Sonunda r olan 8 harfli 370 kelime var. R harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde r harfi olan kelimeler listesine ya da başında r harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MÜCEVHER
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Değerli süs eşyası
- "Sevdiği kadını mücevherler ve pırlantalara gark eden çılgın ve müsrif fakat zevk sahibi bir âşık..." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
-
[isim]
Değerli süs eşyası
- TOPÇEKER
-
-
[isim]
Ağır top taşıyan küçük savaş gemisi, gambot
-
[sıfat]
Top çeken (hayvan veya araç)
-
[isim]
Ağır top taşıyan küçük savaş gemisi, gambot
- LEJANDER
- ...
- PROLETER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Emekçi
-
[isim]
Emekçi
- AÇIÖLÇER
-
-
[isim]
İletki
-
[isim]
İletki
- MUNTAZIR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bekleyen, gözleyen
-
[sıfat]
Bekleyen, gözleyen
- HİDROFOR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Subasar
-
[isim]
Subasar
- RÖMORKÖR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yedeğinde başka taşıtlar götüren taşıt ve özellikle deniz taşıtı
-
[isim]
Yedeğinde başka taşıtlar götüren taşıt ve özellikle deniz taşıtı
- BESBETER
-
-
[sıfat]
Çok kötü, beş beter
-
[sıfat]
Çok kötü, beş beter
- TAMTAKIR
-
-
[sıfat]
İçinde bulunması gereken şeylerden hiçbiri bulunmayan, bomboş
- "Bir zamanlar hazinemiz tamtakırdı, sıçan düşse başı yarılırdı." (Talât Halman)
- "Ne sağyağ kaldı ne zeytinyağı ne pirinç ne şeker ne fasulye, kiler tamtakır oldu." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
- "Sütnine yukarı çıktığı zaman ne görsün? Sandık tamtakır kuru bakır." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
İçinde bulunması gereken şeylerden hiçbiri bulunmayan, bomboş
- MAKASTAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kumaş biçen, prova yapan, parçaları patrona göre ayarlayan, iş dağıtımını yapan usta
-
[isim]
Kumaş biçen, prova yapan, parçaları patrona göre ayarlayan, iş dağıtımını yapan usta
- DEKASTER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
10 metreküplük hacim ölçüsü birimi
-
[isim]
10 metreküplük hacim ölçüsü birimi
- İSTİMRAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sürüp gitme, süreklilik
-
[isim]
Sürüp gitme, süreklilik
- KALANTOR
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
Gösterişi seven, varlıklı kimse
- "Şimdi herkes bizi harp, zafer ganimetlerine boğulmuş kalantorlar sanıyor." (Aka Gündüz)
-
Gösterişi seven, varlıklı kimse
- KÖFTEHOR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[ünlem]
"Köfte yiyen" anlamında olmakla birlikte sevgiyle karışık azarlama sözü
- "Gel buraya bakayım, köftehor! Senin onlar arasında işin yok." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[ünlem]
"Köfte yiyen" anlamında olmakla birlikte sevgiyle karışık azarlama sözü
- MİNYATÜR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Çoğunlukla eski yazma kitaplarda görülen, ışık, gölge ve hacim duygusu yansıtılmayan küçük, renkli resim sanatı
- "Aynı oyunu, avuç içi kadar bir minyatürden seçilmiş bir köşecikle oynuyorlar." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
Bu biçimde yapılmış küçük resim
-
Bir şeyin küçük ölçekte kopyası veya benzeri
- "Ufacık, minyatür bir yüzü, aynı ufaklıkta vücudu vardı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Çoğunlukla eski yazma kitaplarda görülen, ışık, gölge ve hacim duygusu yansıtılmayan küçük, renkli resim sanatı
- PERDEDAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Perdeci
-
[isim]
Perdeci
- ENJEKTÖR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Şırınga
- "Üzerinde ağızları açık kalmış ilaç şişeleri, pamuk parçaları, kırık bir enjektör ile bir küçük masa..." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Şırınga
- KIRŞEHİR
- ...
- PRÖMİYER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İlk gösteri
-
[isim]
İlk gösteri