "Yaşamın kurallarını, kendi aleyhinde işliyor varsaydığı günden bu yana, umursamamıştı." (Haldun Taner)

İPHAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Belirsizlik, kapalılık
  2. Kapalılık

AĞNAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sayım vergisi

NİZAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Düzen
    • "Evin nizamında Türk kadınlarının vakur zarafeti göze çarpar." (Orhan Seyfi Orhon)
  2. Kural
    • "Şimdi, eski sıralar bozuldu, yeni sıralar, yeni nizamlar gelinceye kadar böyle olacak!" (Memduh Şevket Esendal)

HAHAM

Kelime Kökeni : İbranice

  1. [isim] Yahudi din adamı

İKRAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Konuğu ağırlama
    • "Köylerinde bize her zaman portakalların en olmuşunu, şarapların en eskisini ikram ettiler." (Falih Rıfkı Atay)
    • "Mal müdürü, vergi kâtibi, evkaf memuru gibi her zaman işinin düşeceği nüfuzlu adamlarla senli benli konuşur, odalarına uğradıkça başköşede ikram görürdü." (Refik Halit Karay)
  2. Bir şeyi armağan olarak verme, sunma
    • "Üstat, bunların ikram olduğunun farkında değildi." (Çetin Altan)
  3. Alışverişte satıcının alıcıya yaptığı indirim
  4. Sunulan şey
    • "Konuklarına ikramları çoktu."

İTMAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bitirme, tamamlama

KIVAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sıvılarda koyuluk, yoğunluk
    • "Bal kıvamında."
    • "Yumurtayla zeytinyağı kıvamını bulunca bir kaşıkla onu soğumuş levreğin üstüne gezdireceksin." (Orhan Veli Kanık)
  2. Sıvıların koyuluk derecesi
  3. Bir şeyin en uygun zaman veya durumu
  4. Spor çalışmalarında başarılı olunabilmesi için fizik ve moral yönünden istenilen iyi durum

DEVAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sürme, sürüp gitme, kesilmeme, bitmeme
    • "Bu teftiş üç gün üç gece devam etti." (Haldun Taner)
    • "Gençler, cesaretimizi takviye eden ve devam ettiren sizsiniz" (Atatürk)
  2. Bir yere belli bir amaçla, gereken zamanlarda gitme
    • "Devam zorunludur."
    • "Falanca kahveye mütekait memurlar devam eder." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
  3. Ek, parça
  4. [ünlem] "Kesme, sürdür" anlamında kullanılan bir söz

ENDAM

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Vücut, beden, boy bos
    • "Yıldız'a sezdirmeden genç kızın endamına bakakaldı." (Aka Gündüz)

SELAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir kimseyle karşılaşıldığında, birinin yanına gidildiğinde veya yanından uzaklaşıldığında kendisine söz ve işaretle bir nezaket gösterisi yapma, esenleme, merhaba
    • "... pazara indiği zaman kendine verilen selamı bile almıyordu." (Ömer Seyfettin)
    • "... çok sevimli bir asker, selam çakar." (Yusuf Ziya Ortaç)
    • "Ama birader, rahat mı edeceğiz bu bahçede, gelene geçene selam mı duracağız?" (Yusuf Ziya Ortaç)
    • "Yollarda sarı ve zayıf halk selama duruyor." (Falih Rıfkı Atay)

EYTAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yetimler

KIYAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İslam inancına göre, ölümden sonra yeniden dirilip ayağa kalkma
  2. Namazda ayakta durma
  3. Ayağa kalkma, ayakta durma
  4. Bir işe girişme, kalkışma, teşebbüs etme
  5. Ayaklanma, başkaldırma, karşı gelme
    • "Planlı ihtilalin, planlı kurtuluş, kıyam ve savaşının ilk basamağı buydu." (Etem İzzet Benice)

TAMAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. Bütün, tüm
    • "Paranın tamamını verdim."
    • "Vakit tamam oldu."
  2. Eksiksiz
    • "Bu kitap tamam değildir."
  3. Yanlış ve yalan olmayan, doğru
  4. Tamamlanmış, bitmiş
    • "Haydi Abbas, vakit tamam / Akşam diyordun işte oldu akşam." (Cahit Sıtkı Tarancı)
  5. [edat] Evet
  6. [ünlem] Beğenilmeyen bir iş veya öneri karşısında söylenen bir söz
    • "Tamam, başka işimiz kalmadı da şimdi onunla uğraşacağız!"

AKVAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kavimler

İTHAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Suçlama, suçlu görme
    • "Bu nutku, bu ithamları duyunca nokta memuru isyan eder." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Ortada Nihat Efendi'yi itham edecek hemen hemen hiçbir delil yok." (Reşat Nuri Güntekin)

AHKAM
...
KURAM

  1. [isim] Uygulamalardan bağımsız olarak ele alınan soyut bilgi
  2. Belirli bir konudaki düşüncelerin, görüşlerin bütünü
    • "İnsanlar da görünen dünyanın bir parçası olarak bu kurama girerler." (Haldun Taner)
  3. Sistemli bir biçimde düzenlenmiş birçok olayı açıklayan ve bir bilime temel olan kurallar, yasalar bütünü, nazariye, teori
    • "Onun bir başka anlamı da bir düşüncenin, bir kuramın soyutça anlatılmasından doğar." (Salâh Birsel)

ORTAM

  1. [isim] Canlı bir varlığın içinde bulunduğu doğal veya maddi şartların bütünü
    • "Bu ağustos ayı, bir cinayet için hiç de uygun ortam değildi." (Haldun Taner)
    • "Devlet ... elverişli ekonomik bir ortam yaratmak için gerekli tedbirleri alır." (Anayasa)
  2. Bir kimsenin veya bir insan topluluğunun yaşayışını etkileyen ruhsal, toplumsal ve kültürel etkilerin bütünü
    • "Sanat ortamı. Çalışma ortamı."
  3. Nesnel ve toplumsal yönlerle bazen kişinin iç dünyasını da kapsayan yakın çevre, vasat

AKŞAM

  1. [isim] Gündüzün son ve gecenin ilk saatleri
  2. Gece
    • "Şimdi, gelelim dün akşam bahsi geçen yüzük hikâyesine..." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  3. Akşam ezanı
  4. Akşam namazı

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü