Başında ö olan 7 harfli 136 kelime var. Ö harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ö harfi olan kelimeler listesine ya da sonu ö harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ö bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÖPTÜRME
-
-
[isim]
Öptürmek işi
-
[isim]
Öptürmek işi
- ÖZVATAN
- ...
- ÖZGECİL
-
-
[sıfat]
Özgeci tutumu olan
- "Kadın erkeğe göre daha özgecil, sevmeye daha uygun bir yapıdadır." (Orhan Hançerlioğlu)
-
[sıfat]
Özgeci tutumu olan
- ÖLÇÜSÜZ
-
-
[sıfat]
Ölçülmemiş, ölçüsü alınmamış olan
-
[zarf]
Nereye varacağı düşünülmeksizin, yerli yersiz
- "Ölçüsüz konuşmak."
-
Pek çok, aşırı, gelişigüzel, rastgele
- "Şüphe yok ki ölçüsüz bir para israfı bu borçları daha çoğaltacak, hiç azaltmayacaktı." (Peyami Safa)
-
Ölçüsü olmayan, vezinsiz
-
[sıfat]
Ölçülmemiş, ölçüsü alınmamış olan
- ÖĞÜTÜCÜ
-
-
[sıfat]
Öğütme özelliği olan
-
[isim]
Öğütme işini yapan makine
-
[isim]
Kâğıtçılıkta gerekli özelliklerdeki kâğıt veya karton hamuruna istenen bazı özellikleri kazandırmak için sulu ortamda elyaflı maddelerin işlenmesinde kullanılan diskli veya konik rotor ve statoru olan makine
-
[sıfat]
Öğütme özelliği olan
- ÖRENLİK
-
-
Ören durumuna gelmiş yer, harabelik
-
Ören durumuna gelmiş yer, harabelik
- ÖLÜNMEK
-
-
Ölme işi yapılmak
-
Ölme işi yapılmak
- ÖPÜŞMEK
-
-
[nsz]
Birbirini öpmek
- "Çok göreceğim geldi diye boynuna sarıldı, öpüştüler..." (Burhan Felek)
-
Nesnelerin parçaları birbiriyle tam olarak yan yana bulunmak, teması olmak
- "Parmaklıklı demir kapılar birbiriyle tam öpüşmemişti." (Çetin Altan)
-
[nsz]
Birbirini öpmek
- ÖRTÜNÜŞ
- ...
- ÖZGÜRCE
-
-
[zarf]
Özgür bir biçimde
-
[zarf]
Özgür bir biçimde
- ÖZLENME
-
-
[isim]
Özlenmek işi
-
[isim]
Özlenmek işi
- ÖÇLENME
-
-
[isim]
Öçlenmek işi veya durumu
- "Dayanışma evet ama öçlenmeyi sürdürmek hayır demişti içinden." (Haldun Taner)
-
[isim]
Öçlenmek işi veya durumu
- ÖKÇESİZ
-
-
[sıfat]
Ökçesi olmayan (ayakkabı)
- "Ayaklarında kauçuk altlı, ökçesiz ayakkabılar var." (Necati Cumalı)
-
[sıfat]
Ökçesi olmayan (ayakkabı)
- ÖZLEMLİ
-
-
[sıfat]
Özlemi olan, özleyen, hasretli
- "Yaşamayı belirleyen her şeye özlemliydi toprak." (Burhan Günel)
-
[sıfat]
Özlemi olan, özleyen, hasretli
- ÖDEŞMEK
-
-
[nsz]
Birbirine olan borçları ödeyip alacak verecek bırakmamak
-
Karşılık olarak benzer iş, hareket yapıp veya bir şey verip borçlu kalmamak
- "İçinden, yarın paydosu biraz erken çalar, ödeşiriz, diye düşündü." (Haldun Taner)
-
[nsz]
Birbirine olan borçları ödeyip alacak verecek bırakmamak
- ÖLDÜRÜM
-
-
[isim]
Öldürmek işi
- "Uzak sesler, çığlıklar, öldürümler. Hep öldürümlerle donandı hayatımız." (Selim İleri)
-
[isim]
Öldürmek işi
- ÖRDÜRME
-
-
[isim]
Ördürmek işi
-
[isim]
Ördürmek işi
- ÖĞRENİM
-
-
[isim]
Herhangi bir meslek, sanat veya iş için gerekli bilgi, beceri ve alışkanlıkların elde edilmesi amacıyla yapılan çalışma, tahsil
- "Öğrenimini bitirmeye bir yıl kala Türkiye'deki büyük fabrika sahiplerinden çağrılar alıyormuş." (Melih Cevdet Anday)
-
[isim]
Herhangi bir meslek, sanat veya iş için gerekli bilgi, beceri ve alışkanlıkların elde edilmesi amacıyla yapılan çalışma, tahsil
- ÖĞRETME
-
-
[isim]
Öğretmek işi
-
[isim]
Öğretmek işi
- ÖNCEDEN
-
-
[zarf]
Başlarken, başlangıçta, daha önce, evvelce
- "Önceden bilmiyordu, sonra öğrendi."
-
[zarf]
Başlarken, başlangıçta, daha önce, evvelce