Sonunda m olan 5 harfli 324 kelime var. M harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde m harfi olan kelimeler listesine ya da başında m harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

EVRİM

  1. [isim] Zaman içinde birdenbire olmayan, kesintisiz, niteliksel ve niceliksel gelişme süreci
  2. Bir canlıyı ötekilerden ayırt eden biçimsel ve yapısal karakterlerin gelişmesi yolunda geçirilen bir dizi değişme olayı, tekâmül

SANEM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Put
  2. Çok güzel kadın

REJİM

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Yönetme, düzenleme biçimi, düzen
    • "Hiç kimse Türkiye'de normal, sürekli ve dengeli bir basın rejimi yaşamış olduğunu iddia edemez." (Burhan Felek)
  2. Diyet
    • "Sıkı bir rejim takip etmelidir." (Refik Halit Karay)
  3. Bir devletin yönetim biçimi
    • "Birinci Dünya Harbi'nden beri dünyanın temellerini sarsan totaliter rejimlerin hiçbiri lehinde beyanatta bulunmuş değildir." (Halide Edip Adıvar)
  4. Akarsu debisinin yıl boyunca gösterdiği değişikliklerin tümü

KURUM

  1. [isim] Ocak bacalarında biriken veya çevrede savrulan kalın is
    • "Vapur dumanı ve baca kurumuyla kapkara olan saçlarımla yastığı kirletmek istemiyordum." (Halikarnas Balıkçısı)

SERUM

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Pıhtılaşma sonunda kandan ayrılan sıvı bölüm
  2. Mikroplu bir hastalığa veya zehirli bir maddeye karşı aşılanmış bir hayvanın özellikle atın kanından elde edilen sıvı madde
    • "Kuş palazı serumu."
  3. Hücre yenilenmesini hızlandıran, deriyi besleyen, su kaybını, cildin solunumunu ve doğal savunmasını kuvvetlendiren sıvı

YUTUM

  1. [isim] Yutma işi

DÜRÜM

  1. [isim] Dürme, silindir biçiminde kıvırma
  2. İçine türlü katıklar konularak sarılmış yufka ekmeği veya ince pide

BOĞUM

  1. [isim] Boğulmuş, sıkılmış yer
    • "Sağ elinin şehadet parmağının ilk boğumuyla tetiği çekti." (Ömer Seyfettin)
  2. Parmak, kamış, saz vb. bitkilerin şişkince bölümü
  3. İnce damarların veya sinirlerin yumak gibi toplandığı yer
    • "Lenf boğumları. Sinir boğumları."

DİRİM

  1. [isim] Hayat, yaşam
    • "Ölüm, burada, bir sanatçının büyüsüyle yeniden dirime dönüşüyor." (Selim İleri)
  2. Yaşama gücü

ZÜKAM
...
HACİM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir cismin uzayda doldurduğu boşluk, oylum, cirim, sıygı

ALKIM

  1. [isim] Gökkuşağı

KİLİM

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Döşeme, divan gibi yerlere serilen, genellikle desenli, havsız, kalın, kıl veya yün dokuma
    • "Dikmen Yıldızı'nın gözleri yerdeki kırmızı sarı çubuklu kilime takıldı." (Aka Gündüz)

HATİM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kur'an'ın tamamını okuma
  2. Sona erdirme, bitirme

SİCİM

  1. [isim] Keten, kenevir vb. bitkilerin liflerinden yapılan ince ip, kınnap
    • "Gözlerinden sicim gibi yaş inerek hepsini bir kömür sandığına doldurdu." (Adalet Ağaoğlu)

SUNUM

  1. [isim] Sunma işi
  2. Bir bildirinin çeşitli yollarla dinleyenlere aktarılması
  3. Lokma, parça

KIYAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İslam inancına göre, ölümden sonra yeniden dirilip ayağa kalkma
  2. Namazda ayakta durma
  3. Ayağa kalkma, ayakta durma
  4. Bir işe girişme, kalkışma, teşebbüs etme
  5. Ayaklanma, başkaldırma, karşı gelme
    • "Planlı ihtilalin, planlı kurtuluş, kıyam ve savaşının ilk basamağı buydu." (Etem İzzet Benice)

SAKİM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Bozuk, yanlış, eksik

YAYIM

  1. [isim] Yayma işi
  2. Kitap, gazete vb. okunacak şeylerin basılıp dağıtılması, neşir
    • "Kitap ve gazete yayımı işi bizim can davamızdır." (Reşat Nuri Güntekin)
  3. Herhangi bir eserin radyo ve televizyon aracılığıyla dinleyiciye, seyirciye ulaştırılması, neşir

İHRAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Hacıların örtündükleri dikişsiz bürgü
  2. Yün yaygı
  3. Yunanların, Romalıların, günümüzde de Berberilerin büründükleri geniş, beyaz, yünlü çarşaftan giysi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü