Sonunda ü olan 8 harfli 86 kelime var. Ü harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ü harfi olan kelimeler listesine ya da başında ü harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- GÖTÜRÜCÜ
-
-
[sıfat]
Götüren, yönelten
- "Yapılacak araştırmaların, doğruya götürücü nitelikte olmasına dikkat edilmiştir."
-
[sıfat]
Götüren, yönelten
- GÜMBÜRTÜ
-
-
[isim]
Birdenbire yankılı ve derinden gelen patlama, yıkılma, çarpma sesi, şiddetli gürültü
- "Sessizlik öyle yoğun ki handiyse yüreklerinin gümbürtüsünü işitiyorlar." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Birdenbire yankılı ve derinden gelen patlama, yıkılma, çarpma sesi, şiddetli gürültü
- HAMAMÖZÜ
- ...
- ÖĞLEÜSTÜ
-
-
[zarf]
Öğleye yakın zamanda, öğleüzeri
- "Öğleüstü güreş başladı." (Memduh Şevket Esendal)
-
[zarf]
Öğleye yakın zamanda, öğleüzeri
- FIRDÖNDÜ
-
-
[isim]
Biri döndüğünde ötekinin de dönmesini engellemek için uç uca getirilerek serbest bir eksenle bağlanmış çift halka
-
Topaç gibi çevrilerek oynanan, tunçtan, altı köşeli bir kumar aracı
-
Bir ipe bağlı olarak birden fazla çıpa atıldığında çıpaların karışmaması için tekne zinciri ile parçaların bağlandığı zincir arasına konulan metal araç
-
Belirli bir görüş veya düşünce sahibi olmayan kimse
- "Sen de amma fırdöndüsün!"
-
[isim]
Biri döndüğünde ötekinin de dönmesini engellemek için uç uca getirilerek serbest bir eksenle bağlanmış çift halka
- MECİTÖZÜ
- ...
- GÖZLÜKÇÜ
-
-
[isim]
Gözlük satan veya onaran kimse
-
Gözlük satma ve onarma işlerinin yapıldığı dükkân
-
[isim]
Gözlük satan veya onaran kimse
- EPİKÜRCÜ
- ...
- HÖRGÜÇLÜ
-
-
[sıfat]
Hörgücü olan (deve)
- "İki hörgüçlü deve."
-
[sıfat]
Hörgücü olan (deve)
- SIĞIRÖDÜ
-
-
[isim]
Kırlarda görülen bir tür çalı cinsi bitki
-
[isim]
Kırlarda görülen bir tür çalı cinsi bitki
- YÜRÜTÜCÜ
-
-
[isim]
Yürütme yetkisini kullanan kimse
-
[isim]
Yürütme yetkisini kullanan kimse
- KÜKÜRTLÜ
-
-
[sıfat]
İçinde kükürt bulunan
- "Kükürtlü sabun."
-
[sıfat]
İçinde kükürt bulunan
- CÜMBÜŞÇÜ
-
-
[isim]
Cümbüş çalan kimse
-
[isim]
Cümbüş çalan kimse
- DEVEGÖZÜ
-
-
[isim]
İri ve siyah taneli bir üzüm çeşidi
-
[isim]
İri ve siyah taneli bir üzüm çeşidi
- DEMİRÖZÜ
- ...
- ŞABANÖZÜ
- ...
- GÖZLÜKLÜ
-
-
[sıfat]
Gözlük takmış olan, gözlük kullanan
- "Posta müvezzilerinden gözlüklü olanı, ta uzaktaki masadan lafa karıştı." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Gözlük takmış olan, gözlük kullanan
- ÖKÜZGÖZÜ
-
-
[isim]
Birleşikgillerden, sarı renkte, papatyayı andırır bir çiçek ve onun bitkisi, sığırgözü, mastı çiçeği, arnika (Arnica montana)
-
[isim]
Birleşikgillerden, sarı renkte, papatyayı andırır bir çiçek ve onun bitkisi, sığırgözü, mastı çiçeği, arnika (Arnica montana)
- SARAYÖNÜ
- ...
- AYAKÜSTÜ
-
-
[zarf]
Oturmadan, ayakta durarak
- "Makasçı, ayaküstü bana gayet basit kelimelerle bir dram anlattı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Kısa sürede, acele olarak, ayaküzeri
-
[isim]
Hazır yemek
-
[zarf]
Oturmadan, ayakta durarak