Başında i olan 6 harfli 225 kelime var. İ harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde i harfi olan kelimeler listesine ya da sonu i harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında i bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- İHANET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hıyanet, hainlik
- "Nerede sadakat beklersek orada ihanete uğrarız." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Evlilikte, sevgide aldatma, sadakatsizlik
-
Gerektiğinde yardımda bulunmama, bir kimsenin güvenini yok etme
-
[isim]
Hıyanet, hainlik
- İVAZLI
-
-
[sıfat]
Ödünlü
-
Karşılığı olan
-
[sıfat]
Ödünlü
- İÇKİLİ
-
-
[sıfat]
İçki içmiş olan
-
İçki içilen
- "Köylülerle beraber içkili belediye bahçesinin içinden saz dinledim." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[zarf]
İçki içmiş olarak
- "İçkili otomobil kullanılmaz."
-
[sıfat]
İçki içmiş olan
- İNATLA
- ...
- İNLEME
-
-
[isim]
İnlemek işi
-
[isim]
İnlemek işi
- İLETİŞ
-
-
[isim]
İletme işi veya biçimi
-
[isim]
İletme işi veya biçimi
- İNTİHA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Son, sona erme, sonu gelme
-
[isim]
Son, sona erme, sonu gelme
- İŞARET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Anlam yükletilen şey, anlamlı iz, im
- "Noktalama işaretleri."
- "Annem eliyle, yüzüyle ne biçim işaret etti babama bilmiyorum ama hiç ses çıkarmadılar." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Başı ile evet işareti verdi." (Aka Gündüz)
- "Bu baş sallayışını bir tasdik işareti sayıp konuşmaya devam etti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Belirti, gösterge, alamet
- "Ben, yalnız bir noktaya işaret etmekle iktifa edeceğim." (Atatürk)
-
El, yüz hareketleriyle gösterme
- "Artık işaretleri bırakmış, konuşuyor, bir taraftan da saçlarını düzeltiyor." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Anlam yükletilen şey, anlamlı iz, im
- İTİBAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Saygı görme, değerli, güvenilir olma durumu, saygınlık, prestij
- "Benim bir kuru itibardan başka neyim var bu dünyada kaybedecek?" (Necati Cumalı)
- "Biz sana ağabey diye itibar ediyoruz." (Burhan Felek)
- "Yaşarken de öldükten sonra da en büyük itibarı gördü." (Haldun Taner)
- "Paran kıtsa itibarın sağ olsun." (Memduh Şevket Esendal)
-
Borç ödemede güvenilir olma durumu, kredi
- "Başkalarının sözüne itibar etmez."
-
[isim]
Saygı görme, değerli, güvenilir olma durumu, saygınlık, prestij
- İNTİFA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yararlanma, faydalanma, asılanma
-
[isim]
Yararlanma, faydalanma, asılanma
- İNAYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İyilik, kayra, atıfet, ihsan, lütuf
-
[isim]
İyilik, kayra, atıfet, ihsan, lütuf
- İLANCI
- ...
- İMANLI
-
-
[sıfat]
İmanı olan, inançlı, mutekit
-
İnsaflı, vicdanlı
-
[sıfat]
İmanı olan, inançlı, mutekit
- İZANLI
-
-
[sıfat]
Anlayışlı, düşünceli
-
[sıfat]
Anlayışlı, düşünceli
- İPOTEK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Tutu
- "Evin tapusunu üstünüze çıkartmışsanız onu da ipotek eder, birkaç taksiti daha ödersiniz." (Çetin Altan)
- "Bu ipoteği çözmek sizin elinizde! Bir tek siz çözebilirsiniz onu!" (Nazlı Eray)
-
[isim]
Tutu
- İÇGÜDÜ
-
-
[isim]
Bir canlı türünün bütün bireylerinde akıl ve düşünceden bağımsız olarak doğuştan gelen bilinçsiz her türlü hareket ve davranış, insiyak, sevkitabii
- "Bir çeşit içgüdüyle fincanı alıyor tepsiden ve hemen dudaklarına götürüyor." (Erhan Bener)
-
Organizmayı o türe özgü olan bir amaca ulaşmaya sürükleyen davranış eğilimi
-
[isim]
Bir canlı türünün bütün bireylerinde akıl ve düşünceden bağımsız olarak doğuştan gelen bilinçsiz her türlü hareket ve davranış, insiyak, sevkitabii
- İSLAMİ
- ...
- İTALİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Eğik yazı
-
[isim]
Eğik yazı
- İÇECEK
-
-
[isim]
İçilen her şey, meşrubat
- "Burada yiyecek, içecek her şey var."
-
[sıfat]
İçilmeye elverişli
-
[isim]
İçilen her şey, meşrubat
- İNŞAAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yapı, yapı işleri
- "Arsalar satıldıktan sonra inşaat başladı." (Haldun Taner)
-
Yapma işi, yapım
- "Gemi inşaatı."
-
[isim]
Yapı, yapı işleri