Sonunda ı olan 5 harfli 227 kelime var. I harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ı harfi olan kelimeler listesine ya da başında ı harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- CAZCI
-
-
[isim]
Caz müziği çalan veya besteleyen kimse
- "Aaa diyorlar, burada bar açılmış, bak cazcı Arap kapıda." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Caz müziği çalan veya besteleyen kimse
- MIHÇI
- ...
- OTACI
-
-
[isim]
Hekim
-
[isim]
Hekim
- HAÇLI
-
-
[sıfat]
Haçı olan
-
[sıfat]
Haçı olan
- BALLI
-
-
[sıfat]
İçinde bal bulunan
-
Şanslı
-
[sıfat]
İçinde bal bulunan
- BIÇKI
-
-
[isim]
Tahta veya ağaç biçmekte kullanılan, karşılıklı iki sapı olan ve iki kişi tarafından kullanılan büyük testere
-
Motorla çalışan bir çeşit güçlü testere
-
Saraç bıçağı
-
Bağ budamaya yarayan dişli bıçak
-
[isim]
Tahta veya ağaç biçmekte kullanılan, karşılıklı iki sapı olan ve iki kişi tarafından kullanılan büyük testere
- ÇAVLI
-
-
[isim]
Henüz ava alıştırılmamış doğan yavrusu
-
[isim]
Henüz ava alıştırılmamış doğan yavrusu
- NAZLI
-
-
[sıfat]
Kolayca gönlü olmayan, kendini ağır satan, ısrar bekleyen, işveli, edalı
- "Nazlı mı nazlı, süzüm süzüm süzülen bir kız çocuğuydu." (Tarık Buğra)
-
Üstüne titrenilen, değer verilen
- "Ben çocukluğumdan beri gayet nazlı büyüdüm." (Peyami Safa)
-
Özen isteyen, nazik
-
Sağlığını, dayanıklılığını çabuk yitiren
-
[sıfat]
Kolayca gönlü olmayan, kendini ağır satan, ısrar bekleyen, işveli, edalı
- ARTÇI
-
-
[isim]
Geçmiş bir sanat veya edebiyat çığırını sürdüren sanatçı veya hareket
-
Yürüyüş durumunda bulunan bir askerî birliğin güvenliğini sağlamak için arkadan gelmek üzere bırakılan kıta, dümdar
-
[sıfat]
Arkadan gelen, sonra olan, öncü karşıtı
-
[isim]
Geçmiş bir sanat veya edebiyat çığırını sürdüren sanatçı veya hareket
- GAMLI
-
-
[sıfat]
Kaygılı, tasalı, sıkıntısı, üzüntüsü olan, mağmum
- "Babası onun bu taşkın hareketine gamlı gözlerle bakıyordu." (Peyami Safa)
-
Sıkıntı veya üzüntü veren
-
[sıfat]
Kaygılı, tasalı, sıkıntısı, üzüntüsü olan, mağmum
- ODALI
-
-
[sıfat]
Herhangi bir sayıda odası olan
- "Bunlara Yenişehir'de, üç odalı bir ev de buldum." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Topkapı Sarayı'nda oturan saray adamları
-
[sıfat]
Herhangi bir sayıda odası olan
- OTAĞI
- ...
- YAYGI
-
-
[isim]
Yere veya döşeme üzerine serilen örtü
- "En iyi yer orasıdır, yaygınızı oraya yayın!" (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Yere veya döşeme üzerine serilen örtü
- SIRLI
-
-
[sıfat]
Sır (I) sürülmüş, sırı (I) olan
- "Toprak olanları dahi pek zevkle yapılmış olup ekserisi cam gibi sırlıdır." (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
Sır (I) sürülmüş, sırı (I) olan
- HIRLI
-
-
[sıfat]
İşinde doğru, uslu, iyi (kimse)
- "Ben onu tanımıyorum, hırlı mıdır, hırsız mıdır bilmem!"
-
Yaramaz, şımarık, kötü (kimse)
-
[sıfat]
İşinde doğru, uslu, iyi (kimse)
- ZARSI
-
-
[sıfat]
Zarı andıran, zara benzeyen, zar gibi
- "Zarsı doku."
-
[sıfat]
Zarı andıran, zara benzeyen, zar gibi
- BAĞLI
-
-
[sıfat]
Bir bağ ile tutturulmuş olan
- "Günlerden beri bağlı duran demir, sert bir hırıltıyla denize daldı." (Halikarnas Balıkçısı)
- "Atatürk ilke ve inkılaplarına ve laik Cumhuriyet ilkesine bağlı kalacağıma ant içerim." (Anayasa)
- "Özel ilk ve orta dereceli okulların bağlı olduğu esaslar, devlet okulları ile erişilmek istenen seviyeye uygun olarak kanunla düzenlenir." (Anayasa)
-
Gerçekleşmesi bir şartı gerektiren, vabeste
- "Ekinlerin gürleşmesi yağmura bağlıdır, Sevincimiz üzüntümüz / Hep sana bağlı." (Behçet Necatigil)
- "İhtiyarın Arslan Bey'e bu kadar bağlı olması, Giray'ı sık sık bir tarafa itmesi canını sıkıyordu." (Sevinç Çokum)
-
Sınırlanmış, sınırlı
- "Tüzüğe bağlı bir işlem."
-
Kapatılmış olan, kapalı
- "Bağlı geçit."
-
Bir kuruluşun yetkisi altında bulunan
- "Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumunun bağlı kuruluşlarını ziyaret ettim."
-
Sadık
- "Türkiye Cumhuriyeti Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir." (Anayasa)
-
Bir kimseye, bir düşünceye, bir hatıraya saygı, aşk vb. duygularla bağlanan, tutkun
- "Çocuklarına bağlı ana."
-
Halk inanışına göre, büyü etkisiyle cinsel güçten yoksun edilmiş (erkek)
-
[sıfat]
Bir bağ ile tutturulmuş olan
- SAÇLI
-
-
[sıfat]
Saçı olan
- "Ak saçlı. Sarı saçlı."
-
[sıfat]
Saçı olan
- ORALI
-
-
[sıfat]
O yerden olan
- "Oralı mıdır, değil midir, beni zerre kadar ilgilendirmez." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Hiç oralı olmaz ve hâlinden yakınır." (Salâh Birsel)
-
[sıfat]
O yerden olan
- ORASI
-
-
[isim]
O yer, ora
- "Odam orası, dedi, sağ tarafa düşen kapı." (Refik Halit Karay)
-
O yönü
- "İşin orası önemli değil."
-
[isim]
O yer, ora