Sonunda a olan 5 harfli 621 kelime var. A harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde a harfi olan kelimeler listesine ya da başında a harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BAĞDA
-
-
[isim]
Ayağa vurulan, ipten, ağaçtan veya demirden yapılan köstek
-
[isim]
Ayağa vurulan, ipten, ağaçtan veya demirden yapılan köstek
- ERİKA
-
-
[isim]
Süpürge otu
-
[isim]
Süpürge otu
- LEPRA
-
Kelime Kökeni : Yunanca
-
[isim]
Cüzzam
-
[isim]
Cüzzam
- RUSÇA
- ...
- STUPA
- ...
- ZORLA
-
-
[zarf]
Zor kullanarak, cebren, zecren, metazori
- "Ona da bu hakikati zorla kabul ettirecekti." (Ömer Seyfettin)
-
İstemeyerek, isteksiz olarak, zoraki
- "Adama beş lira verdik, zorla başımızdan savdık." (Burhan Felek)
-
[zarf]
Zor kullanarak, cebren, zecren, metazori
- ÇAKMA
-
-
[isim]
Çakmak işi
-
Vurulup çakılarak yapılmış kuyumcu işi
-
Bu işte kullanılan kuyumcu kalıbı
-
Deri hastalığı, yara, çıban
-
[isim]
Çakmak işi
- ÇUPRA
-
-
[isim]
Kayalıklarda yaşayan, iri bıyıklı bir tatlı su balığı, çupra balığı (Cobitis)
-
[isim]
Kayalıklarda yaşayan, iri bıyıklı bir tatlı su balığı, çupra balığı (Cobitis)
- SAFHA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Evre
- "Gerçi sonradan, bu olayın şu son safhasını hatırladıkça çok defa gülmekten katılmışımdır." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Faz
-
[isim]
Evre
- ILICA
-
-
[isim]
Suyu sıcak olarak yerden çıkan hamam, kaplıca, çermik, kudret hamamı
-
[isim]
Suyu sıcak olarak yerden çıkan hamam, kaplıca, çermik, kudret hamamı
- NAFTA
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Petrolden 100-250 °C arasında damıtılan ürün
-
[isim]
Petrolden 100-250 °C arasında damıtılan ürün
- ORAYA
-
-
[zarf]
O yere, o yöne
- "Bir kahkaha fırtınası koptu, hepimiz oraya gittik." (Memduh Şevket Esendal)
-
[zarf]
O yere, o yöne
- PUSMA
-
-
[isim]
Pusmak işi
-
[isim]
Pusmak işi
- ÇOTRA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Ağaçtan yapılmış küçük su kabı
- "Elime çotranın yanındaki bir balta geçti." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Ağaçtan yapılmış küçük su kabı
- ADANA
- ...
- ARIZA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Aksama, aksaklık, bozulma
- "Otomobil arıza yaptı."
-
Engebe
-
Bir notanın sesini yarım ton yükseltmek, alçaltmak veya eski durumuna getirmek için notanın soluna konulan diyez, bemol ve bekâr işaretlerinin ortak adı
-
[isim]
Aksama, aksaklık, bozulma
- KARMA
-
-
[isim]
Karmak işi
-
[sıfat]
Ayrı türden olan ögelerin karıştırılmasıyla oluşmuş, muhtelit
- "Karma aşı. Karma futbol takımı."
-
[isim]
Karmak işi
- TAKLA
-
-
[isim]
Elleri yere koyduktan sonra ayakları kaldırıp vücudu üstten aşırtarak öne veya arkaya yapılan dönme hareketi
- "Sizin için Türkçenin cambazıdır, kafiyelere taklalar attırır, dedi." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Otomobil, kamyon vb. devrilip yuvarlanma
- "Biz senin yaşındayken iki altına takla atardık." (Falih Rıfkı Atay)
-
Uçak, güvercin vb.nin uzunlamasına veya yanlamasına dönme hareketi
-
[isim]
Elleri yere koyduktan sonra ayakları kaldırıp vücudu üstten aşırtarak öne veya arkaya yapılan dönme hareketi
- ŞAPKA
-
Kelime Kökeni : Rusça
-
[isim]
Keçe, hasır, kumaş, ip vb. ile yapılan başlık
- "Türkler başlık olarak 1925'te şapkayı kabul ettiler."
-
Boru, baca, direk vb. şeylerin açık olan üst bölümünü havanın etkisinden korumak için takılan başlık
- "Soba borusu şapkası. Lamba şapkası."
-
Bazı bitkilerde, özellikle mantarlarda sapın üstünde bulunan, üreme organlarını taşıyan şapka biçimindeki organ
-
Düzeltme işareti
-
[isim]
Keçe, hasır, kumaş, ip vb. ile yapılan başlık
- YALPA
-
-
[isim]
Rüzgâr veya dalgaların etkisiyle geminin bir sancağa, bir iskeleye yatıp kalkması
-
İki yana sallanarak, eğilerek yürüme
- "İkisi de yalpada; kol kola tutunmasalar yere yıkılacaklar." (Sermet Muhtar Alus)
- "Kendisi siyah astragan kürkünün içinde sağa sola hafif bir yalpa vuruyordu." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Rüzgâr veya dalgaların etkisiyle geminin bir sancağa, bir iskeleye yatıp kalkması