Sonunda öz olan 33 kelime var. ÖZ ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde öz olan kelimeler listesine ya da başında öz olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
MİTRALYÖZ
ALTINGÖZ, YALINGÖZ
AÇIKGÖZ, AYNAGÖZ, FLÖRTÖZ, KARAGÖZ, NEBÜLÖZ, PARAGÖZ, SARIGÖZ, TEPEGÖZ, VİRTÜÖZ
ARAZÖZ, CAMGÖZ, CİNGÖZ, DANSÖZ, FRİTÖZ, MAKYÖZ, ÖZBEÖZ, ŞANTÖZ, SUFLÖZ, VANDÖZ
AÇGÖZ, BATÖZ, KUVÖZ, LİZÖZ, MASÖZ
ÇÖZ, GÖZ, KÖZ, SÖZ, TÖZ
ÖZ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MİTRALYÖZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir tür makineli tüfek, makineli
- "Yandaki odadan mitralyöz ateşini andıran daktilo tıkırtıları geliyordu." (Haldun Taner)
-
[isim]
Bir tür makineli tüfek, makineli
- YALINGÖZ
-
-
[isim]
Bir tür kertenkele
-
[isim]
Bir tür kertenkele
- ALTINGÖZ
- ...
- NEBÜLÖZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bulutsu
-
[isim]
Bulutsu
- VİRTÜÖZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Herhangi bir müzik aracını büyük ustalıkla çalabilen sanatçı
- "Ressam için müze görmek ne ise müzisyen için de virtüözlerinin plaklarını dinlemek o imiş." (Haldun Taner)
-
[isim]
Herhangi bir müzik aracını büyük ustalıkla çalabilen sanatçı
- TEPEGÖZ
-
-
[isim]
Derslerde, konferanslarda asetat üzerine yazılan yazıyı veya grafiği kuvvetli bir ışık kaynağı aracılığıyla perdeye yansıtan optik araç
-
[sıfat]
Dar alınlı, gözleri saçlarının bittiği yere çok yakın görünen (kimse)
-
[sıfat]
Dikkatsizce, sağa sola çarparak yürüyen (kimse)
-
Medine kurdunun ara konakçısı, tepegözlerin örnek türü olan küçük kabuklu (Cyclops strenuus)
-
[isim]
Derslerde, konferanslarda asetat üzerine yazılan yazıyı veya grafiği kuvvetli bir ışık kaynağı aracılığıyla perdeye yansıtan optik araç
- FLÖRTÖZ
- ...
- AYNAGÖZ
- ...
- PARAGÖZ
-
-
[sıfat]
Parayı çok seven, paraya çok düşkün, para canlısı (kimse)
- "Bundan dolayı bu paragöz adamın sırf körpeliğinden dolayı aldığı ufak tefek kızcağızı herkes görmek istiyordu." (Halide Edip Adıvar)
-
[sıfat]
Parayı çok seven, paraya çok düşkün, para canlısı (kimse)
- SARIGÖZ
-
-
[isim]
İzmaritgillerden, rengi altın sarısı olan, Atlantik Okyanusu'nda ve Akdeniz'de yaşayan bir balık (Sargus salvieri)
-
[isim]
İzmaritgillerden, rengi altın sarısı olan, Atlantik Okyanusu'nda ve Akdeniz'de yaşayan bir balık (Sargus salvieri)
- AÇIKGÖZ
-
-
[sıfat]
Uyanık davranarak çıkar sağlayan, imkânlardan kurnazca yararlanmasını bilen, cingöz, uyanık, kurnaz (kimse)
- "O aralık açıkgözün biri de ayağımdan çıkan potini almış, savuşmuş." (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
Uyanık davranarak çıkar sağlayan, imkânlardan kurnazca yararlanmasını bilen, cingöz, uyanık, kurnaz (kimse)
- KARAGÖZ
-
-
[isim]
İzmaritgillerden, 25-30 cm uzunluğunda, enli, boz renkli, beyaz etli bir balık (Sargus sargus)
-
[isim]
İzmaritgillerden, 25-30 cm uzunluğunda, enli, boz renkli, beyaz etli bir balık (Sargus sargus)
- SUFLÖZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Oyunculara, rollerinde unuttukları sözleri izleyicilere duyurmadan söyleyip hatırlatan kadın
-
[isim]
Oyunculara, rollerinde unuttukları sözleri izleyicilere duyurmadan söyleyip hatırlatan kadın
- CAMGÖZ
-
-
[isim]
Deniz kıyısına yakın yaşayan, boyu 1,5 m kadar olan, eti lezzetli bir tür köpek balığı (Galeius canis)
-
[isim]
Deniz kıyısına yakın yaşayan, boyu 1,5 m kadar olan, eti lezzetli bir tür köpek balığı (Galeius canis)
- VANDÖZ
- ...
- MAKYÖZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İyi görüntü sağlamak, belli bir tipi yaratmak veya yalnızca bazı düzeltmeler yapmak için oyuncunun yüzünde ve başka organlarında boyama ve değişim yapan kadın
-
[isim]
İyi görüntü sağlamak, belli bir tipi yaratmak veya yalnızca bazı düzeltmeler yapmak için oyuncunun yüzünde ve başka organlarında boyama ve değişim yapan kadın
- ŞANTÖZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kadın şarkıcı
-
[isim]
Kadın şarkıcı
- CİNGÖZ
-
-
[sıfat]
Açıkgöz
-
[sıfat]
Açıkgöz
- DANSÖZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Dans etmeyi meslek edinmiş kadın
-
[isim]
Dans etmeyi meslek edinmiş kadın
- FRİTÖZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yiyecekleri özellikle patatesi kızartmaya yarayan özel kap
-
[isim]
Yiyecekleri özellikle patatesi kızartmaya yarayan özel kap