Sonunda m olan 6 harfli 223 kelime var. M harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde m harfi olan kelimeler listesine ya da başında m harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MEVSİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yılın, güneşten ısı, ışık alma süresi ve dolayısıyla iklim şartları bakımından farklılık gösteren dört bölümünden her biri, sezon
- "Bütün bir mevsim vur patlasın çal oynasın, eğlenildi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Bazı atmosfer olaylarının en çok belirdikleri zaman
- "Yağmur mevsimi. Fırtına mevsimi."
-
Herhangi bir ekimin yapıldığı veya bir ürünün yetiştiği dönem
- "Kütahya'ya bir kiraz ve Bursa'ya bir şeftali mevsiminde gitmiştim." (Aka Gündüz)
-
Herhangi bir şeyin etkinlik dönemi, sezon
- "Tiyatro mevsimi."
-
Yaşam bölümü
- "Yaşamın kış mevsimi yaşlılıktır."
-
[isim]
Yılın, güneşten ısı, ışık alma süresi ve dolayısıyla iklim şartları bakımından farklılık gösteren dört bölümünden her biri, sezon
- REKTUM
-
Kelime Kökeni : Latince
-
[isim]
Göden
-
[isim]
Göden
- ÇİMÇİM
- ...
- TERSİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Resmini yapma
- "Bu, resimde eşyayı hendese şekilleriyle tezlendirerek tersim etmek değil midir?" (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Resmini yapma
- MUHKEM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Sağlam, sağlamlaştırılmış
- "Duvarlar ses geçmeyecek derecede muhkemdi." (Ömer Seyfettin)
-
[sıfat]
Sağlam, sağlamlaştırılmış
- BÜKLÜM
-
-
[isim]
Bükülmüş, kıvrılmış şeylerin oluşturduğu kat, kıvrım
- "Yırtılmış atılmış o kâğıtlar ki hayatım / Her parçası, her büklümü üstünde adın var." (Mithat Cemal Kuntay)
-
Dönemeç, viraj
-
[isim]
Bükülmüş, kıvrılmış şeylerin oluşturduğu kat, kıvrım
- HODKAM
- ...
- NAZİZM
- ...
- AÇILIM
-
-
[isim]
Açılma
-
Bakış açısı
- "Bu gezi dış politikada yeni bir açılımı simgeliyor."
-
Sağ açıklık
- "Güneşin bir yıldaki açılımı -23 derece 27 dakikadan +23 derece 27 dakikaya kadar değişir."
-
Bir kısaltma veya formülün açık biçimi
-
[isim]
Açılma
- TALYUM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Atom numarası 81, atom ağırlığı 204,39, yoğunluğu 11,85, 303 °C'de eriyen, fizik özellikleri bakımından kurşuna çok yaklaşan, tuzları ve birleşikleri zehirli bir element (simgesi Tl)
-
[isim]
Atom numarası 81, atom ağırlığı 204,39, yoğunluğu 11,85, 303 °C'de eriyen, fizik özellikleri bakımından kurşuna çok yaklaşan, tuzları ve birleşikleri zehirli bir element (simgesi Tl)
- BALZAM
- ...
- GÖZLEM
-
-
[isim]
Bir nesnenin, olayın veya bir gerçeğin, niteliklerinin bilinmesi amacıyla, dikkatli ve planlı olarak ele alınıp incelenmesi, müşahede
- "Onun romanları düş gücüne değil, gözlem gücüne dayanır." (Salâh Birsel)
-
İnceleme sonucu elde edilen değer, müşahede
-
Bir gök cismini, bir gök olayını çıplak gözle veya bir araç yardımıyla izleyerek görülen değerleri tespit etme işlemi, rasat
- "Gök bilimci gözlemle, kimya bilgini ise deneyle gerçeğe varmaya çalışır."
-
Bir yazı veya eseri yazmaya başlamadan önce konusuyla ilgili gerekli bilgi, deney, inceleme ve araştırma yapma işi
-
Çeşitli araç ve gereçlerin yardımıyla olayların sebeplerini bilmek için uygulanan bilimsel yöntem
-
[isim]
Bir nesnenin, olayın veya bir gerçeğin, niteliklerinin bilinmesi amacıyla, dikkatli ve planlı olarak ele alınıp incelenmesi, müşahede
- KAYYUM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Cami hademesi
-
Belli bir malın yönetilmesi veya belli bir işin yapılması için görevlendirilen kimse
-
[isim]
Cami hademesi
- SADİZM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sadistlik
-
[isim]
Sadistlik
- GÖRKEM
-
-
[isim]
Göz alıcı ve gösterişli olma durumu, gösteriş, debdebe, ihtişam, tantana, haşmet, şatafat
-
[isim]
Göz alıcı ve gösterişli olma durumu, gösteriş, debdebe, ihtişam, tantana, haşmet, şatafat
- ISICAM
-
-
[isim]
İki cam plakanın çevresel olarak metal bir ara çıtası yardımıyla birbirine bağlanması temeline dayanan pencere camı
-
[isim]
İki cam plakanın çevresel olarak metal bir ara çıtası yardımıyla birbirine bağlanması temeline dayanan pencere camı
- SAĞLAM
-
-
[sıfat]
Dayanıklı, kolay bozulmaz, yıkılmaz
- "En sağlam sütunlar üstünde durduğu sanılan devir, bir karton kale gibi yıkılmıştı." (Falih Rıfkı Atay)
- "Nasıl aldattı beni meğer sağlam ayakkabı değilmiş." (Peyami Safa)
- "Daha bugünden sağlam durmayı beceremezse kaptan köprüsüne adım atmasın." (Zeyyat Selimoğlu)
-
Zarar görmemiş, bozulmamış
- "Bütün eşya sağlam."
-
Sakatlık veya hastalığı bulunmayan, sağlıklı, sıhhatli
- "Kendisi uzun boylu, sağlam, orta yaşlı bir adamdır; ama yıprandığını söylüyor." (Memduh Şevket Esendal)
-
Güvenilir
- "Sağlam iş. Sağlam para."
-
Gerçek, inanılır bir temeli olan
- "Böyle sağlam adı nereden bulacaksın." (Memduh Şevket Esendal)
-
[zarf]
(sa'ğlam) Her hâlde, muhakkak
- "Sağlam bu gece perilere karıştım gitti." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[sıfat]
Dayanıklı, kolay bozulmaz, yıkılmaz
- SLALOM
-
Kelime Kökeni : Norveç
-
[isim]
Kayak sporunda bayraklarla işaretlenmiş birtakım dönemeçlerden oluşan pist üzerinde yapılan bir yarış türü
-
[isim]
Kayak sporunda bayraklarla işaretlenmiş birtakım dönemeçlerden oluşan pist üzerinde yapılan bir yarış türü
- ATAKUM
- ...
- BARSAM
-
-
[isim]
Yüzgeçleri dikenli ve zehirli bir çeşit çarpan balığı (Trachinus vipera)
-
[isim]
Yüzgeçleri dikenli ve zehirli bir çeşit çarpan balığı (Trachinus vipera)