Sonunda al olan 5 harfli 94 kelime var. AL ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde al olan kelimeler listesine ya da başında al olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AL, LA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- CELAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Büyüklük, ululuk
-
Öfke, kızgınlık
- "Kahraman ırkıma bir gül; ne bu şiddet, bu celal?" (Mehmet Akif Ersoy)
-
[isim]
Büyüklük, ululuk
- MORAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir insanın ruhsal gücü, manevi güç, yürek gücü, maneviyat
- "Morali bozuk bir insan."
- "Savaşçı gruplarını moral bulmaları için bir haftalık tatile göndermeyi gerekli sayıyorlardı." (Refik Erduran)
-
[isim]
Bir insanın ruhsal gücü, manevi güç, yürek gücü, maneviyat
- UYSAL
-
-
[sıfat]
Başkalarına kolayca uyabilen, sözlerini dinleyip karşı gelmeyen, yumuşak başlı
- "Kadın uysal olduğu zaman kuvvetlidir." (Aka Gündüz)
-
[sıfat]
Başkalarına kolayca uyabilen, sözlerini dinleyip karşı gelmeyen, yumuşak başlı
- İCMAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gösterge
- "Günahlarımızın icmaline gelince ben tutamam vallahi tutamam, takatim yetmez." (Atilla İlhan)
-
Özet, kısaltma
-
[isim]
Gösterge
- BANAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Herkesçe kullanılan, anlaşılan
-
Bayağı, sıradan
-
[sıfat]
Herkesçe kullanılan, anlaşılan
- TOPAL
-
-
[sıfat]
Bacağındaki sakatlık sebebiyle seker gibi veya iki adımda bir, bir yana eğilerek yürüyen (insan veya hayvan)
- "Bu sabah, yolda bizim topal postacıya rast geldim." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Ayaklarından biri kısa olan (nesne)
- "Topal masa."
-
[sıfat]
Bacağındaki sakatlık sebebiyle seker gibi veya iki adımda bir, bir yana eğilerek yürüyen (insan veya hayvan)
- NEPAL
- ...
- MAHAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yöre
- "Nihayet, güç bela bilet mahallini aşıp merdivenlere doğru boşandılar." (Haldun Taner)
- "Otomobilin dinmeyen yaygarasını üstüne alınmaya mahal yoktu." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Yöre
- İĞFAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir kadını aldatma, baştan çıkarma
-
Aldatma, ayartma, kandırma, baştan çıkarma
- "Bir genç kızı izdivaç vaadiyle iğfal etmiş bir adamın mesuliyetini, vicdan azabını ve nihayet hicabını duyuyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Bir kadını aldatma, baştan çıkarma
- KANAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bazı bölgeleri sulamak, kurutmak amacıyla veya gemilerin işlemesine elverişli, insan eliyle açılmış su yolu
- "Süveyş Kanalı."
- "Panama Kanalı."
-
Telefon, telgraf, televizyon vb. araçlarla iletişimi sağlayan yol, hat
-
Tahtanın liflerine dik yönde açılan kırlangıç kuyruğu biçimli girinti
-
İçinden damar, sinir veya bir sıvı geçen yol
-
İki kıyı arasındaki dar ve derin deniz
- "Mozambik Kanalı."
-
[isim]
Bazı bölgeleri sulamak, kurutmak amacıyla veya gemilerin işlemesine elverişli, insan eliyle açılmış su yolu
- İHLAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bozma, zarar verme
- "Sükûneti ihlal etmeyiniz!"
-
Yasa ve düzene uymama
-
[isim]
Bozma, zarar verme
- ÇOKAL
-
-
[isim]
Savaşlarda giyilen zırh
-
[isim]
Savaşlarda giyilen zırh
- EMSAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Benzer
- "Tarihte o ana kadar emsali görülmedik bir ticari kepazelik devri açılmıştı." (Ercüment Ekrem Talu)
-
Yaşıt, eş, denk
- "Emsali bir üst derece maaş aldığı hâlde zavallı resim hocamız mağdur duruma düşmüş bulunuyordu." (Haldun Taner)
-
Örnek
-
Kat sayı
-
[isim]
Benzer
- İŞKAL
- ...
- VİRAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Virüslerle ilgili
-
[sıfat]
Virüslerle ilgili
- KETAL
-
-
[isim]
Çirişli bir çeşit parlak bez
-
[isim]
Çirişli bir çeşit parlak bez
- DAMAL
- ...
- HAMAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Taşıyıcı
- "Hamalın biri, sırtına koca bir ayna vurmuş götürüyordu." (Haldun Taner)
-
[isim]
Taşıyıcı
- KORAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Dinî ezgi
-
Kaynağı dinî ezgi olan orkestra parçası
-
[isim]
Dinî ezgi
- SANAL
-
-
[sıfat]
Gerçekte yeri olmayıp zihinde tasarlanan, mevhum, farazi, tahminî
-
Negatif bir sayı üzerinde alınan ve ikinci kuvvetten bir kök taşıyan cebirsel anlatım
-
[sıfat]
Gerçekte yeri olmayıp zihinde tasarlanan, mevhum, farazi, tahminî