Başında z olan 6 harfli 84 kelime var. Z harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde z harfi olan kelimeler listesine ya da sonu z harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında z bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ZAHİRE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Gereğinde kullanılmak için saklanan tahıl, aşlık
    • "Zihnini, cerre çıktığı vakit toplayacağı paradan, biriktireceği zahireden başka hiçbir fikir işgal edemezdi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

ZORAKİ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] İstemeyerek yapılan
    • "Sinirli ve zoraki bir gülüşle güldü." (Haldun Taner)
  2. İstemeye istemeye, istemeyerek, zorla
    • "Pek çok okuyucum bunu zoraki okumuştur." (Burhan Felek)

ZIMNEN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Üstü kapalı olarak, dolayısıyla
    • "Konuyu bana zımnen anlattı."

ZAMBAK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Zambakgillerden, 90-100 cm yüksekliğinde, güzel ve iri çiçekli, çok yıllık bir süs bitkisi (Lilium candidum)

ZİHNEN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Zihince, zihinden

ZÜRAFA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Geviş getiren memelilerden, Afrika'da yaşayan, çok uzun boylu ve boyunlu, derisi benekli, ot yiyen hayvan (Giraffa camelopardalis)
  2. Bir boncuk oyası türü
    • "Eski peçemdeki sıçan dişlerini söktüm, yeni peçemin kenarındaki zürafayı bitirdim." (Sermet Muhtar Alus)

ZÜMRÜT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Cam parlaklığında, yeşil renkte, saydam bir süs taşı, doğal alüminyum ve berilyum silikatı
    • "Şu zümrüt gibi Kuşdili deresi burnumuzun önünde de bir sandalla bir defa bile dolaşamadık." (Sermet Muhtar Alus)
  2. [sıfat] Bu taştan yapılmış olan
    • "Parmağındaki zümrüt yüzüğü ile bu salonda herkesin saygı gösterdiği bir varlıktı." (Memduh Şevket Esendal)
  3. [isim] Koyu yeşil renk
  4. [sıfat] Bu renkte olan
    • "Zümrüt çayırlar."

ZANAAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İnsanların maddeye dayanan gereksinimlerini karşılamak için yapılan, öğrenimle birlikte deneyim, beceri ve ustalık gerektiren iş, sınaat
    • "Âşık Mehmet yalnız bir zanaat sahibi değil, bir sanatkârdı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. El ustalığı isteyen işler

ZAHİRİ
...
ZAMANE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İçinde bulunulan zaman, dönem
    • "Karısı, evin hayatını, kendisi yokken en akıllı adamlar gibi zamaneye uydurmuştu." (Ömer Seyfettin)
  2. Yakınma veya hafifseme yoluyla şimdiki zaman

ZEYBEK

  1. [isim] Batı Anadolu efesi
    • "Bizim de kalbimizi kımıldatır yerinden / Toprağa diz vuruşu dağ gibi bir zeybeğin" (Faruk Nafiz Çamlıbel)
  2. Ege yöresine özgü bir müzik veya oyun türü, zeybek havası

ZAHTER

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir çeşit kekik (Thymus longicaulis)

ZIKKIM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Zehir, ağı
  2. İçki ve sigara
    • "Bu zıkkım haramdır, insana zararı vardır." (Memduh Şevket Esendal)

ZEVALİ
...
ZEVKLİ

  1. [sıfat] Beğenilen, hoşa giden
    • "Bütün vücudumda zevkli ürpermelerle titriyordum." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Askerlik bana idman ve gezinti gibi kolay ve zevkli geldi." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Beğenisi olan (kimse)

ZILGIT

  1. [isim] Korkutma, çıkışma, gözdağı, azarlama
    • "Şehrin büyükleri otelciye adamakıllı bir zılgıt vermişler." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Biraz evvel babamdan yediğim zılgıttan sonra..." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin bazı yerlerinde genellikle düğünlerde eğlenmek amacıyla dili ağız içinde değişik bir biçimde oynatarak ahenkli bir ses çıkarma

ZABITA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Belediye hizmetlerinin güvenliğini sağlamakla görevli yönetim
    • "Bir kaza veya bir cinayet müstesna, karısını kaybeden bir kocanın zabıtaya müracaatı kadar elim bir gülünçlük var mıdır?" (Aka Gündüz)
  2. Belediye zabıtası

ZAYİAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yitikler, kayıplar

ZECREN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Yasaklayarak
  2. Zorla
  3. Eziyet ederek

ZEVZEK

  1. [sıfat] Geveze

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü