Başında özü olan 15 kelime var. Özü ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde özü olan kelimeler listesine ya da sonu özü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında özü bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
ÖZÜMLENMEK, ÖZÜMSENMEK, ÖZÜMSETMEK
ÖZÜMLEMEK, ÖZÜMLENME, ÖZÜMSEMEK, ÖZÜMSENME, ÖZÜMSETME
ÖZÜMLEME, ÖZÜMSEME
ÖZÜRSÜZ
ÖZÜNLÜ, ÖZÜRLÜ
ÖZÜR, ÖZÜT
Z Ö Ü Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
ÖZ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÖZÜMSENMEK
-
-
[nsz]
Özümlenmek
-
[nsz]
Özümlenmek
- ÖZÜMSETMEK
-
-
[-i]
Özümseme işini yaptırmak
-
[-i]
Özümseme işini yaptırmak
- ÖZÜMLENMEK
-
-
[nsz]
Özümleme işine konu olmak
-
[nsz]
Özümleme işine konu olmak
- ÖZÜMSETME
-
-
[isim]
Özümsetmek işi
-
[isim]
Özümsetmek işi
- ÖZÜMSENME
-
-
[isim]
Özümsenmek işi veya durumu
-
[isim]
Özümsenmek işi veya durumu
- ÖZÜMLEMEK
-
-
[-i]
Canlı varlıklar, dışarıdan aldıkları besinleri, değişikliğe uğratarak yeni bir birleşimle, organizmanın gereksinme duyduğu maddeler durumuna getirmek, temsil etmek
-
Edinilmiş olan bilgileri bireyin öz malı durumuna getirmek
- "Topraklar üzerinde gelmiş geçmiş eski insancıl kalıtını özümlemişti." (Necati Cumalı)
-
[-i]
Canlı varlıklar, dışarıdan aldıkları besinleri, değişikliğe uğratarak yeni bir birleşimle, organizmanın gereksinme duyduğu maddeler durumuna getirmek, temsil etmek
- ÖZÜMSEMEK
-
-
[-i]
Özümlemek
-
[-i]
Özümlemek
- ÖZÜMLENME
-
-
[isim]
Besini özümlemek işi
-
Edinilen olan bilgilerin bireyin öz malı durumuna gelmesi
-
[isim]
Besini özümlemek işi
- ÖZÜMSEME
-
-
[isim]
Özümsemek işi veya durumu
-
[isim]
Özümsemek işi veya durumu
- ÖZÜMLEME
-
-
[isim]
Özümlemek işi, yapım, temessül, temsil, asimilasyon, anabolizma, yadımlama karşıtı
-
Edinilmiş bilgileri kendi öz malı durumuna getirme
-
[isim]
Özümlemek işi, yapım, temessül, temsil, asimilasyon, anabolizma, yadımlama karşıtı
- ÖZÜRSÜZ
-
-
[sıfat]
Özrü olmayan
-
[zarf]
Özrü olmaksızın
- "Özürsüz geç kalanlar."
-
[sıfat]
Özrü olmayan
- ÖZÜRLÜ
-
-
[sıfat]
Özrü olan
-
Engelli
-
Kusuru olan, defolu
- "Özürlü kumaş."
-
[sıfat]
Özrü olan
- ÖZÜNLÜ
-
-
[sıfat]
Bir şeyin aslında veya gerçeğinde olan, ilinekle ilgili olmayıp özde bulunan, deruni, zatî, dışınlı karşıtı
-
[sıfat]
Bir şeyin aslında veya gerçeğinde olan, ilinekle ilgili olmayıp özde bulunan, deruni, zatî, dışınlı karşıtı
- ÖZÜR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
Bir kusurun, bir suçun elde olmadan yapıldığını ileri sürme veya bu kusurun hoş görülmesini gerektiren sebep, mazeret
- "Harp tarihi bu saldırı için hiçbir özür bulamayacaktır." (Falih Rıfkı Atay)
- "Onları, ayakta bekleyenleri görünce özür diledi." (Nezihe Araz)
-
Sakatlık, bozukluk, eksiklik veya elverişsizlik
- "Bu evin birtakım özürleri var. Özrüm var, uzun yol yürüyemem."
- "Karyolasına ilişti, odası için özür dileyip dilememeyi düşündü." (Peyami Safa)
-
Kusur, defo
-
Bir kusurun, bir suçun elde olmadan yapıldığını ileri sürme veya bu kusurun hoş görülmesini gerektiren sebep, mazeret
- ÖZÜT
-
-
[isim]
Bir maddenin herhangi bir yolla elde edilmiş olan özü, ekstre
-
[isim]
Bir maddenin herhangi bir yolla elde edilmiş olan özü, ekstre