Sonunda m olan 3 harfli 49 kelime var. M harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde m harfi olan kelimeler listesine ya da başında m harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ROM

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Şeker kamışından şeker yapılırken elde edilen öz suyun, melasla mayalandırılarak kurutulmasıyla elde edilen alkollü sert içki

TEM

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Tema

ZUM

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Optik kaydırma

RUM
...
YOM

  1. [isim] Uğur, iyi talih, iyi haber

DAM

  1. [isim] Yapıları dış etkilerden korumak amacıyla üzerlerine yapılan çoğu kiremit kaplı bölüm
    • "Pencerenin önüne geçmiş, dalgın ve hiddetli nazarlarıyla karşıki damları seyrediyordu." (Ercüment Ekrem Talu)
    • "Damdan düşer gibi birdenbire söyleyecek, açacak olursam itiraz eder." (Mahmut Yesari)
  2. Üzeri toprak kaplı ev, küçük ev, köy evi
    • "Hekim kendisine üç ay, tam üç ay damdan dışarı çıkmaya izin vermemişti." (Nabizade Nazım)
  3. Tutukevi
  4. Ahır
    • "At damında çocuğa çok iyi bir yer yapmıştı." (Halide Edip Adıvar)

MİM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Arap alfabesinin yirmi dördüncü harfinin adı
  2. Biten bir yazının altına konulan işaret
    • "Bu lafıma mim koy dedi Sabri Bey." (Atilla İlhan)

GEM

  1. [isim] Atı yönlendirmek için ağzına takılan demir araç
    • "Kadın dizginleri çekmek istedi fakat hırçın hayvan sert bir boyun hareketi ile gemini kurtardı." (Haldun Taner)

GÜM

  1. [isim] Derinden ve patlayıcı yankılı gürültü
    • "Kapı güm diye kapandı."
    • "Göğsünün nasıl güm güm attığını fark eder, ne olur diye meraka düşmekten kendini alamazdı." (Necati Cumalı)
    • "Ama sözleri motor gürültüsünün içinde güme gitti." (Haldun Taner)

CEM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Toplama, bir araya getirme
    • "Haymana'da ayrıca kuvvet cemine teşebbüs ettiler." (Atatürk)
  2. Çokluk
  3. Toplama

NİM

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Yarı
    • "Nim resmî."

HAM

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Yenecek kadar olgun olmayan (meyve)
    • "Ham elma."
  2. İşlenmemiş (madde)
    • "Ham petrol."
  3. İdmansız
    • "Ham vücutla ancak bu kadar koşabilirim."
  4. Gerçekleşme kolaylığı veya imkânı olmayan
    • "Ham hayal. Ham teklif."
  5. Kaba, toplum kurallarını bilmeyen, incelmemiş
    • "Ne ham adam!"

KOM

  1. [isim] Ağıl, davar ağılı
  2. Yayla evi
  3. Bir kimseye ait küçük yerleşim yeri, koy, çiftlik

KUM

  1. [isim] Silisli kütlelerin, kayaların, doğal etkenlerle parçalanarak ufalanmasından oluşan, deniz kıyısı, dere yatağı vb. yerlerde çok bulunan, ufak, sert tanecikler
    • "Çocuklar kumdan bir fırın yaparak oynuyorlardı." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Armut, ayva vb. meyvelerin etli bölümlerindeki sert tanecikler
  3. Vücuttaki bezlerin, özellikle böbreğin ürettiği ince ve katı tanecikler

ŞOM

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Uğursuz

BOM

  1. [isim] Bir çeşit kumar
    • "Akşamları Atpazarı'na bakan Altındiş'in kahvesinde bom oynarken gelir, omuz başımda durur, beni seyrederdi." (Sait Faik Abasıyanık)

CAM

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Soda veya potas katılmış silisli kumun ateşte eritilmesiyle yapılan sert, saydam ve çabuk kırılır cisim
    • "Neden soğuk değil bu su, diye hır çıkarıp camı çerçeveyi indiriyor." (Çetin Altan)
  2. [sıfat] Tümü veya bir bölümü bu maddeden yapılmış, sırça
    • "Tıraşa başlarken biri büyük, biri küçük iki örtü alırdı, cam dolabından." (Necati Cumalı)
  3. Pencere
    • "Camın önündeki masaların hemen arkasındaki yere oturup kalıyorum." (Sait Faik Abasıyanık)
  4. Kadeh, içki

TİM

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Silahlı kuvvetlerde, belirli bir iş veya hizmeti başarabilecek güçteki en küçük birlik
  2. Silah, telsiz istasyonu vb.ni çalıştırmak için kurulan topluluk

ZOM

  1. [sıfat] Olgun (kimse)
  2. Çok sarhoş

TÜM

  1. [isim] Bir şeyin bütünü, tamamı, hepsi
    • "Parasının tümünü kaybetti."
  2. [sıfat] Yarım olmayan, bütün, eksiksiz

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü