Başında ş olan 8 harfli 182 kelime var. Ş harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ş harfi olan kelimeler listesine ya da sonu ş harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ş bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ŞAMPİYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Ulusal ve uluslararası bir yarışmada ilk dereceyi alan, birinci olan kimse veya takım, böke
-
[isim]
Ulusal ve uluslararası bir yarışmada ilk dereceyi alan, birinci olan kimse veya takım, böke
- ŞİDDETLE
-
-
[zarf]
Güçlü bir biçimde
-
[zarf]
Güçlü bir biçimde
- ŞAPLATMA
-
-
[isim]
Şaplatmak işi
-
[isim]
Şaplatmak işi
- ŞARKIŞLA
- ...
- ŞABANÖZÜ
- ...
- ŞAPŞALCA
-
-
[sıfat]
Şapşala yakışır (bir biçimde)
-
[sıfat]
Şapşala yakışır (bir biçimde)
- ŞARLATAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
Kendi bilgi ve niteliklerini veya mallarını överek karşısındakini kandıran, dolandıran kimse
- "Kim namuslu, kim dalavereci, kim şarlatan, laf ebesi ve dalkavuk, biliyordu." (Tarık Buğra)
-
Bilir geçinen kimse
-
Kendi bilgi ve niteliklerini veya mallarını överek karşısındakini kandıran, dolandıran kimse
- ŞAİBESİZ
-
-
[sıfat]
Şaibesi olmayan
-
[sıfat]
Şaibesi olmayan
- ŞIMARTMA
-
-
[isim]
Şımartmak işi
- "Her ne ise sizi de pek şımartmaya gelmez." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Şımartmak işi
- ŞİMDİLİK
-
-
[zarf]
Şimdiki durumda veya zamanda, şimdiki zaman için, şu duruma göre
- "Sen şimdilik büyük babanın yanında kal, babanı istediğin zaman görürsün." (Halide Edip Adıvar)
-
[zarf]
Şimdiki durumda veya zamanda, şimdiki zaman için, şu duruma göre
- ŞAŞILMAK
-
-
[nsz]
Şaşkınlığa uğranılmak
- "Cidden şaşılacak şeyler yapıyor." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[nsz]
Şaşkınlığa uğranılmak
- ŞECERELİ
-
-
[sıfat]
Şeceresi olan, oldukça uzak bir ataya kadar dedeleri belli olan
- "... bir Osmanlı şehzadesi, hülasa şecereli bir asil." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Şeceresi olan, oldukça uzak bir ataya kadar dedeleri belli olan
- ŞEKİLSEL
- ...
- ŞEFKATLİ
-
-
[sıfat]
Şefkati olan, sevecen, müşfik
- "Fazla şefkatli bir ana baba elinde bin türlü nazla büyüdü." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Şefkati olan, sevecen, müşfik
- ŞEREFİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir yer bayındır duruma getirildiğinde çevrede bulunan mülklerin değeri arttığından, sahiplerinden belediyece alınan para
-
Kooperatiflerde üst katlardaki evlerin veya caddeye bakan evlerin sahiplerinden alınan fazla ücret
-
[isim]
Bir yer bayındır duruma getirildiğinde çevrede bulunan mülklerin değeri arttığından, sahiplerinden belediyece alınan para
- ŞİİRİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Şiir olma özelliği
- "Mana, vezin değişti mi? Başka kelimeler mi kullandık? Hayır fakat şiiriyet uçuverdi." (Nurullah ataç)
-
[isim]
Şiir olma özelliği
- ŞAŞALAMA
-
-
[isim]
Şaşalamak işi
-
[isim]
Şaşalamak işi
- ŞENLENME
-
-
[isim]
Şenlenmek işi
-
[isim]
Şenlenmek işi
- ŞÖHRETLİ
-
-
[sıfat]
Ünü olan, ünlü, tanınmış
- "İstanbul'un en güzel, en şöhretli kadınlarından idi." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Ünü olan, ünlü, tanınmış
- ŞAKKOLMA
- ...