Başında do olan 10 harfli 80 kelime var. Do ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde do olan kelimeler listesine ya da sonu do ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında do bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
D O Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
DO, OD
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DOLMACILIK
- ...
- DOĞALCILIK
-
-
[isim]
Gerçeğin doğaya uygun biçimde yansıtılmasını amaçlayan sanat akımı, natüralizm
-
Gerçeğin yalnız doğa ile açıklanması, natüralizm
-
[isim]
Gerçeğin doğaya uygun biçimde yansıtılmasını amaçlayan sanat akımı, natüralizm
- DOĞRULAMAK
-
-
[-i]
Bir şeyin doğru olduğunu ortaya koymak, desteklemek, teyit etmek, tasdik etmek
- "Olup bitenler ve başka kaynaklardan alınan haberler Ali Yusuf'u daima doğruluyordu." (Tarık Buğra)
-
Bir önermenin doğruluğunu veya yanlışlığını belirlemek amacıyla olayları inceleyip araştırmak
-
[-i]
Bir şeyin doğru olduğunu ortaya koymak, desteklemek, teyit etmek, tasdik etmek
- DOYURULMAK
-
-
[nsz]
Doyurma işine konu olmak
-
[nsz]
Doyurma işine konu olmak
- DOĞRULTMAK
-
-
[-i]
Doğrulmasını sağlamak, doğru duruma getirmek
- "Aralarında bellerini doğrultamayacak kadar yaşlıları da vardı." (Tarık Buğra)
-
Düzeltmek
- "Yanlışları doğrultmak."
-
Yöneltmek
-
Yön bulmak
- "Karşıki tepeye bakarak yolu doğrultup geldim."
-
Para sağlamak, kazanmak
- "Bütçemizi doğrultur, pansiyoner olmaktan vazgeçeriz." (Atilla İlhan)
-
[-i]
Doğrulmasını sağlamak, doğru duruma getirmek
- DOKUNDURUŞ
- ...
- DOĞRUCULUK
-
-
[isim]
Doğrucu olma durumu
- "Gönüllü doğruculuğun o kadarı tatlı anılar edinme şanslarını büyük çapta kısıtlar." (Refik Erduran)
-
Bir insanın söz ve hareketleriyle kanaat ve inançlarının, düşünüşünün uyuşması
-
[isim]
Doğrucu olma durumu
- DOSYALAMAK
-
-
[-i]
Yazıları, belgeleri dosyaya koymak
-
[-i]
Yazıları, belgeleri dosyaya koymak
- DOLDURUŞÇU
- ...
- DOGMACILIK
-
-
[isim]
Öne sürülen öğreti ve ilkeleri eleştirmeden doğru olarak benimseyen ve benimsediği varsayımlardan katı bir yöntemle önermeler türeten anlayış, dogmatizm
-
[isim]
Öne sürülen öğreti ve ilkeleri eleştirmeden doğru olarak benimseyen ve benimsediği varsayımlardan katı bir yöntemle önermeler türeten anlayış, dogmatizm
- DOKUNMATİK
-
-
[sıfat]
Dokunma ile çalışan (makine)
-
[sıfat]
Dokunma ile çalışan (makine)
- DONDURULMA
-
-
[isim]
Dondurulmak işi
-
[isim]
Dondurulmak işi
- DOLAMBAÇLI
-
-
[sıfat]
Dolambacı olan
- "Sedyeyle apartmanın dar, dolambaçlı merdivenlerinden çıkarmaya çalışıyorlar." (Memduh Şevket Esendal)
-
İçinden zor çıkılır, çapraşık
- "... müessesesinin epeyce karışık ve dolambaçlı işleri içinde bunalmış kalmış." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Dolambacı olan
- DOLAPLATMA
- ...
- DOĞAÇLAMAK
-
-
[nsz]
Birdenbire ve içine doğduğu gibi söylemek, irticalen dile getirmek
-
O anda şiir söylemek, irticalen şiir söylemek
-
Bir metne dayanmadan içe doğduğu gibi konuşmak ve oynamak, doğaçlama yapmak, tuluat yapmak
-
[nsz]
Birdenbire ve içine doğduğu gibi söylemek, irticalen dile getirmek
- DOKSANINCI
-
-
[sıfat]
Doksanın sıra sıfatı, sırada seksen dokuzuncudan sonra gelen
-
[sıfat]
Doksanın sıra sıfatı, sırada seksen dokuzuncudan sonra gelen
- DOMUZLAŞMA
-
-
[isim]
Domuzlaşmak işi
-
[isim]
Domuzlaşmak işi
- DONAYAZMAK
- ...
- DOLAŞIKLIK
-
-
[isim]
Dolaşık olma durumu
-
[isim]
Dolaşık olma durumu
- DOĞANHİSAR
- ...