Sonunda ü olan 5 harfli 87 kelime var. Ü harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ü harfi olan kelimeler listesine ya da başında ü harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KÖSÇÜ

  1. [isim] Mehter takımında kös çalan kimse

FONDÜ
...
GÜRCÜ
...
KÖKÇÜ

  1. [isim] İlaç yapımında kullanılan kök, kabuk, çiçek, yaprak vb.ni satan kimse

ÖRÜCÜ

  1. [isim] Örme işi yapan kimse
  2. Kumaş ve örgülerdeki yırtıkları, delikleri onaran kimse veya bu işlerin yapıldığı yer
  3. Duvar yapan veya onaran kimse, yapı ustası

GÜLCÜ

  1. [isim] Gül üreten veya alıp satan kimse

SÜTÇÜ

  1. [isim] Süt satan kimse
    • "Tam kapı yanında bir sütçü dükkânı gözüme ilişti." (Refik Halit Karay)
  2. Bol süt veren hayvan

YEKDÜ
...
TÖRPÜ

  1. [isim] Ağaç, kurşun, kalay vb. yumuşak metallerin kabasını almaya yarayan, dişleri uzun ve aralıklı olan eğe
  2. Bir şeyin yüzündeki pürüzleri gidermek, düzgünleştirmek için kullanılan kısa, ince, pürtüklü eğe
    • "Tırnak törpüsü."

ÇÜNKÜ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [bağlaç] Şundan dolayı, şu sebeple, zira
    • "Ben şimdi sizin fikrinizi tenkit etmeyeceğim çünkü faydasızdır." (Ömer Seyfettin)

KÜTLÜ

  1. Çekirdekli, çiğitli pamuk
    • "Kütlüler ak öbeklerle ovaya yayılmıştı." (Yahya Kemal)

KÜSKÜ

  1. [isim] Taşa veya duvara delik açmak için kullanılan uzun, ağır ve bir ucu sivri demir
  2. Taş kaldırmakta kullanılan uzun demir çubuk veya basit, ağaçtan kaldıraç
    • "Taşı tekrar yerine koymazsak balta ve küskü ile onu kaldırır, aşağı yuvarlarız." (Refik Halit Karay)

YÜZLÜ

  1. [sıfat] Yüzü herhangi bir nitelikte olan
    • "Yanında ... kapkara yüzlü, bembeyaz dişli lakin çırılçıplak olmayan bir de zenci vardı." (Refik Halit Karay)
  2. Şımartılmış, yüz bulmuş (kimse)

DÜNKÜ

  1. [sıfat] Bugünden bir önceki günle ilgili
    • "Dünkü gün. Dünkü yağmur."
  2. Yakın geçmişteki
    • "Dünkü kaplan, bir kül kedisi yumuşaklığı ile göğsüme yaslandı." (Aka Gündüz)
  3. Acemi, yeni, toy
    • "Daha dünkü damatla böyle çabucak yüzgöz olup rezaleti ayyuka çıkarmak olur mu hiç?" (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

ÇÖRTÜ

  1. [isim] Değirmende buğday teknesi oluğu

YÜNLÜ

  1. [sıfat] Yünü olan
  2. Yünden yapılmış
    • "Yünlü battaniye."
  3. [isim] Yün kumaş
  4. Yün kumaştan yapılmış
    • "Yünlü etek."

GOLCÜ

  1. [isim] Çok gol atan oyuncu
    • "Millî takımın en büyük golcüsü."

YÜKÇÜ

  1. [isim] Taşıyıcı

GÖZLÜ

  1. [sıfat] Gözü olan
  2. Herhangi bir biçimde veya renkte gözü olan
    • "İri gözlü. Yeşil gözlü."
  3. Bölmesi veya gözleri olan
    • "Bu masa üç gözlüdür."
  4. Deliği olan
    • "Sık gözlü kalbur."

SÜZGÜ

  1. [isim] Delikli çanak
  2. Balıkçı kepçesi
  3. Fide sulamak için tenekeden yapılan, ucunda süzgeci olan kap

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü