Başında a olan 3 harfli 59 kelime var. A harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde a harfi olan kelimeler listesine ya da sonu a harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında a bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ART

  1. [isim] Arka, geri
    • "Ardında kapı koyu karanlık bir sonsuzluğa açılıyordu." (Tarık Buğra)
    • "Gidiş gelişin ardı hiç kesilmiyor."
    • "Muhatabı da olmayan gecikmiş hesapların ardına düşüyordu." (Murathan Mungan)
  2. Bir şeyin öbür yüzü
  3. [sıfat] Arkada bulunan
    • "Art damak ünsüzü. Art teker."

ABO
...
ARŞ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İslam inanışına göre göğün en yüksek katı

ADA

  1. [isim] Deniz veya göl suları ile çevrilmiş küçük kara parçası, cezire
    • "İnziva yerim bazen limanda bir şileptir, bazen bir ada." (Refik Halit Karay)
  2. Trafiğe açık bir yol üzerinde sola dönüşleri sağlayan, sağ tarafta veya yol ortasında yer alan çizgilerle veya kaldırım taşıyla ayrılmış alan
  3. Çevresi yollarla belirlenmiş olan arsa ve böyle bir arsayı kaplayan yapılar topluluğu

ASK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Asklı mantarlara özgü üreme organı

AĞA

  1. [isim] Geniş toprakları olan, sözü geçen, varlıklı kimse
    • "Bu köyün ağası ben miyim, o mu..." (Tarık Buğra)
  2. Halk arasında sayılan ve sözü geçen erkeklere verilen unvan
    • "Mehmet ağa. Hüseyin ağa."
  3. Büyük kardeş, ağabey
    • "Köye varınca ağamdan parasını muhakkak alır, sana veririm." (Etem İzzet Benice)
  4. Okuryazar olmayan yaşlı kimselerin adlarıyla birlikte kullanılan san
  5. [sıfat] Cömert, eli açık
  6. Koca
  7. Osmanlı İmparatorluğu'nda bazı kuruluşların başında bulunanlara verilen resmî san
    • "Yeniçeri ağası. Çarşı ağası."

AFT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Ağız mukozasında görülen ufak, kirli sarı lekeler

ALG

Kelime Kökeni : Latince

  1. [isim] Su yosunu

ARI

  1. [sıfat] Temiz, münezzeh
  2. Yabancı şeylerden arınmış, katışıksız, saf, halis
  3. Günahsız

ATA

  1. [isim] Baba
    • "Olanlardan sonra yine atadan babadan gördüğümüze döndük." (Tarık Dursun K)
  2. Dedelerden ve büyük babalardan her biri
    • "Ey kız gözüme huri görünürsün / Atan sevmez seni benden ziyade." (Karacaoğlan)
  3. Kişinin geçmişte yaşamış olan büyükleri

AHA

  1. [edat] İşte
    • "Bizim köy aha şuracıkta!"

AKI

  1. [isim] Herhangi bir kuvvet alanında, belli bir düzlemin belli bir bölümünden geçtiği varsayılan güç çizgileri, seyelan

ANT

  1. [isim] Tanrı'yı veya kutsal bilinen bir kişiyi, bir şeyi tanık göstererek bir olayı doğrulama, yemin
    • "Ant içmiştik, güya büyüyünce evlenecektik." (Haldun Taner)
  2. Kendi kendine söz verme, ahit
    • "Andım var, bu işi yapacağım."

ARP

  1. [isim] Dik tutularak parmakla çalınan, üç köşeli ve telli, büyük çalgı

ABU

  1. [ünlem] Şaşma ve korku bildiren bir söz
    • "Abu, neler oluyormuş!"

ALO

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [ünlem] Telefon konuşmasına başlarken kullanılan bir seslenme sözü

AHU

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Ceylan
  2. [sıfat] Güzel, ince, zarif (kadın)

ARA

  1. [isim] İki şeyi birbirinden ayıran uzaklık, açıklık, aralık, boşluk, mesafe
    • "Ben onları akşama yemeğe çağırdım. Sen de geleceksin. Orada ben aranızı bulurum." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Sabahtan beri ara vermeden yağan sessiz, ince nisan yağmuru." (Peyami Safa)
    • "Bir vakitler aralarından su sızmayan o dünya ahiret kardeş hatun kişiler, şimdi birbirlerini çekemiyor, birbirlerinin arkasından söylemediklerini bırakmıyorlardı." (Haldun Taner)
    • "Emine ile aralarını bulmaya çalışacağını söyledi." (Halide Edip Adıvar)
  2. İki olguyu, iki olayı birbirinden ayıran zaman, fasıla
  3. Kişilerin veya toplulukların birbirine karşı olan durumu veya ilgisi
    • "Öğrenciyle öğretmenin arasının daima iyi olması gerekmektedir."
  4. Toplu bulunan nesnelerin veya kimselerin içi
    • "Aralarında anası babası ile Binnaz'ın da bulunduğu on sekiz işçiydiler." (Necati Cumalı)
  5. Aralık
  6. Bir oyunda, bir filmde dinlenme süresi, antrakt
  7. Toplu jimnastik dizilmelerinde, sıradakilerin birbirlerinden yanlamasına olan uzaklıkları
  8. Futbol oyununun kırk beşer dakikalık iki devresi arasında verilen on beş dakikalık dinlenme süresi
  9. Basketbol ve voleybolda takımların dinlenmek, taktik almak ve oyun alanlarını değiştirmek için kullandıkları süre

ATE

  1. Tanrıtanımaz

ACE

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Teniste rakibin karşılayamadığı, doğrudan doğruya sayı getiren servis

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü