Sonunda erek olan 15 kelime var. EREK ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde erek olan kelimeler listesine ya da başında erek olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler

8 Harfli Kelimeler

MÜŞTEREK, ZEMBEREK

7 Harfli Kelimeler

BESEREK, BİLEREK, ÇEKEREK, ENGEREK, GEMEREK, GİDEREK, İNCEREK, SİVEREK

5 Harfli Kelimeler

GEREK, HEREK, MEREK, TEREK

4 Harfli Kelimeler

EREK


Kelime bulma makinesi

E E K R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

4 Harfli Kelimeler

EREK, ERKE, KERE

3 Harfli Kelimeler

EKE, ERK, KER

2 Harfli Kelimeler

EK, ER, KE, RE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

MÜŞTEREK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Ortak
    • "Müşterek mal."
  2. Birlikte
    • "Bu işte her ikiniz de müştereksiniz."
  3. Ortaklaşa, el birliğiyle yapılan veya hazırlanan
    • "Müşterek idare."

ZEMBEREK

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Saatlerin çeşitli parçalarını harekete geçiren bölüm, yay
    • "Halim zemberek gibi boşanıyor, sağa bir omuz, sola bir omuz, kalabalığı yarıp Korkut'un karşısına dikiliyor." (Atilla İlhan)
    • "Gayri zemberek kuruldu. Söz kâr etmez bunlara..." (Haldun Taner)
  2. Kapılara takılan yaylı kapama düzeneği
  3. Hayvan sırtında taşınabilen küçük top
  4. Çelik veya pirinçten yapılmış ok

BİLEREK

  1. isteyerek, kasten
    • "Bu adam, bilmek için öğrenmiş olmaya ihtiyacı olmayan, bildiğini bilen, bilmediğini de şıp diye sezen bambaşka bir insandır." (Haldun Taner)
    • "Efendiden gizli yine herkes bildiğini okuyordu." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
    • "Her şeye peki, olur der fakat sonunda gene bildiğini yapardı." (Haldun Taner)
    • "Sütannenin sandık odası, bildim bileli akar." (Ömer Seyfettin)

GİDEREK

  1. [zarf] Yavaş yavaş, derece derece, gittikçe, tedricî olarak, tedricen
    • "Giderek öyle bir durum ortaya çıktı ki..."

BESEREK

  1. [isim] İki hörgüçlü deve ile boz devenin melezi olan tülü devenin erkeği

SİVEREK
...
GEMEREK
...
İNCEREK

  1. [sıfat] Zayıfa yakın, incecik
    • "İncerek, uzunca boylu, düzgünce yüzlü, sessiz, terbiyeli bir oğlan." (Memduh Şevket Esendal)

ÇEKEREK
...
ENGEREK

  1. [isim] Engerekgillerden, başı üç köşeli, rengi kara veya karaya yakın, taşlık ve güneşli yerlerde yaşayan zehirli bir yılan (Vipera aspis)

TEREK

  1. [isim] Evlerde veya dükkânlarda yüksekçe yerde yapılan raf

GEREK

  1. [sıfat] Bir şeyin yapılabilmesi veya olabilmesi ona bağlı olan, lazım
    • "Mecnunlara Leyla gerek, bana seni gerek seni." (Yunus Emre)
    • "Gereği gibi davranmak."
    • "Meclis ... gerek gördüğü takdirde ilgilinin Yüce Divana sevkine karar verir." (Anayasa)
    • "Bunların bir bildikleri olsa gerek." (Memduh Şevket Esendal)
  2. [isim] İcap
    • "... millî güvenlik gereklerinin ihlal edilmesi ... hâlinde belirli bir toplantı ve gösteri yürüyüşünü yasaklayabilir." (Anayasa)

HEREK

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Asma, fasulye vb. sarılgan bitkilerin tutunması için yanlarına dikilen sırık, ispalya

MEREK

  1. [isim] Samanlık, odunluk, hayvan yemi deposu veya ahır

EREK

  1. [isim] Gerçekleştirmek için tasarlanan ve erişmek istenilen şey, amaç, gaye, maksat, hedef
    • "Onun metodunu uygulamakla araştırıcının varamayacağı erek yoktur." (Azra Erhat)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü