Sonunda ale olan 6 harfli 13 kelime var. ALE ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ale olan kelimeler listesine ya da başında ale olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A E L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ELA
2 Harfli Kelimeler
AL, EL, LA, LE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SÜLALE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Soy, hısım akraba
- "Üç göbek öncesi sülalemizin mezarları Üsküdar'da yani İstanbulluyum." (Burhan Felek)
-
Ev, aile
-
[isim]
Soy, hısım akraba
- HAVALE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir işi bir başkasının sorumluluğuna bırakma, ısmarlama, devretme
- "Bütün belgelerin bakanlığa havalesi gerekiyor."
- "Mahkemeye havale edeceğim, orada bülbül gibi söylersin." (Ömer Seyfettin)
- "Posta ile beş milyon liralık bir havale gönderdim."
-
Banka, postane vb. aracılığıyla gönderilen para
- "Ay başında havaleyi postaneye yatırdım."
-
Postane, banka vb. aracılığıyla para gönderildiğinde gönderenle alacak olanın adları ve para miktarı yazılı kâğıt, havale kâğıdı, havalename
-
Gebelerde, küçük çocuklarda görülen bir çeşit çırpınmalı, bazen ateşli de olabilen hastalık
-
Bir arsayı çevirmek, kapamak için çekilen perde veya duvar
- "Bu ufacık binayı bahçe ve bostan, ahır ve selamlık gibi müştemilatından birtakım duvarlar, bölmeler, havalelerle öyle bir ayırtmış..." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Yüksek ve büyük bir görünüşü olma
-
[isim]
Bir işi bir başkasının sorumluluğuna bırakma, ısmarlama, devretme
- AŞKALE
- ...
- ŞELALE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Büyük çağlayan, çavlan
-
[isim]
Büyük çağlayan, çavlan
- AMBALE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[-i]
"Birini düşünemez duruma getirmek, çok yormak, fazla gaz vererek otomobili çalışamaz duruma getirmek" anlamlarındaki ambale etmek ve "çok yorulup iş göremez, düşünemez duruma gelmek" anlamındaki ambale olmak birleşik fiillerinde geçen bir söz
-
[-i]
"Birini düşünemez duruma getirmek, çok yormak, fazla gaz vererek otomobili çalışamaz duruma getirmek" anlamlarındaki ambale etmek ve "çok yorulup iş göremez, düşünemez duruma gelmek" anlamındaki ambale olmak birleşik fiillerinde geçen bir söz
- MEŞALE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ucunda, alev çıkararak yanıcı bir madde bulunan, aydınlatmaya yarayan değnek
- "Jandarmalar petrolle külü karıştırarak meşale yapıyorlardı." (Memduh Şevket Esendal)
-
Bir düşüncenin öncüsü
-
[isim]
Ucunda, alev çıkararak yanıcı bir madde bulunan, aydınlatmaya yarayan değnek
- NEVALE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gereken yiyecek ve içecek şeyler, azık
- "Halk, sırtlarında heybeleri, ellerinde nevale sepetleriyle vapura girdi." (Yahya Kemal Beyatlı)
- "Elinde yiyecek paketleriyle evin nevalesini düzmüş, geri dönüyor." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Gereken yiyecek ve içecek şeyler, azık
- ŞÖVALE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Ressam sehpası
-
[isim]
Ressam sehpası
- RİSALE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Küçük kitap, broşür
- "Son derece kötü kâğıda basılmış bir risale idi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Küçük kitap, broşür
- PİYALE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Şarap bardağı, içki kadehi
- "Ateş doludur tutma, yanarsın / Karşındaki şu gülgûn piyale." (Ahmet Haşim)
-
[isim]
Şarap bardağı, içki kadehi
- RİYALE
- ...
- NİHALE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Sofrada kullanılan, tencere, çaydanlık, tava altlığı
-
[isim]
Sofrada kullanılan, tencere, çaydanlık, tava altlığı
- MAKALE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bilim, fen konularıyla siyasal, ekonomik ve toplumsal konuları açıklayıcı veya yorumlayıcı niteliği olan gazete ve dergi yazısı
-
[isim]
Bilim, fen konularıyla siyasal, ekonomik ve toplumsal konuları açıklayıcı veya yorumlayıcı niteliği olan gazete ve dergi yazısı