Başında b olan 4 harfli 111 kelime var. B harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde b harfi olan kelimeler listesine ya da sonu b harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında b bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BATI
-
-
[isim]
Yeryüzündeki başlıca dört yönden güneşin battığı yön, günindi, garp, doğu karşıtı
- "En batıda sarı, iki yüksek tepeli bir dağ." (Halide Edip Adıvar)
-
Bulunulan yere göre güneşin battığı yönde olan bölge, garp
-
Güneşin 22 Martta ve 23 Eylülde battığı nokta
-
[isim]
Yeryüzündeki başlıca dört yönden güneşin battığı yön, günindi, garp, doğu karşıtı
- BOLD
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Bakınız koyu
-
[isim]
Bakınız koyu
- BASI
-
-
[isim]
Resim klişesi, dökme harf, taş kalıp kullanarak makine yardımı ile kâğıt, bez vb.ne yazı, resim çıkarma işi
-
[isim]
Resim klişesi, dökme harf, taş kalıp kullanarak makine yardımı ile kâğıt, bez vb.ne yazı, resim çıkarma işi
- BÜST
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Vücudun, omuzlarla birlikte göğüsten yukarı bölümü
- "Vücudundaki oransızlık, nereden geliyor; büstü, bacaklarından daha mı uzun?" (Atilla İlhan)
-
Heykelcilikte başı, göğsü, bazen de omuzları içine alan sanat ürünü
- "Atatürk büstü."
-
[isim]
Vücudun, omuzlarla birlikte göğüsten yukarı bölümü
- BALA
-
-
[isim]
Yavru, çocuk
-
[isim]
Yavru, çocuk
- BİLA
- ...
- BİYE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Genellikle giysinin yaka, kol, etek çevresine kendi kumaşından veya başka kumaştan geçirilen ince şerit
-
[isim]
Genellikle giysinin yaka, kol, etek çevresine kendi kumaşından veya başka kumaştan geçirilen ince şerit
- BADİ
-
-
[isim]
Ördek
- "Hani biz bir çayırda arabayla geçerken bir boğa çıkageldi, köylü korkudan nasıl badi badi koşmaya başlamıştı?" (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Ördek
- BAĞI
-
-
[isim]
Büyü
-
[isim]
Büyü
- BUAT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Elektrik akımı devrelerinde birleştirme yapmak veya akımı bir veya daha fazla kola ayırmak için kullanılan kutu
-
[isim]
Elektrik akımı devrelerinde birleştirme yapmak veya akımı bir veya daha fazla kola ayırmak için kullanılan kutu
- BAKÜ
- ...
- BURÇ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kale duvarlarından daha yüksek, yuvarlak, dört köşe veya çok köşeli kale çıkıntısı
- "Surun yıkık burçlarından baykuşlar gülüyor." (Haldun Taner)
-
Zodyak üzerinde yer alan on iki takımyıldıza verilen ortak ad
-
Demir aksamın birbirine değmesini engellemek, boşlukları doldurmak amacıyla sarı, karbon, plastik vb.nden yapılan bir motor parçası
-
[isim]
Kale duvarlarından daha yüksek, yuvarlak, dört köşe veya çok köşeli kale çıkıntısı
- BİBİ
-
-
[isim]
Hala
-
[isim]
Hala
- BOLU
- ...
- BORU
-
-
[isim]
Bir yerden başka bir yere sıvı, gaz vb. aktarmaya yarayan, içi boş, uçları açık, uzun ve dar silindir
- "Soba borusu kazanın içinden geçerdi." (Necati Cumalı)
- "Ellerini burunlarına boru çalar gibi götürerek kümeler arasında geçit resmi yapıyorlardı." (Ömer Seyfettin)
- "Gençlik bu, boru değil." (Atilla İlhan)
- "Ben evin içinde zaten borusu tutulanlardan bahsedildiğine pek çok defalar müsadif olmuştum." (Halit Ziya Uşaklıgil)
-
Borazan
- "Ankara'da ilk sabah boru sesinden uyandım." (Ruşen Eşref Ünaydın)
-
[isim]
Bir yerden başka bir yere sıvı, gaz vb. aktarmaya yarayan, içi boş, uçları açık, uzun ve dar silindir
- BABA
-
-
[isim]
Çocuğun dünyaya gelmesinde etken olan erkek
- "Türk babanın ve Türk ananın çocuğu Türktür." (Anayasa)
- "Bizim bu Kayabaşı'nda birçok zanaat, babadan oğla aktarılır." (Tarık Dursun K)
- "Sen bildiğini söyle babam, alt yanını ben getiririm."
- "Sacit bu hususta da babasına çekmişti." (Peyami Safa)
-
Çocuğu olmuş erkek, peder
- "Bunlar babadan oğla doktordurlar."
- "Git babam git, yol bitmez ki..."
-
Kazılarda çıkarılan toprağın miktarını hesaplayabilmek için yer yer bırakılan toprak dikme
-
Çatı merteği
-
Bir ülkeye veya bir topluluğa yararlı olmuş kimse
- "Atatürk Türk milletinin babasıdır."
-
Anlayışlı, iyi huylu erkek
-
Silah kaçakçılığı, kara para aklama ve uyuşturucu madde ticareti vb. kirli ve gizli işler yapan çetenin başı
-
Koruyucu, babalık duyguları ile dolu kimse
-
Ata
- "Asya'daki babalarımızdan miras kalan millî şiirimizin manzum şekillerinde..." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[sıfat]
Çok kaliteli, üstün nitelikli
-
Tarikatların bazısında tekke büyüğü
- "Bektaşi babası."
-
Bu gibi kimselere verilen unvan
- "Gül Baba. Nur Baba. Baba İlyas."
-
Gemi veya iskelede halatın takıldığı yuvarlak başlı iri demir, ağaç veya beton dikme
-
Bir merdivende, tırabzanın sahanlıkla birleştiği yerde bulunan dikey öge
-
[isim]
Çocuğun dünyaya gelmesinde etken olan erkek
- BÖLÜ
-
-
[isim]
Bölme işlemini gösteren "/" veya ":" işaretlerinin okunuşu, taksim
- ""a/b" anlatımı, "a bölü b" diye okunur."
-
Bir bayağı kesrin gösterilişinde pay ile payda arasına konulan yatay çizginin okunuşu
- ""a/b" kesri "a bölü b" diye okunur."
-
[isim]
Bölme işlemini gösteren "/" veya ":" işaretlerinin okunuşu, taksim
- BERİ
-
-
[isim]
Konuşanın önündeki iki uzaklıktan kendisine daha yakın olanı
- "Biraz beriye geliniz."
-
[sıfat]
Bu uzaklıkta bulunan
- "Ağaçlardan, karanlığın beri tarafına doğru bir nehir akışı var." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[edat]
-den bu yana
- "Kar sabahtan beri yağmıştı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Konuşanın önündeki iki uzaklıktan kendisine daha yakın olanı
- BANK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Çoğunlukla parklarda ve bahçelerde oturulacak sıra
-
[isim]
Çoğunlukla parklarda ve bahçelerde oturulacak sıra
- BAYİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Belirli maddeleri satma izni olan kimse, dükkân veya kuruluş
- "Tekel bayisi. Gazete bayisi."
-
[isim]
Belirli maddeleri satma izni olan kimse, dükkân veya kuruluş