Sonunda m olan 3 harfli 49 kelime var. M harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde m harfi olan kelimeler listesine ya da başında m harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

MİM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Arap alfabesinin yirmi dördüncü harfinin adı
  2. Biten bir yazının altına konulan işaret
    • "Bu lafıma mim koy dedi Sabri Bey." (Atilla İlhan)

TİM

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Silahlı kuvvetlerde, belirli bir iş veya hizmeti başarabilecek güçteki en küçük birlik
  2. Silah, telsiz istasyonu vb.ni çalıştırmak için kurulan topluluk

DEM

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Hazırlanan çayın renk ve koku bakımından istenilen durumu
    • "Akasya dallarında bir tek bülbül uzun uzun dem çekiyor." (Haldun Taner)
    • "Dinî seslere şarkı, çalgı sesleri cevap verir, onlara âdeta dem tutardı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
    • "Amerika'nın, er geç savaşa katılacağı ihtimalinden dem vurmak hayli zor bir işti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. Pişirilen yemeklerin yenecek kıvamda olması
  3. Soluk, nefes
  4. Zaman, çağ
    • "Âdemden bu deme neslim getirdi / Bana türlü türlü meyve getirdi." (Âşık Veysel)
  5. İçki
  6. Koku

SAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Çölde esen rüzgâr, sam yeli

MUM

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Bir fitilin üzerine erimiş bal mumu, içyağı, stearik asit veya parafin dökülüp genellikle silindir biçiminde dondurulan ince, uzun aydınlatma aracı
    • "Kandil geceleri bu velilerin yerleri mumlarla donanırdı." (Yahya Kemal Beyatlı)
    • "Öteki çocuklar mum kesilmişler, sahte bir sessizlikle birer disiplin modeli olmuşlardı." (Çetin Altan)
    • "Kısacası, böyle bir komşuyu mumla arasa bulamayacaktır." (Tarık Buğra)
  2. Bal mumu
    • "O bu işe çoktan mum olmuştur ama kendini naza çekiyor."
  3. Işık şiddeti birimi, kandela
  4. Bazı böcekler ve bitkiler tarafından salgılanan, böceklerin deri ve tüylerini, bitkilerin yüzeyini kaplayarak koruyucu görev yapan, içinde serbest yağ asitleri, alkoller ve doymuş hidrokarbonlar bulunan esterler
    • "En bilinen mum, arıların yaptığı bal mumudur."

KİM

  1. [zamir] "Hangi kişi?" anlamında cümlede, özne, tümleç, nesne, yüklem görevinde kullanılan bir soru sözü
    • "Bunu kim söyledi?"
    • "Kim sesini çıkarırsa karşısında beni bulur." (Halit Ziya Uşaklıgil)
    • "Kim bilir nerde, nasıl, kaç yaşında / Bir namazlık saltanatın olacak / Taht misali o musalla taşında." (Cahit Sıtkı Tarancı)
    • "Bambu ağacından takım kim, ben kim?" (Haldun Taner)

ZAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir şeyin fiyatını artırma, bir fiyat üstüne yeni bir fiyat katma, bindirim
    • "Ekmek iki ayda üç defa zam gördü."

TÜM

  1. [isim] Bir şeyin bütünü, tamamı, hepsi
    • "Parasının tümünü kaybetti."
  2. [sıfat] Yarım olmayan, bütün, eksiksiz

CAM

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Soda veya potas katılmış silisli kumun ateşte eritilmesiyle yapılan sert, saydam ve çabuk kırılır cisim
    • "Neden soğuk değil bu su, diye hır çıkarıp camı çerçeveyi indiriyor." (Çetin Altan)
  2. [sıfat] Tümü veya bir bölümü bu maddeden yapılmış, sırça
    • "Tıraşa başlarken biri büyük, biri küçük iki örtü alırdı, cam dolabından." (Necati Cumalı)
  3. Pencere
    • "Camın önündeki masaların hemen arkasındaki yere oturup kalıyorum." (Sait Faik Abasıyanık)
  4. Kadeh, içki

ŞAM
...
SEM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Zehir

NİM

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Yarı
    • "Nim resmî."

ÇAM

  1. [isim] Çamgillerin örnek bitkisi olan, dört mevsim yeşil kalabilen, iğne yapraklı, yurdumuzda birçok türü yetişen bir orman ağacı (Pinus)
    • "Bu hoppa oğlan, karısına ne diller dökecek, ne potlar kıracak, ne çamlar devirecekti." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

KAM

  1. [isim] Şaman

HEM

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [bağlaç] Bir kimseyi uyarmak, bir şeyi açıklamak veya anlamı güçlendirmek için "özellikle, zaten, bir de, şurası da var ki" anlamlarında kullanılan bir söz
    • "Hem ne lüzum var? Hem siz karışamazsınız."
    • "Ankara'yı sever misin? -Hem de nasıl."
  2. Açıklayıcı nitelikte olan ikinci cümleyi birinciye bağlayan bir söz
    • "Gidiyor hem koşarak gidiyor. Güzel hem pek güzel! Sıcak hem ne sıcak!"

ŞEM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Mum, balmumu
    • "Beni candan usandırdı cefadan yâr usanmaz mı / Felekler yandı ahımdan muradım şemi yanmaz mı?" (Fuzulî)

KOM

  1. [isim] Ağıl, davar ağılı
  2. Yayla evi
  3. Bir kimseye ait küçük yerleşim yeri, koy, çiftlik

TAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Eksiksiz, kesintisiz
    • "Tam iki saat yalandan tamirle uğraştım." (Aka Gündüz)
  2. Bütün, tüm
  3. [zarf] Uygun olarak, tıpkı, aynı
    • "Tam istediğim gibi davrandın."
  4. [zarf] Sırasında, anında
    • "Tam mağazaya gireceğim zaman arkamdan bir ses geldi." (Ömer Seyfettin)
  5. Gerçek, ehliyetli, yetkin, kusursuz
    • "Reşit Galip tam bir idealist gibi öldü." (Orhan Seyfi Orhon)
  6. Amerikan doları

ZEM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir kimseyi kötüleme, yerme, yergi

KUM

  1. [isim] Silisli kütlelerin, kayaların, doğal etkenlerle parçalanarak ufalanmasından oluşan, deniz kıyısı, dere yatağı vb. yerlerde çok bulunan, ufak, sert tanecikler
    • "Çocuklar kumdan bir fırın yaparak oynuyorlardı." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Armut, ayva vb. meyvelerin etli bölümlerindeki sert tanecikler
  3. Vücuttaki bezlerin, özellikle böbreğin ürettiği ince ve katı tanecikler

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü