Başında ısı olan 33 kelime var. Isı ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ısı olan kelimeler listesine ya da sonu ısı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ısı bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
ISIRGANGİLLER
ISIDENETİR, ISINDIRMAK
ISINDIRMA, ISIRILMAK, ISIRIMLIK, ISITILMAK
ISIÖLÇER, ISIRILMA, ISIRTMAK, ISITILMA, ISIVEREN, ISIYAYAR
ISIALAN, ISINMAK, ISIRGAN, ISIRGIN, ISIRICI, ISIRMAK, ISIRTMA, ISITICI, ISITMAK
ISICAM, ISIDAM, ISINIŞ, ISINMA, ISIRIK, ISIRMA, ISITIŞ, ISITMA
ISIL, ISIN
ISI
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ISIRGANGİLLER
-
-
[isim]
İki çeneklilerden, örneği ısırgan otu olan, yapışkan otu, rami vb. birtakım türleri içine alan bitki familyası
-
[isim]
İki çeneklilerden, örneği ısırgan otu olan, yapışkan otu, rami vb. birtakım türleri içine alan bitki familyası
- ISIDENETİR
-
-
[isim]
Bir yer veya nesnenin ısısını kendiliğinden düzenleyen, aynı derecede olmasını sağlayan cihaz, termostat
-
[isim]
Bir yer veya nesnenin ısısını kendiliğinden düzenleyen, aynı derecede olmasını sağlayan cihaz, termostat
- ISINDIRMAK
-
-
[-i]
Isınmasını sağlamak, sıcaklık kazandırmak
-
Birinin bir şeye alışmasını, ilgi duymasını sağlamak
- "Neşesi ve canlılığıyla beni tekrar evime ısındırmıştı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[-i]
Isınmasını sağlamak, sıcaklık kazandırmak
- ISIRIMLIK
-
-
[sıfat]
Bir kezde ısırılacak miktarda olan
-
[sıfat]
Bir kezde ısırılacak miktarda olan
- ISITILMAK
-
-
[nsz]
Isıtma işi yapılmak
- "Üç beş adım ötede, bir ateş yakılmış, üstünde bir kazan su ısıtılıyordu." (Memduh Şevket Esendal)
-
[nsz]
Isıtma işi yapılmak
- ISINDIRMA
-
-
[isim]
Isındırmak işi
- "Kutu kutu hediyeler, el örgüsü ceketlerle çocuğu kendilerine ısındırmaya çalışıyorlardı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Isındırmak işi
- ISIRILMAK
-
-
[nsz]
Dişleri arasında sıkılmak veya koparılmak
-
[nsz]
Dişleri arasında sıkılmak veya koparılmak
- ISIVEREN
-
-
[sıfat]
Isı açığa çıkaran, çevresine ısı salan (birleşme, tepkime), ekzotermik
-
[sıfat]
Isı açığa çıkaran, çevresine ısı salan (birleşme, tepkime), ekzotermik
- ISIRTMAK
-
-
[-i]
Isırmasına sebep olmak
- "Bir sorkun dalını, bir sürgünü ağzına doğru tutar, ısırtırlardı yılana." (Necati Cumalı)
-
[-i]
Isırmasına sebep olmak
- ISIÖLÇER
-
-
[isim]
Cisimlerin ısınma ısısını ölçmeye yarayan alet, kalorimetre
-
[isim]
Cisimlerin ısınma ısısını ölçmeye yarayan alet, kalorimetre
- ISITILMA
-
-
[isim]
Isıtılmak işi
-
[isim]
Isıtılmak işi
- ISIRILMA
-
-
[isim]
Isırılmak işi
- "Onun için ehemmiyetli olan şey sizin ısırılmanız değil, kendisinin ısırmasıdır." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Isırılmak işi
- ISIYAYAR
-
-
[isim]
Bir akışkanda ısıyı her tarafa eşit olarak yaymaya yarayan alet, konvektör
-
[isim]
Bir akışkanda ısıyı her tarafa eşit olarak yaymaya yarayan alet, konvektör
- ISIRTMA
-
-
[isim]
Isırtmak işi
- "Evde bacağımı ısırtmaya çalışırken, köpek kızıp neferin elini ısırmaz mı?" (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Isırtmak işi
- ISITMAK
-
-
[-i]
Sıcak duruma getirmek
- "Bak buraya, dedim, mangalda çay var, istersen ısıtır, içersin." (Memduh Şevket Esendal)
-
Çekici, olumlu, hoş bir duruma getirmek
- "Orada kapkaranlık, soğuk geceleri ısıtan bir aydınlık vardı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[-i]
Sıcak duruma getirmek
- ISIRICI
-
-
[sıfat]
Isıran, dişlerini batıran
-
Dalayan, kaşındıran (kumaş, yün)
-
Sert, soğuk (rüzgâr)
- "Gölün ortasında bulunuyorduk, ısırıcı bir rüzgâr da çıkmıştı." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Isıran, dişlerini batıran
- ISINMAK
-
-
[nsz]
Sıcak duruma gelmek
- "Havalar ısınınca bizim ahbaplar ayaklandılar." (Burhan Felek)
-
Üşümesini gidermek
- "Hele işini biraz bırak da şöyle sobanın yanına otur, biraz ısın, dinlen..." (Refik Halit Karay)
-
Yadırgamaz olmak, hoşlanır olmak, alışmak, benimsemek
- "Bunca çabamıza karşın halkımızın Batı müziğine ısınamadığını söyledi." (Necati Cumalı)
-
Var olan gerginlik sona ermek
- "Çaylar dağıldıktan sonra ortalık oldukça ısındı." (Halide Edip Adıvar)
-
[nsz]
Sıcak duruma gelmek
- ISIALAN
-
-
[sıfat]
Oluşumu sırasında ısı alan (birleşme, tepkime), endotermik
-
[sıfat]
Oluşumu sırasında ısı alan (birleşme, tepkime), endotermik
- ISIRGAN
-
-
[isim]
Isırgangillerden, her tarafı sert tüylerle kaplı, tüyleri kırıldığında karınca asidi denilen çok kaşındırıcı bir madde çıkartan bir ot (Urtica)
- "Sanki bir ecza kutusu şu ısırgana benzeyen koyu yeşil ot." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Isırgangillerden, her tarafı sert tüylerle kaplı, tüyleri kırıldığında karınca asidi denilen çok kaşındırıcı bir madde çıkartan bir ot (Urtica)
- ISITICI
-
-
[isim]
Bir nesnenin, genellikle bir akışkanın sıcaklığını, kullanmadan önce arttırmaya yarayan alet
-
[isim]
Bir nesnenin, genellikle bir akışkanın sıcaklığını, kullanmadan önce arttırmaya yarayan alet