Başında p olan 4 harfli 68 kelime var. P harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde p harfi olan kelimeler listesine ya da sonu p harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında p bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- PALU
- ...
- PÜRE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sebzeyi, eti ezerek veya süzgeçten geçirerek elde edilen ezme
- "Patates püresi. Kestane püresi."
-
[isim]
Sebzeyi, eti ezerek veya süzgeçten geçirerek elde edilen ezme
- PİLİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kumaş, kâğıt vb.nde bir bölümün öbürünün üzerine gelmesiyle oluşan kıvrım, kırma
- "Gayet ince pililer külahın tepesinde birleşiyordu." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
[isim]
Kumaş, kâğıt vb.nde bir bölümün öbürünün üzerine gelmesiyle oluşan kıvrım, kırma
- PAŞA
-
-
[isim]
Osmanlı İmparatorluğu zamanında yüksek sivil memurlara ve albaydan üstün rütbede bulunan askerlere verilen unvan
- "Talat Paşa. Ziya Paşa."
-
Cumhuriyet döneminde general
-
[sıfat]
Uslu, ağırbaşlı
- "O ne paşa çocuk."
-
[isim]
Osmanlı İmparatorluğu zamanında yüksek sivil memurlara ve albaydan üstün rütbede bulunan askerlere verilen unvan
- PEPE
-
-
[sıfat]
Dudak sesleriyle başlayan kelimelerin ilk seslerini güçlükle söyleyen ve birkaç kez tekrarladıktan sonra arkasını getirebilen (kimse)
-
[sıfat]
Dudak sesleriyle başlayan kelimelerin ilk seslerini güçlükle söyleyen ve birkaç kez tekrarladıktan sonra arkasını getirebilen (kimse)
- PİST
-
-
[ünlem]
Kediyi kovmak için kullanılan bir seslenme sözü
-
[ünlem]
Kediyi kovmak için kullanılan bir seslenme sözü
- PAKT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Antlaşma
- "Balkan Paktı."
-
[isim]
Antlaşma
- PRİZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Elektrik akımı almak için fişin sokulduğu yuva
- "Hatta bir keresinde prizdeki ütüyü devirip handiyse evi bile yakıyordu." (Haldun Taner)
-
[isim]
Elektrik akımı almak için fişin sokulduğu yuva
- PİKE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kabartmalı pamuklu kumaş
-
Bu kumaştan yapılan yatak örtüsü
-
[sıfat]
Bu kumaştan yapılan
- "Gece sıcak olduğu için üzerine yalnız ince bir pike örtü örttük." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Kabartmalı pamuklu kumaş
- PAZI
-
-
[isim]
Ispanakgillerden yaprakları sebze olarak kullanılan bir bitki, yaban pancarı, yabani ıspanak (Beta vulgaris varcicla)
-
[isim]
Ispanakgillerden yaprakları sebze olarak kullanılan bir bitki, yaban pancarı, yabani ıspanak (Beta vulgaris varcicla)
- PAHA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Değer, fiyat, eder
- "Başında ağır ve paha biçilmez emsalsiz ve füsunlu bir taç gibi duruyordu." (Ömer Seyfettin)
- "Alınıp satılan eşyalar gibi ona paha biçmek akılsızlık olurdu." (Samiha Ayverdi)
- "Treni kaçırmak pahasına onu bekledim."
-
[isim]
Değer, fiyat, eder
- PATİ
-
-
[isim]
Kedi, köpek vb. hayvanların ön ayağı
-
Küçük çocuk ayağı
-
[isim]
Kedi, köpek vb. hayvanların ön ayağı
- PİLE
- ...
- POPO
-
-
[isim]
Kıç
-
[isim]
Kıç
- PANE
- ...
- PASO
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Bir kimsenin, herhangi bir ücretin bütününden veya bir bölümünden muaf tutulduğunu gösteren belge
-
[isim]
Bir kimsenin, herhangi bir ücretin bütününden veya bir bölümünden muaf tutulduğunu gösteren belge
- POLO
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
At üzerinde sopayla oynanan bir tür top oyunu, çevgen
-
[isim]
At üzerinde sopayla oynanan bir tür top oyunu, çevgen
- PUNÇ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Çay, şeker, tarçın, limon karışımına rom veya kanyak gibi damıtılmış alkollü bir içki katılarak yapılan ve bu içkinin buharlaşan alkolü yakıldıktan sonra içilen içki
-
[isim]
Çay, şeker, tarçın, limon karışımına rom veya kanyak gibi damıtılmış alkollü bir içki katılarak yapılan ve bu içkinin buharlaşan alkolü yakıldıktan sonra içilen içki
- POST
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Tüylü hayvan derisi
- "Kaplan postu. Geyik postu."
- "Az değildir varmadan senin gibi yurduna / Post verenler yabanın hayduduna, kurduna." (Faruk Nafiz Çamlıbel)
- "Binlerce kişiden ancak birkaç kişi postunu kurtarabildi." (Falih Rıfkı Atay)
- "Sabiha Hanım'ı eğlendirmek bahanesiyle konağa postu sermiş." (Halide Edip Adıvar)
-
Tarikatlarda şeyhlik makamı
- "Hacı Bektaş postu."
- "Sen o zamana kadar postu çoktan deldirmiş, kuyruğu titretmiş olursun."
-
Makam
- "Post kavgası. Post peşinde koşmak."
-
Bazı deyimlerde "can" anlamında kullanılan bir söz
-
[isim]
Tüylü hayvan derisi
- PARE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Parça, kısım
-
Tane, adet
- "Hür ufuklarda donanmış iki yüz pare gemi / Yeni doğmuş ayı gördükleri yerden geliyor." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Parça, kısım