Sonunda n olan 8 harfli 516 kelime var. N harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde n harfi olan kelimeler listesine ya da başında n harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DOĞRUDAN
-
-
[sıfat]
Aracısız
- "Doğrudan pazarlık."
-
[zarf]
Aracısız olarak, herhangi bir aracı kullanmadan
- "Devreye girmeselerdi seninle doğrudan görüşmek niyetindeydim." (Ahmet Ümit)
-
[sıfat]
Aracısız
- SÜTLİMAN
-
-
[sıfat]
Durgun, sakin
- "Tam ortalık sütliman oldu derken, şimdi de bu mektup çıkmıştı karşıma." (Ahmet Ümit)
-
Gürültüsüz, olaysız
-
[sıfat]
Durgun, sakin
- TİRBUŞON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Burgu
-
[isim]
Burgu
- KORİNDON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Birleşimi alüminyum oksit olan, cam parlaklığında, saydam ve türlü renklerde, elmastan sonra en sert mineral, alüminyum taşı, boksit
-
[isim]
Birleşimi alüminyum oksit olan, cam parlaklığında, saydam ve türlü renklerde, elmastan sonra en sert mineral, alüminyum taşı, boksit
- KROMATİN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Hücre çekirdeğinde küçük tanecikler, düzensiz kitleler veya ağ biçiminde bulunan, soya çekim olaylarını sağlayan, bazı boyalarla hemen boyanabilen madde
-
[isim]
Hücre çekirdeğinde küçük tanecikler, düzensiz kitleler veya ağ biçiminde bulunan, soya çekim olaylarını sağlayan, bazı boyalarla hemen boyanabilen madde
- MADALYON
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Boyna zincirle takılan, genellikle değerli metalden yapılmış, içine küçük resim gibi şeyler konulan, türlü biçimde süs eşyası
-
[isim]
Boyna zincirle takılan, genellikle değerli metalden yapılmış, içine küçük resim gibi şeyler konulan, türlü biçimde süs eşyası
- BIÇIRGAN
- ...
- HAREMEYN
- ...
- İSTASYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Tren, metro durağı
- "Hep birlikte ilk istasyonda inerek karakola gitmişlerdi." (Çetin Altan)
- "Bir geçitte bir dakika kadar istasyon yaparak geçit bekçisiyle yarenlik ettik." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Araştırma kuruluşu
- "Meteoroloji istasyonu. Tohum ıslah istasyonu."
-
Satış, bakım, aşı vb. işler yapılan kuruluş veya yer
- "Trafik muayene istasyonu. Aşı istasyonu."
-
[isim]
Tren, metro durağı
- KÜLDÖKEN
-
-
[isim]
Kadın, eş
-
[isim]
Kadın, eş
- NİGAHBAN
- ...
- ARTEZYEN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Burgu ile delinerek açılan ve suyu yükseğe fışkırtan kuyu
-
[isim]
Burgu ile delinerek açılan ve suyu yükseğe fışkırtan kuyu
- BELİRGİN
-
-
[sıfat]
Belirmiş durumda olan, göze çarpan, besbelli, açık, bariz, sarih
- "Hüzünlü bakışlarının daha belirgin hâle getirdiği iri, siyah, ceylan gözleriyle ... alımlı da sayılabilirdi." (Erhan Bener)
-
[sıfat]
Belirmiş durumda olan, göze çarpan, besbelli, açık, bariz, sarih
- BELİTKEN
-
-
[isim]
Belitler sistemi
-
[isim]
Belitler sistemi
- GARDİYAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Cezaevlerinde düzeni, tutukluların yasalara uygun biçimde davranmalarını sağlamakla görevli kimse
- "Eski gardiyan boş gözlerle bakıyor, en küçük bir ilgi göstermiyordu." (Orhan Kemal)
-
[isim]
Cezaevlerinde düzeni, tutukluların yasalara uygun biçimde davranmalarını sağlamakla görevli kimse
- KİLİZMAN
-
-
[isim]
Sazlık, kamışlık
-
[isim]
Sazlık, kamışlık
- MÜSEMMEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Sekizli
-
[isim]
Sekizer dizeli bentlerden oluşan şiir
-
[sıfat]
Sekizli
- POZİSYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir şeyin, bir kimsenin bir yerde bulunuş durumu, konum
-
Bir kimsenin toplumsal durumu
-
[isim]
Bir şeyin, bir kimsenin bir yerde bulunuş durumu, konum
- ARİYETEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Eğreti olarak, ödünç olarak
-
[zarf]
Eğreti olarak, ödünç olarak
- BAĞIRGAN
-
-
[sıfat]
Bağırıp çağıran, tepkisini hemen ve sert bir biçimde dışa vuran
- "Şiirlerindeki mistik hava ile yaşamındaki bu bağırgan, çocuksu yaklaşım, çoğu kimseyi yadırgatırdı." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Bağırıp çağıran, tepkisini hemen ve sert bir biçimde dışa vuran