Sonunda u olan 2 harfli 5 kelime var. U harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde u harfi olan kelimeler listesine ya da başında u harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

HU

  1. [ünlem] "Neredesin, bana bak" anlamlarında, genellikle kadınlar tarafından kullanılan bir seslenme sözü
  2. Dervişler arasında kullanılan bir seslenme sözü

ŞU

  1. Bu kelimesine göre yerde, zamanda veya söz zincirinde biraz uzak olanı niteleyen söz
    • "Masanın üstünde şu mektubu buldu" (Memduh Şevket Esendal)
    • "Bir incir çekirdeğini doldurmayan sebeplerle şunun şurasında ne var ki ağzımızın tadını kaçırıyorsunuz." (Osman Cemal Kaygılı)
  2. [zamir] Biraz uzakta olan bir varlığı veya biraz önce anılan bir şeyi işaret yolu ile belirtmek için kullanılan söz
    • "Bunu istemem, şunu isterim."
    • "Şu sırada bütün belalar neredeysem gelip beni buluyor" (Atilla İlhan)

TU

  1. [ünlem] Tuh
    • "Tu, böyle mi olacaktı!"

SU

  1. [isim] Hidrojenle oksijenden oluşan, sıvı durumunda bulunan, renksiz, kokusuz, tatsız madde, ab
    • "Dere suyu tekmil çamur. Halk kuyu suyu içmek mecburiyetinde..." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Ayakkabılarım su alıyor."
    • "Kışın bile kar yağarken kova kova soğuk su dökünürüm." (Refik Halit Karay)
    • "Ben bir yere gidemem, arkamda gömlek su gibi." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Bu sıvıdan oluşan kitle, deniz, akarsu
    • "Koltuğuna oturdu, Haliç'in bulanık sularına daldı." (Falih Rıfkı Atay)
    • "Şoförlükten bir senede artırdığım para ile bu bağı almıştım. O vakit su gibi para akıyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Melahat büsbütün su koyuvermiş, yerlere yatarak gülüyor." (Haldun Taner)
    • "Esasen, paramız ... bu gidişle suyunu çekecek." (Ercüment Ekrem Talu)
  3. Meyve, sebze vb.nin sıkılmasıyla elde edilen sıvı
    • "Portakal suyu. Domates suyu."
  4. Bazı kokulu yaprak veya çiçeklerin imbikten çekilmesiyle elde edilen kokulu sıvı
    • "Çiçek suyu. Gül suyu."
    • "... yaptığı kısacık bıçaklar bile iki kat olur kırılmazdı, çeliğe su vermek, sanatının yalnız ona mahsus bir sırrı idi." (Ömer Seyfettin)
  5. Yemeğin sıvı bölümü
    • "Belki de iki bardak turşu suyu içecek." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Bu güven bir yerinden su alıyorsa o gediği zamanında kapamak gerekir." (Haldun Taner)
  6. Kez
    • "Meyveleri iki su yıka."
  7. Demir araçları ateşte kızdırdıktan sonra, suya daldırılarak sağlanılan sertlik
    • "Bu bıçağın suyunu iyi vermemişler."

BU

  1. [sıfat] Yerde, zamanda veya söz zincirinde en yakın olanı gösteren bir söz
    • "Bu ev geniştir."
    • "Aradan otuz bu kadar yıl geçti."
    • "Bu minval üzere uskumruyu bir hayli yumuşattıktan sonra..." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Cumhuriyetten bu yana."
  2. [zamir] En yakında bulunan bir varlığı veya biraz önce anılan bir şeyi işaret yolu ile belirtmek için kullanılan bir söz

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü